Taşkın Yapının Yıkımı ve Bu Durumdan Etkilenen 3. Kişiler
- Taşkın yapının yıkılması istemiyle açılmış olan bir davada; taşkın yapının yıkılması sonucu etkilenebilecek 3. kişilerin de davaya dahil edilmesi gerekmektedir.
İlgili yargıtay kararı şu şekildedir:
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım,ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ……………… raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece, davanın kabulüne ve davalının temliken tescil isteğinin reddine karar verilmiştir.
Davacılar, kayden paydaşı oldukları 1419 ada 5 parsel sayılı taşınmaza komşu 6 parsel sayılı taşınmazdan davalının taşkın bina ve duvar yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, taşkın bina ve eklentilerinin yıkımına ve 8.000,00 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesi isteğiyle eldeki davayı açmışlardır.
Davalı, 1981 yılında tamamlamış olduğu binada taşkınlığın yanlış ölçüm sonucu oluştuğunu, taşan kısmın bedelini ödemeye hazır olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza davalının taşkın yapılanmak suretiyle müdahale ettiği, çapa bağlanan taşınmazda sonradan taşkın yapılanmada davalının iyi niyetli kabul edilemeyeceği, ifrazın mümkün olmadığı, davalının temliken tescil isteğinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının temliken tescil isteğinin reddine karar verilmiştir.
Çekişme konusu 1415 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davacılar adına kayıtlı olduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, komşu 1419 ada 6 parsel sayılı taşınmazda ise davalının ve dava dışı kişi kişilerin paydaş oldukları sabittir.
Davacılar elatmanın önlenmesi isteği yanında yıkım isteğinde de bulunmuş olup, taşkın yapının yıkılmasına karar verildiği taktirde 1419 ada 6 parsel sayılı taşınmazın dava dışı diğer paydaşlarının hukukunun olumsuz etkileneceği ve telafisi imkansız zararlar doğacağı muhakkaktır.
./..
Öte yandan, yıkım istekli davalarda yıkılması istenen ve mütemmim cüz niteliği taşıyan binanın yer aldığı taşınmaz malikleri arasında mecburi dava arkadaşlığı olduğundan tümünün davada yer almasında zorunluluk vardır. Aksi halde malikleri bakımından bölünme olanağı olmayan yıkım isteğinin yerine getirilmesine yasal olanak yoktur.
O hâlde, yıkımı istenen yapıların yer aldığı 1419 ada 6 parsel sayılı taşınmazın diğer paydaşları olan Z…….. G…….., F…… G……., A…… G……., E….. G……., R……. Y………, İ……. G…….. ve D…….. G………’in davada yer almasının sağlanması, böylece taraf teşkilinin tamamlanması, ondan sonra yıkım isteği bakımından bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.
Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,05/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ( 1. Hukuk Dairesi 2014/10538 E. , 2015/12679 K. “İçtihat Metni” MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2014 NUMARASI : 2011/691-2014/86)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/