Trafik Kazası Adli Tıp Raporuna İtiraz Dilekçesi
X CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
Gönderilmek Üzere
X CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
DOSYA NO:
–
MÜŞTEKİ:
VEKİLİ:.
–
KONU : X tarihli Adli Tıp Raporuna karşı itirazlarımızın sunumudur.
AÇIKLAMALAR:
Yukarıda dosya numarasını belirtmiş olduğumuz Başsavcılığınız dosyasına ilişkin olarak hazırlanan X tarihli adli tıp raporuna karşı itirazlarımızı işbu dilekçe ile sunuyoruz.
1- Öncelikle raporda yer alan aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz.
2- Adli tıp kurumu raporunun sonuç kısmında, müteveffa sürücü X asli kusurlu olduğu kanaatini bildirirken, şüpheli sürücüler X kusursuz olduğu yönündeki kanaati ile ne yazık ki hukuka aykırı ve hatalı bir rapor düzenlenmesine neden olunmuştur.
3-Hazırlanan bilirkişi raporu ne yazık ki eksik incelemeler neticesinde hazırlanmış olup sadece şüphelilerin beyanları göz önüne alınarak kanaat oluşturulmuştur. Nitekim rapor için gerekli araştırılma kesinlikle yapılmamıştır. Zira dosyada mevcut CD’nin kırık olduğu beyan edilmiş, ancak CD’nin içeriğinin ne olduğunu, o CD’ye yeniden ulaşmak için gerekli araştırmaların yapıldığından hiçbir şekilde bahsedilmemiştir. Dolayısı ile önceden hazırlanan bilirkişi raporu ve şüphelilerin beyanları dikkate alınarak hazırlanan bir raporun, adli tıp kurumundan beklenen özen ve objektifliği yansıtmadığı şüphesiz açıkça görülmektedir.
4-Rapor hazırlanırken, kaza tepsi tutanağından hiçbir şekilde yararlanılmadığı açıktır. Nitekim tutanakta, şüpheli X’nın kendisinden beklenen kurallara uymadığı açıkça beyan edilmiştir. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52.maddesinin 1-b bendinde;
“Hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak:
Madde 52 – Sürücüler,
b) Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, zorundadırlar.” Hükmü yer almaktadır.
Raporda da yer aldığı üzere, azami hız limitinin 50 km/h olduğu kaza yerinde, şüpheli X nın hızının en az 70 km/h olduğu tespit edildiği belirtilmiştir. Tarafımızca bu rakam kabul edilmemektedir. Şüphelinin 70 km/’dan daha yüksek hızla seyir halinde olduğu, müteveffanın aracını gördükten sonra duramaması, hızını dahi azaltamayacak kadar süratli olması, fren izinin ise 25 metreye yakın olmasından açıkça görülmektedir. Kabul anlamına gelmemek kaydı ile, şüphelinin hızının 70 km/h’da olduğu bir an kabul edilse dahi, şüphelinin yine de azami hız sınırının üstünde olduğu, dolayısı ile trafik kurallarını ihlal ederek kazanın oluşmasına sebebiyet verdiği açıktır. Bu durum da göz önüne alındığında, şüphelinin raporda belirtildiği gibi kusursuz olması mümkün değildir.
5-Şüpheli, X seyir halinde iken müteveffanın kendisini selektör ile uyardığı, kendisine yaklaştığı iddiasında bulunmuştur. Şüphelinin iddialarının doğruluğu kabul edilirse, kendisine yaklaşmakta olduğunu gören şüpheli, müteveffanın kendisine uyarıda bulunmasına rağmen hiçbir şekilde tedbir aldığını ya da müteveffanın solama yapması için kendisinden beklenen özeni göstermediği de beyanlarından ve kaza tespit tutanağından da görülmektedir. Dolayısı ile şüphelinin yaşanılan kazada kusursuz olması kesinlikle kabul edilemez.
Olayın sıcağı sıcağına tanzim edilen trafik kaza raporu ile adli tıp raporu örtüşmemektedir.
Belirtmiş olduğumuz tüm bu nedenlerle 13.04.2020 tarihli adli tıp kurumu raporunun kabulü mümkün olmayıp objektiflikten uzak, yeterli araştırma yapılmamış olması nedeni ve itirazlarımız doğrultusunda ek rapor aldırılmasını talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur.
Bu itibarla;
X tarihli rapora yönelik itirazlarımızı işbu dilekçe ile sunar,
Ek rapor aldırılmasına, ya da Adli tıp kurumu son mercii olmadığından başka bir bilirkişi heyetinden rapor istenilmesine;
Karar verilmesine Başsavcılığınızdan bilvekale arz ve talep ederiz.
Avukat