Tek Taraflı Kaza Sonrası Kaskoya Başvuruda Tüketici Mahkemesi Görevlidir
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi
MAHKEMESİ : … 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
Davacı … ile davalı … arasındaki tazminat davasına ilişkin davadan dolayı … 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/02/2017 tarih, 2014/1492 E.-2017/75 K. sayılı dosyası kapsamında verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine verilen … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 21/12/2017 tarih, 2017/656-2017/1195 sayılı istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın …’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından kasko poliçesi ile sigortalı bulunan müvekkiline ait …plakalı Mercedes-Benz marka aracın, 09/08/2014 tarihinde tek taraflı kazada ağır şekilde hasara uğradığını, kaza sonrasında polise ve davalı şirkete haber verildiğini, davalı şirket tarafından olay yerine çekici gönderilerek aracın servise götürüldüğünü, araçta oluşan zararın giderilmesi için … şirketine başvurduklarını,ancak … şirketi tarafından ödeme yapılmayacağının bildirildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla 1.000,00 TL’nin olay tarihiden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin davalı şirketin merkezi ve ikamet adresindeki … … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, belirsiz alacak davası olarak davanın açılamayacağını, zarar miktarının belirli olduğunu, HMK.’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası koşullarının bulunmadığını, HMK.’nın 121. maddesi hükmüne aykırı olarak davacı tarafın delillerini tebliğ ettirmediğini, 09/08/2014 saat: 03,00 sıralarında oluştuğu iddia edilen kazanın müvekkili şirkete, 11/08/2014 tarihinde ihbar edildiğini, hasar dosyası açıldığını, kazada sürücüsünün geçerli bir neden olmaksızın kaza yerinden ayrılması, sigortalı aracı kullanan sürücünün kimliğinin ve ehliyetinin tespit edilememesi, sigortalı araç sürücüsünün alkol tespitinin yapılamamış olması gerekçesiyle Kasko Sigortası Genel Şartları’nın 5.10 maddesi ve Türk Ticaret Kanunu’nun 445/5. maddesi gereğince, tazminat talebinin reddedildiğini, polis memurları tarafından düzenlenen 09/08/2014 tarihli tutanakta; sürücünün olay mahallini sebepsiz yere terk etmiş olduğunun belirtildiğini, sürücüsü olduğu iddia edilen kişinin sigortalı aracı kullanmadığını, Türk Ticaret Kanunu’nun 1445/5. maddesine göre; talebin haksız olduğunu, tazminat talebinin ödenemeyeceğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi davanın reddine karar vermiş, verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstinaf mahkemesi tarafından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kasko … poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan araç hasar tazminatı istemine ilişkindir.
1-)28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, …, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Taraflar arasında akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıyla yaptığı kasko … sözleşmesine aykırılıktır.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır.
Davalı şirket ile davacı arasındaki ilişki ise 6502 sayılı Kanunun 3/1 maddesi kapsamında kalan tüketici işlemlerinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle davacının açtığı tazminat davasında Tüketici Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2-)Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 6100 sayılı HMK 373/2 maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 16/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. (17. Hukuk Dairesi 2018/1309 E. , 2018/5150 K. “İçtihat Metni”)