Bir davada birkaç hukuki sebep bir arada incelenebilir. Davada vekilin azledildiği iddiası yanında vekâlet akdinin kötüye kullanılması hukuki sebebine de dayanıldığına göre bu yönde araştırma yapılmalıdır.
Sözü edilen iki hukuki sebebin bir arada incelenmesinde yasal bir sakınca bulunmadığına göre, vekâlet akdinin kötüye kullanıldığı iddiası üzerinde durulması, tarafların bu yönde kanıtlarının toplanması, taşınmazın satış tarihindeki gerçek değerinin uzman bilirkişi aracılığı ile saptanması, davalıların baba-oğul olduklarının göz önünde tutularak kayıt maliki A.’nın iyiniyetinin değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hüküm belirtilen nedenlerden ötürü BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi (İlgili Yargıtay kararının tam metnini okumak için tıklayınız)
Yargıtay’ın bu konudaki bir diğer açıklaması da şu şekildedir:
Davacı vekâletten azil yanında, muvazaadan, vekille davalıların el ve işbirliği içerisinde olduklarından söz etmek suretiyle “vekâlet akdinin kötüye kullanılması” sebebine de dayanmıştır. Bu iki dava sebebinin aşamalı olarak bir arada inceleme konusu yapılmasında usul açısından bir sakınca olmadığına göre, vekâletin kötüye kullanılması nedeni üzerinde yeterince durulup, bu yönde taraf kanıtlarının toplanması, taşınmazların satış tarihindeki gerçek değerlerinin uzman bilirkişiye tespit ettirilmesi, bedeller arasında aşırı fark bulunup bulunmadığının saptanması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu gibi hüküm kurulması isabetsizdir.(İlgili Yargıtay kararının tam metnini okumak için tıklayınız)
Birden çok hukuki sebebe dayanılabilir. Ancak bu hukuki sebeplerin birbirleriyle çelişmemesi gerekmektedir. Eğer bir çelişki mevcutsa bu çelişki hakim tarafından davacıya soru sorularak açıklattırılır. Örnek vermek gerekirse:
Davacılar vekili, davada muvazaa, hile ikrah, yetkisizlik, vekâletin kötüye kullanılması ve gabin hukuksal nedenlerine dayandıklarını bildirmiştir. Yukarıda açıklanan usul kurulları karşısında, dayanılan hukuksal nedenlerin ve bunlara bağlanan olayların birbirleri ile bağdaşacak hale getirilmesi gerektiğinin zarureti ortadadır.
O halde, yasaların değişik hükümlerine tabi olan ve birbirleriyle bağdaşmayan (çelişen) hukuki sebeplerden hangisine ya da hangilerine dayandığı davacılar vekilinden sorulup, davasının açıklattırılması ve yapacağı açıklama çerçevesinde yargılamaya devam edilmesi zorunlu iken, anılan usulü, işlem yerine getirilmeden davaya bakılarak hükme bağlanması doğru değildir.(İlgili Yargıtay kararının tam metnini okumak için tıklayınız)