ADANA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI:
KONU : Fuzuli işgal sebebiyle müdahalenin men-i ile gayrimenkulün tahliyesi ve ecrimisil talebimizden ibarettir.
DAVA DEĞERİ : 1100TL (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik)
AÇIKLAMALAR:
1- Müvekkil Adana ili, Seyhan İlçesi üzerinde kayıtlı arsanın ve üzerinde yer alan yapı ile mütemmim cüzlerin mülkiyet hakkı sahibidir.
2- Davalı gelin, müvekkilimin tek başına malik olmasına rağmen “Adana” adresindeki daireyi oğlunun ölümünden sonra hiçbir hukuki ilişkiye tabi olmaksızın 2021’den bu yana işgal etmektedir. Davalı, işbu daireyi fuzuli işgal etmeye başladığı tarihten bugüne kadar müvekkilimize yararlanma bedeli olarak hiçbir ödemede de bulunmamıştır. Taşınmazı boşaltmayarak işgal etmeye devam etmiştir. Halen de iş bu taşınmazlara müdahalesi söz konusudur. Müvekkilin sözlü uyarıları sonuçsuz kalmıştır.
3- Adana Noterliğinden 2021 Tarih ve 1132 Yevmiye No ile çekilen ihtarnamede müvekkilimize ait tapunun Adana ili, Seyhan ilçesi üzerinde kayıtlı taşınmazdan “fuzuli işgal ve müdahaleye son verilmesi, iş bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren 10 gün içinde tahliye edilmesi, aksi halde söz konusu ecrimisil bedelinin tahsili ve müdahalenin men-i için yasal yollara başvurulacağı” bildirilmiş ise de ihtar sonuçsuz kaldığından bu davanın açılması zorunluluğu doğmuştur.
Türk Medeni Kanunun 683. Maddesinde; “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.” hükmünü içermektedir.
Yine Türk Medeni Kanunun 995. Maddesinde; “İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.” hükmünü içermektedir.
4- Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre malik her zaman elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir.
25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay’ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar.
Tüm bu nedenlerle el atma tarihi olan 2015 tarihinden itibaren bedelinin müvekkilime ecrimisil olarak ödenmesini ve el atmanın önlenmesini talep etmekteyiz.
Talep ettiğimiz ecrimisil bedeli 2015’den bu yana fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 TL ecrimisil bedeli talep etmekteyiz. Aylara ilişkin olarak net bedeline vakıf olmadığımız için bu konuda ayrım yapamamaktayız. Ancak bilirkişi tarafından taşınmazın dava konusu ecrimisil bedeli, emsal taşınmazlarla karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayice göre ecrimisil bedeli belirlendikten sonra talebimizi ayıracağız.
HUKUKİ SEBEPLER: TMK ve sair mevzuat.
DELİLLER: Tapu kayıtları, Adana Noterliğinin 2021 Tarih ve 11342 Yevmiye No’lu ihtarnamesi, Bilirkişi incelemesi, Keşif, Emsal bedel araştırması, Belediye kayıtları, Tanık, Yemin, Kurum ve kuruluşlardan getirilecek bilgi ve belgeler, Aramalar, Mesajlaşmalar, vs. tüm deliller. (Karşı tarafın sunacağı delillere mukabil delil sunma hakkımız saklıdır.)
NETİCE-İ TALEP: Yukarıda arz edilen nedenlerle haklı DAVANIN KABULÜ ile;
1- Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik müdahalenin başladığı 2015 tarihten itibaren 100 TL ecrimisilin her aya ilişkin, bedelin ilişkin olduğu ayın sonundan itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkile verilmesine,
2- Haksız el atmanın önlenmesine, gayrimenkulün tahliyesiyle haksız işgale son verilmesine,
3- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini vekâleten talep ederim.
Davacı Vekili
EK: İhtarname