Daire Satış Sözleşmesi Nedeniyle Sebepsiz Zenginleşme Dava Dilekçesi
ADANA NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
DAVA: Daire Satış Sözleşmesinin Geçersizliğinin Tespiti Ve Ödenen X TL’nin Sözleşme Tarihinden İtibaren İşleyecek En Yüksek Yasal Faizi İle Birlikte Tahsili Ve Geçen Süre İçerisindeki Zararların Tazmini Talebidir.
DAVA DEĞERİ: X TL ve İşleyecek En Yüksek Yasal Faiz Miktarı
AÇIKLAMALAR:
- Müvekkilim X tarihli X ile düzenlenen daire satış sözleşmesi nazarınca, arsa kayıtları X İli Mamak ilçesi Ekin Mahallesi mevkiinde tapunun X parselde kayıtlı arsa üzerinde yapılan binanın 1(bir) katında güneybatıdaki dairenin kendisine satımı konusunda anlaşmışlardır.
- Müteahhit yapımcı firmanın daireyi teslim tarihi X olarak taraflar arasında belirlenmiş olup sözleşmede bu durum belirtilmiştir. Fakat söz konusu tarihte ve bugüne kadar geçen süre içerisinde yüklenici firma edimini ifa etmemiştir. Bundan ötürüdür ki müvekkilim söz konusu firma tarafından mağdur durumda bırakılmıştır. Ne dairesini alabilmiş ne de ödediği meblağ kendisine iade edilmiştir.
- Müvekkilim X Sözleşmenin düzenleme tarihinde dairenin satış bedeli olarak belirlenen 63.000 tl’nin 20.000 TL’sini 2008 model Doblo 1,3 multijet markalı arabasını vererek ifa etmiştir ve bu sözleşmede açık olarak belirtilmiştir. Kalan 43.000 TL’nin iş yapıldığı sırada ödeneceği yine sözleşmede yer almaktadır. Kastedilen iş olarak; Mutfak dolabı, kapı, doğrama yapılacağı ve Birim Fiyat olarak mutfak mt/tül: 120tl/mtt, kapı:150 tl Adet boyalı, doğrama: kereste maliyetine göre hesaplanacak ve hesaplamadan sonra kalacak bakiye ise daire tesliminde ödenecektir şeklindedir.
- Söz konusu sözleşme taraflar arasında düzenlenmiş olup adi yazılı sözleşmedir. O dönemin şartlarında taraflar aralarındaki güven ilişkisine dayanarak sözleşmeyi noterde düzenlemek yerine kendi aralarında adi yazılı şekilde imza etmişlerdir. Somut olayda gayrimenkul satım sözleşmesi, resmi şekle uyulmadığından geçersizdir. Şekle aykırılığın hukuki sonucu geçersizliktir; şekli geçersizlik, hukuki işlem tarafı ve ya tarafları hiçbir şekilde geçersiz işlemin yerine getirilmesinde talep imkânı vermez, fakat ifa edilmiş edimlerin geri verilmesini talep hakkı verir. Sözleşmenin geçersizliği, ana işlemin yanı sıra eklentilerini de kapsar. Gayrimenkul satışı hükümsüz olduğu gibi, fer’i nitelikteki dönme/fesih halinde ödenen bedelin iadesine ilişkin düzenleme de hükümsüz olmalıdır. Hal böyle olmakla birlikte Yargıtay, içtihatlarında, MK md 2 de düzenlenen iyiniyet kuralını, sözleşmenin önemli ölçüde hayata geçirilmiş ve artık geçersizliğinden söz etmenin iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil edecek noktaya ulaşmış olması halindeyse, resmi şekle uyulmamanın, artık geçersizlik nedeni olamayacağını bazı ayrık durumlarda düzenlemiş. Bununla birlikte kural olarak geçersiz bir hukuki işleme dayanarak kendisini borçlu zannedip edimini ifa eden, yerine getirdiği edimin geri verilmesini talep edebilir. Geri isteme talebi sebepsiz zenginleşmeye ilişkin TBK md 62’ye dayanmaktadır. (condictointebiti) Sebepsiz zenginleşme konusunda önceden sözleşme yaparak özel hükümler koymak adetten değildir. Sebepsiz zenginleşmenin kurallarına göre, alan aldığını faiziyle birlikte hemen geri vermekle yükümlüdür. M. 62’de düzenlenen borç olmayan şeyin ifası ile sebepsiz zenginleşmenin tüm şartları şeklen geçersiz hukuki işlemden doğan borcun yerine getirilmesi ihtimalinde mevcuttur. İfa amacıyla yapılan (causasolvendi) kazandırmanın yapıldığı anda ifanın dayandığı borç ilişkisi ve ifayı yapan kendi özgür iradesiyle kendisini borçlu zannederek geçersiz işlemi ifa etmiştir.
- YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ’NİNE. 2000/2387K. 2000/4695T. 15.5.2000 kararında da belirtildiği üzere sözleşmenin geçersiz olması verilenlerin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca verilmesine engel değildir. Dolayısı ile somut olayda müvekkilimin ödemiş olduğu 20.000 TL’nin müteahhit firma tarafından iadesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun E:2008/13-562, K:2008/552 sayılı 24.09.2008 tarihli kararında da belirtildiği üzere geçersiz sözleşme de olsa verilenlerin sebepsiz zenginleşme uyarınca iadesinin gerektiği açık olarak vurgulanmıştır. Benzer bir olay sonrası verilen başka bir Yargıtay kararıda: Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun E: 2004/13-420 K: 2004/443 sayılı 06.10.2004 tarihli kararıdır.
- Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Bu husus hakkaniyetin ve adaletin bir gereğidir. Hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın haksız iktisap kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilebilmesi için öncelikle haksız iktisabın kapsamını tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında zaruret vardır. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder.
Bilindiği gibi ülkemizde yaşanan enflasyon uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyretmiş ve paramızın değeri (alım gücü) de bununla ters orantılı olarak devamlı düşmüştür. Belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Dolayısı ile denkleştirici adalet ilkesi de göz önünde bulundurularak müvekkilimin X yılında ödemiş olduğu X TL’nin günümüz şartlarına uyarlanarak borçlu X temsilen X tarafından ödenmesi gerekmektedir. - Müvekkil’in mağduriyetinin giderilmesi için iş bu davanın açılması zaruriyeti doğmuştur. Müvekkil davalı tarafla yapmış olduğu sözleşme sebebiyle davalıya sözleşme içeriğindeki miktarı ödemesiyle davalı sebepsiz zenginleşmiş müvekkilin bu oranda zararı doğmuştur. Bu zararın giderilmesi için çeşitli kere davalı aranmış ama ulaşılamamıştır. Son olarak davalıya ulaşılmaya çalışıldığında ise X İlçesinde Kat Karşılığı İnşaat yaptığı öğrenilmiştir. Yapılan sözleşmenin mahkemece geçersizliğinin tespitini ile davalıya sözleşmeye güven ile ödenen X TL’nin müvekkilime en yüksek yasal faiz uygulanarak ödenmesini talep etmekteyiz.
DELİLLER: Keşif, ilgili her türlü yasal delil ile davalının muhtemel delillerine karşı delil sunma hakkımızı saklı tutuyoruz.
HUKUKİ NEDENLER: Borçlar Kanunu, medeni kanun, tapu kanunu, İcra İflas Kanunu, ilgili mevzuat ve içtihatlar.
SONUÇ VE İSTEM :
- Yukarıda izah edilen ve yargılama sırasında oluşacak durumlar da göz önünde bulundurularak davanın kabulüne,
- Taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile,
- Davalıya ödenen X TL’nin yasal faizi ile birlikte X iadesine karar verilmesini
Saygı ile vekâleten arz ve talep ederim.
DAVACI VEKİLİ
EKİ:
– Onanmış Vekâletname Örneği,
– X Tarihli Daire Satış Sözleşmesi,
-Yargıtay 13.H.D.,Yar.Huk.Genel Kur. Kararları,