Paylı Mülkiyete Çevirmede Paydaşlara Gönderilecek Tebligatın Şekli – Yargıtay Kararı

Paydaşlara Gönderilecek Tebligatın Şekli Nasıl Olmalıdır?

ÖZET: Paydaşlara TMK’nın 644. maddesinde öngörülen şerhi içeren davetiye tebliğ edildiğine dair tebliğ evraklarına dosya içerisinde rastlanamamıştır. Davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunun da 6099 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler de nazara alınarak TMK’nın 644. maddesi gereğince ihtaratlı davetiye tebliğ edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir. 

Dava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi istemine ilişkindir. 

Davacı vekili 2701 ada 38 parsel sayılı taşınmazda elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesini istemiştir. 

Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir, 

TMK’nın 644. maddesi gereğince bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder. 

Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mi rasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir. 

Mirasçılara gönderilecek davetiyede TMK’nın 644. maddesinde öngörülen şekilde “belirlenen süre içinde elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sü rülmediği veya paylaşma davası açılmadığı takdirde istem konusu mal üzerindeki elbir liği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceğinin” bildirilmesi zorunludur. 

Bu tür davalarda mirasçılık belgesine atıf yapılarak hüküm kurulması doğru değil dir. Hüküm sonucunda infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde elbirliği halindeki mül kiyetin veya payın mirasçılık belgesindeki paylar oranında paylı mülkiyete çevrilmesine karar verilmesi gerekir. 

Somut olaya gelince; paydaşlara TMK’nın 644. maddesinde öngörülen şerhi içeren davetiye tebliğ edildiğine dair tebliğ evraklarına dosya içerisinde rastlanamamıştır. Davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanununda 6099 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler de nazara alınarak TMK’nın 644. maddesi gereğince ihtaratlı davetiye tebliğ edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının ka bulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesie yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 27.03.2018 gününde oybirliği ile karar verildi. (Yargıtay 14. HD., Esas No: 2016/2131, Karar No: 2018/2375, Tarih: 27.03.2018).


ÖZET: 4721 sayılı TMK’nın 644/2. maddesi gereğince davalılara gönderilecek dava dilekçesi içeren duruşma gününü bildirir davetiyelerde “elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir” şeklinde ihtarat bulunması gerekirken davalılara gönderilen davetiyelerde ihtarat bulunmadığı anlaşılmakla; 

Mahkemece; davalılara açıklanan yönteme uygun şekilde usulüne uygun olarak hazırlanmış ihtarlı davetiyenin gönderilmesi, Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliğine göre usulüne uygun tebliğ edilmesi ve daha sonra işin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekir. 

Dava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteğine ilişkindir. 

Davacı vekili; 549 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi istemiştir.. 

Davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir, Hükmü, davalı Şenol Ç. vekili temyiz etmiştir. 

TMK’nın 644. maddesi gereğince bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder. 

Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir. 

Mirasçılara gönderilecek davetiyede “belirlenen süre içinde elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya paylaşma davası açılmadığı takdirde istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştü rülmesine karar verileceğinin” bildirilmesi zorunludur. 

Somut olaya gelince, 

4721 sayılı TMK’nın 644/2. maddesi gereğince davalılara gönderilecek dava dilekçesi içeren duruşma gününü bildirir davetiyelerde “elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir” şeklinde ihtarat bulunması gerekirken davalılara gönderilen davetiyelerde ihtarat bulunmadığı anlaşılmakla; 

Mahkemece, davalılara açıklanan yönteme uygun şekilde usulüne uygun olarak hazırlanmış ihtarlı davetiyenin gönderilmesi, Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliğine göre usulüne uygun tebliğ edilmesi ve daha sonra işin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözetilmeden yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harçın istek halinde yatırana iadesine, 11.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (Yargıtay 14. HD., Esas No: 2016/1363, Karar No: 2018/167, Tarih: 11.01.2018)

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir