Satış Vaadinde Bedelin İadesi Denkleştirici Adalet İlkesi Çerçevesinde Yapılır

Satış Vaadinde Bedelin İadesi ve Denkleştirici Adalet İlkesi

Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazın satışının vaat edilmesi-ifa yeteneği, denkleştirici adalet konularını bu yazımızda ele aldık. Satış Vaadi borçlusunun sözleşmenin ifa kabiliyeti olmaması nedeniyle satış bedelini iade etmesi durumunda denkleştirici adalet ilkesi kapsamında iade edilecek bedel düzenlenir.

Yargıtay Kararı

 💡 “...Noterde düzenlenen 11.9.1987 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile, Milas A.. Köyü G., mevkiindeki 389 parsel s. murisinden intikal eden taşınmazdaki hissesinin tamamını, H. F. in 55.000 TLye davacıya satarak bedelini aldığı, davacı tarafından tapu iptal ve tescil talebiyle dava açıldığı, taşınmazın iştirak halinde olup, ortaklardan birinin tek başına yaptığı satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddedildiği, kararın 18.9.1987 tarihinde kesinleştiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır

Davacının dayandığı noterde resen düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi geçerli bir sözleşme olup tarafları bağlar. Ancak taşınmaz iştirak halinde olduğundan ve hisse satışı yapıldığından sözleşmenin ifa kabiliyeti yoktur. Nitekim tapu iptal ve tescil davası da bu nedenle reddedilmiştir.

Davacı sözleşmeden dönerek, ifa kabiliyetinin olmadığının öğrenildiği tarih itibariyle, yaptığı ödemenin denkleştirici adalet kuralları gereği ulaştığı değeri istediğine göre, taşınmazı tapuda devir edemeyen davalı aldığı satış bedelini davacıya iade etmekle yükümlüdür.

Davacının ödediği satış bedelinin, ödeme tarihinden 18.9.1997 tarihine kadar denkleştirici adalet ilkelerine göre, “enflasyon, tüketici fiyat endeksi, altın ve döviz kurları ile işçi ve memur maaşlarındaki vs. artışların ortalamaları alınarakulaştığı alım gücü açıklamalı, gerekçeli, denetime elverişli bilirkişi raporu ile belirlenip, bu miktara hükmedilmesi gerekir...Ödenen satış bedelinin, sadece döviz kurlarındaki artışı esas alarak yapılan hesaplamaya dayanan yeter siz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi doğru değildir.” (13. HD. 1.2.2006 14434/993)

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir