İlamsız İcra Takibinin İlamlı İcraya Dönüşmesi

İcra hukuku alanında önemli bir yere sahip olan ilamsız icra takibinin ilamlı icraya dönüşmesi, alacaklıların alacaklarını tahsil etme sürecinde sıkça karşılaştıkları bir prosedürdür. İlamsız icra takibi, mahkeme kararı olmaksızın alacaklının başlattığı bir takip yoludur. Ancak borçlunun itirazı üzerine, alacaklı itirazın kaldırılması veya iptali için hukuki yollara başvurarak takibi ilamlı icraya dönüştürebilir. İstisnai bir örnek olarak ise aile hukuku davalarında tedbir nafakasının yoksulluk nafakasına dönüştüğü durumlarda da takibin devamı için ilamsız icra takibinin ilamlı icraya dönüştürülmesi gerekir.

Bu dönüşümün gerçekleşmesi için, alacaklının infaz edilebilir bir ilam (mahkeme kararı) elde etmesi lazımdır.

İlamsız İcra Takibinin İlamlı İcraya Dönüşmesi - Banner

İlamsız İcra Takibinin İlamlı İcraya Dönüşmesi

Ahmet adında bir iş insanı düşünelim. Ahmet, yıllardır ticaret yaptığı Mehmet’e mal satmış ve karşılığında belirli bir alacak hakkı kazanmıştır. Vade dolmasına rağmen Mehmet borcunu ödemez. Bunun üzerine Ahmet, alacağını tahsil etmek için ilamsız icra takibi başlatır. Bu takipte, doğrudan icra dairesine başvurarak Mehmet’e ödeme emri gönderilmesini sağlar.

Mehmet, ödeme emrini alınca borca itiraz eder. İcra dairesine yedi gün içinde başvurarak borcun var olmadığını veya miktarın yanlış olduğunu bildirir. Bu itiraz, ilamsız icra takibini durdurur. Ahmet, alacağını tahsil edebilmek için yeni bir adım atması gerektiğini anlar.

Ahmet, genel mahkemede itirazın iptali davası açar. Mahkeme süreci başlar ve her iki taraf da delillerini sunar. Mahkeme, yapılan incelemeler sonucunda Ahmet’i haklı bulur ve Mehmet’in itirazının iptaline karar verir. Yani mahkeme, Mehmet’in Ahmet’e olan borcunu ödemesi gerektiğine hükmeder.

Bu noktada Ahmet’in aklında bazı sorular belirir:

  • Bu mahkeme kararına dayanarak ilamlı icra takibine başlayabilir mi?
  • Başlayabilirse, daha önce başlattığı ilamsız icra takibinin durumu ne olacak?
  • İlamsız icra takibinde yetkili olan icra daireleri, ilamlı icra takibinde de yetkili midir?

Ahmet, hukuki danışmanlık alarak şu bilgilere ulaşır:

  • İlamlı icra takibi başlatabilir mi? Evet, çünkü mahkemenin itirazın iptaline dair kararı, bir eda hükmü niteliğindedir. Bu karar, Ahmet’e ilamlı icra takibi yapma hakkı verir.
  • İlamsız icra takibinin akıbeti ne olacak? Ahmet, isterse elindeki mahkeme kararını mevcut ilamsız icra takip dosyasına sunarak takibe devam edebilir. Bu durumda, inkar tazminatı (eğer mahkeme tarafından hükmedilmişse), yargılama giderleri ve avukatlık ücretini de aynı takipte talep edebilir. Alternatif olarak, bu alacakları için ayrı bir ilamlı icra takibi de başlatabilir.
  • Yetkili icra daireleri konusunda ne yapmalı? İlamsız icra takibinde yetkili olan icra daireleri, ilamlı icra takibinde de genellikle yetkilidir. Ancak ilamlı icra takibinde farklı yetki kuralları olabileceği için dikkatli olmak gerekir.

Ahmet, bu bilgiler ışığında hareket ederek alacağını tahsil etmek için en uygun yolu seçer. Mahkeme kararını icra dairesine ibraz eder ve takibe kaldığı yerden devam ederek haciz (zorla alım) işlemlerini başlatır. Böylece, hem ana alacağını hem de mahkeme sürecinde doğan ek alacaklarını da bu şekilde tahsil etme yoluna gider.

İlamsız İcra Takibinin İlamlı İcraya Dönüşmesi Talep Dilekçesi

ADANA 1. GENEL İCRA DAİRESİNE

Dosya No: [İlamsız İcra Takibi Dosya Numarası]

[Alacaklının Adı Soyadı]
[Adres]
[Telefon Numarası]
[E-posta Adresi]
[T.C. Kimlik No]

Konu: İlamsız icra takibinin ilamlı icra takibine dönüşmesi talebimiz hakkında.

Açıklamalar

Sayın İcra Müdürü, Tarafımızca borçlu [Borçlunun Adı Soyadı] aleyhine başlatılan [Dosya No] ilamsız icra takibi kapsamında, borçlunun itirazı üzerine takip durmuştur. Bu nedenle, alacağımızın tahsili amacıyla [Yetkili Mahkeme Adı]‘nde itirazın iptali davası açılmıştır.

Yapılan yargılama neticesinde, [Mahkeme Esas No] ve [Karar No] ile itirazın iptaline ve borçlunun tarafımıza [Alacak Miktarı] TL borcu ödemesine karar verilmiştir. Karar, [Karar Tarihi] tarihinde kesinleşmiştir (kesinleşme şerhi ektedir).

Sonuç ve Talep: Bu doğrultuda;

  1. İlamsız icra takibinin ilamlı icra takibine dönüştürülmesini,
  2. Mahkeme kararı uyarınca gerekli icra işlemlerinin başlatılmasını,
  3. Borçlunun mal varlığına haciz konulmasını,

Arz ve talep ederim.

Saygılarımla,

[Alacaklının Adı Soyadı] [İmza] Tarih: [GG/AA/YYYY]

Ekler:

  • İtirazın iptaline dair mahkeme kararı (onaylı örneği ve kesinleşme şerhi ile birlikte)
  • Vekâletname (eğer avukat aracılığıyla başvuruluyorsa)
  • Tebligat zarf ve mazbataları
  • Diğer ilgili belgeler

Yasal Dayanaklar

Yazıda anlattığım örnekler ve tanımlar kaynağını pek tabii ki kanundan almaktadır. Aşağıda ilamsız takibin ilamlıya çevrilmesi süreciyle ilgili kanun maddelerini kısaca özetliyorum:

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

  1. İlamsız icra takibine nasıl itiraz edebilirim? Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı itirazda bulunabilirsiniz.
  2. İtirazım kaldırılırsa ne yapabilirim? Karara karşı istinaf yoluna başvurabilir veya borcu ödeme yoluna gidebilirsiniz.
  3. İlamsız icra takibi ne zaman ilamlı icraya dönüşür? İtirazın kaldırılması veya iptali sonucunda mahkeme kararıyla dönüşür.
  4. Adana’da icra hukuku alanında nasıl destek alabilirim? Uzman bir avukatla iletişime geçerek hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti alabilirsiniz.
  5. Haciz işlemlerinden nasıl korunabilirim? Borcunuzu ödeyebilir, ödeme anlaşması yapabilir veya hukuki itiraz haklarınızı kullanabilirsiniz.

Adana’da Avukatlık Hizmetlerimiz ve İcra Hukuku

İcra Hukuku Hizmetlerimiz:

  • İlamsız ve İlamlı İcra Takipleri, Alacaklı ve borçlu tarafların haklarını korumak için profesyonel destek.
  • İtirazın Kaldırılması ve İptali Davaları, Hukuki süreçlerde etkin temsil ve danışmanlık.
  • Haciz ve Tahliye İşlemleri, Yasal çerçevede hızlı ve etkili çözümler.
  • Borç Yapılandırma ve Anlaşma Süreçleri, Taraflar arasında uzlaşma sağlanması için arabuluculuk.
  • Neden Adana Avukatlık Hizmeti Tercih Edilmeli? Bölgesel hukuk bilgisi ve yerel yargı organlarıyla güçlü iletişim.

    • Avukat Saim İncekaş tarafından yayımlanmıştır. (Adana Barosu 4293 Sicil)
    • Avukat Kemal Durmuşcan, Avukat Tülin Keser tarafından gözden geçirilmiştir. (Adana Barosu 2332 ve 4548 Sicil)
    • İlgili Mevzuat (mevzuat.gov.tr)
    • Yargıtay Kararları (yargitay.gov.tr)
    • Akademik Makaleler (Ulusal Tez Merkezi, Google Scholar, DergiPark
    • İcra ve İflas Kanunu Tam Metni – İcra ve İflas Kanunu
    • Türkiye Barolar Birliği Resmi Web Sitesi – Türkiye Barolar Birliği
    • Adana Barosu İletişim Bilgileri – Adana Barosu

İtirazın kesin olarak kaldırılması başlıklı İcra ve İflas Kanunu Madde 68

Madde 68 – Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.

Borçlu itirazını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edemezse icra mahkemesi itirazın kaldırılmasına karar verir.

İtiraz birinci fıkrada gösterilen senet veya makbuz yahut belgeye müstenit ise itirazın kaldırılması talebi reddolunur.

Borçlu murisine ait bir alacak için takibedilmekte olup da, terekenin borca batık olduğunu ileri sürerse bu hususta ilam getirmesi için kendisine münasip bir mühlet verilir. Bunun dışında itirazın kaldırılması talebinin kabul veya reddi için ileri sürülen iddia ve savunmalar bekletici mesele yapılamaz.

Borçlunun gösterdiği belge altındaki imza alacaklı tarafından inkar edilirse hakim, 68/a maddesinde yazılı usule göre yaptığı inceleme neticesinde imzanın alacaklıya ait olduğuna kanaat getirdiği takdirde alacaklının itirazın kaldırılması talebini reddeder ve alacaklıyı sözü edilen belgenin taalluk ettiği değer veya miktarın yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Alacaklı genel mahkemede dava açarsa bu para cezasının infazı dava sonuna kadar tehir olunur ve alacaklı bu davada alacağını ve imzanın kendisine ait olmadığını ispat ederse bu ceza kalkar.

Alacaklı duruşmada bizzat bulunmayıp da imza vekili tarafından reddolunduğu takdirde vekil mütaakıp oturumda müvekkilini imza tatbikatı için hazır bulundurmaya veya masraflarını vererek davetiye tebliğ ettirmeye mecburdur. Kabule değer mazereti olmadan gelmeyen alacaklı borçlunun dayandığı belgede yazılı miktar hakkındaki itirazın kaldırılması talebinden vazgeçmiş sayılır.

İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir. Borçlu, menfi tespit ve istirdat davası açarsa, yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için, daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar.

İtirazın geçici olarak kaldırılması başlıklı İcra ve İflas Kanunu Madde 68/A

Madde 68/a – Takibin dayandığı senet hususi olup, imza itiraz sırasında borçlu tarafından reddedilmişse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın geçici olarak kaldırılmasını isteyebilir. Bu halde icra hakimi iki taraftan izahat alır.

Senet altındaki imzayı reddeden borçlu takibi yapan icra dairesinin yetki çevresi içinde ise, itirazın kaldırılması için icra mahkemesi önünde yapılacak duruşmada, mazeretini daha önce bildirip tevsik etmediği takdirde, bizzat bulunmaya mecburdur. İcra dairesinin yetki çevresi dışında ödeme emri tebliğ edilen borçlu, istinabe yolu ile isticvabına karar verilmesi halinde, aynı mecburiyete tabidir.

Tatbika medar imza mevcutsa bununla, yoksa borçluya yazdıracağı yazı ve attıracağı imza ile yapılacak mükayese ve incelemelerden veya diğer delil ve karinelerden icra mahkemesi, reddedilen imzanın borçluya aidiyetine kanaat getirirse itirazın muvakkaten kaldırılmasına karar verir. Hakim lüzum görürse, oturumun bir defadan fazla talikine meydan vermiyecek surette, bilirkişi incelemesi de yaptırabilir.

İmza tatbikînde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun bilirkişiye ait hükümleri ile 309. maddesinin 2, 3 ve 4. fıkraları ve 310, 311 ve 312. maddeleri hükümleri uygulanır.

Yapılacak duruşmada, yukarıda yazılı mazerete dayanmaksızın, borçlunun hazır bulunmaması halinde icra mahkemesince başka bir cihet tetkik edilmeksizin itirazın muvakkaten kaldırılmasına ve borçlunun sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkumiyetine karar verilir. Duruşmaya gelmeyen borçlunun itirazının muvakkaten kaldırılmasına ve hakkında para cezasına karar verilebilmesi için keyfiyetin davetiyeye yazılması şarttır.

İcra hakimi, imzanın borçluya aidiyetine karar verdiği takdirde borçluyu sözü edilen senede dayanan takip konusuna alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Borçlu, borçtan kurtulma, menfi tespit veya istirdat davası açarsa, bu para cezasının infazı dava sonuna kadar tehir olunur ve borçlu açtığı davayı kazanırsa bu ceza kalkar.

Borçlu inkar ettiği imzayı, itirazın kaldırılması duruşmasında ve en geç alacaklının senedin aslını ibraz ettiği celsede kabul ederse, hakkında para cezası hükmolunmaz ve kendisine yargılama giderleri yükletilmez. Şu kadar ki, kötü niyetle takibe sebebiyet veren borçlu yargılama giderleri ile mülzem olur. Senedin aslı takip talebi anında icra dairesine tevdi edilmiş ise, icra dairesinin yetki çevresi içinde ödeme emri tebliğ edilen borçlu hakkında bu fıkra hükmü uygulanmaz.

İtirazın muvakkaten kaldırılması talebinin kabulü halinde borçlu, bu talebin reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir. Borçlu, borçtan kurtulma, menfi tespit veya istirdat davası açarsa, yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için, daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar.

İcra emri ve muhtevası başlıklı İcra ve İflas Kanunu Madde 32

Madde 32 – Para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24. maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet yedi gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74. madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı, mal beyanında bulunmaz veya hakikata muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı ihtar edilir.

Yabancı devlet aleyhine başlatılan ilamlı icra takiplerine ilişkin icra emrinde uluslararası andlaşmalar saklı kalmak kaydıyla, borçlu devlete ait olan mallar hakkında cebri icra yapılabileceği hususu ayrıca ihtar edilir.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir