Tenkis davası yenilik doğurucu bir davadır. Miras bırakan tarafından mirasçılara ait saklı payların zedelenmesi neticesinde gündeme gelir. Ölüme bağlı veya sağlar arası tasarruflara karşı tenkis davası açılabilir. Dava, geçerli sözleşmeleri ve işlemleri konu eder. Oysa muvazaaya dayalı davanın konusu geçersiz işlemlerdir.
Tenkis davası sadece saklı pay sahibi olan mirasçılar tarafından açılabilir. Muris muvazaası davası ise saklı pay sahibi olsun veya olmasın tüm nitelikteki mirasçılar tarafından açılabilir.
Muvazaa hukuksal nedenine dayalı dava her zaman açılabilir. Oysa tenkis davası TMK md 571 uyarınca süreye bağlıdır. Maddeye göre saklı pay sahibi mirasçılar haklarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten itibaren 1 yıl içerisinde ve her halde vasiyetnamenin veya mirasın açılması tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde davayı açmalıdırlar. Aksi taktirde hakları zamanaşımı nedeniyle düşer.
Bazen tasarruflardan birisinin iptali ortaya yeni bir önceki tasarrufu çıkarabilir. Bu durumda iptal edilen tasarrufun kesinleşmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni tasarrufun dava konusu edilmesi için süre yeniden başlar. Tenkis her zaman defi şeklinde de ileri sürülebilir.
Tenkis ve muvazaa davası kademeli olarak açılırsa, öncelikle muvazaa davası neticeye bağlanır. Başka bir deyişle öncelikle kademeli isteklerden muvazaalı tapunun iptali isteği 01.04.1974-1/2 s. İBK gözetilerek araştırılıp değerlendirilmesi, iptale imkan görülmediği takdirde tenkis hükümlerine göre soruşturma yapılması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir. Yoksa istemin sadece tenkis yönüyle hükme bağlanması ve davanın süre yönünden reddine karar verilmesinde isabet yoktur. Muvazaaya dayalı dava tenkis davasından daha geniş kapsamlıdır, bu nedenle tenkis davası ıslah yoluyla muvazaa davasına dönüştürülemez.
Muvazaa ve tenkis davaları kademeli olarak birlikte veya ayrı ayrı da açılabilir. Muvazaa davasından sonra tenkis davasının açılması, muvazaa davasından feragat anlamına gelmez. İBK 01.04.1974-1/1 ve 22.05.1987-4/5 s. kararlarında benimsenen ilkelere göre; miras bırakanın yaptığı temliki tasarrufun tenkisi isteği ile açılan dava olumlu olarak sonuçlanıp kesinleşmeden, saklı pay sahibi olsun olmasın, aynı tasarruf hakkında ayrıca BK m. 18’e dayalı iptal davası açılabilir. Böyle bir durumda muvazaaya dayalı dava tenkis davası için bekletici mesele yapılır. Son olarak; muvazaa davası öncesinde bir tenkis davası açılmış ve bu dava kesinleşmişse muvazaa davası açma imkanı ortadan kalkar.
Tenkis davasında tasarrufun veya bedelin tahsili saklı pay oranında istenebilir. Hüküm de saklı pay oranında tasarrufun iptaline veya bedelin tahsiline şeklinde kurulur. Öte yandan muvazaa davasında tapunun tümden iptali talep edilebilir ve şartları varsa bu yönde hüküm kurulabilir.
Yani tenkis davası, murisin tasarruflarını saklı pay sınırına indirerek miras payını tamamlar.
Tenkis davası TMK md 576 uyarınca yetkili mahkemede açılır. Bu maddeye göre miras, miras bırakanın yerleşim yerinde açılır. Tasarrufun iptali, tenkisi, mirasın paylaştırılması ve istihkak gibi davalar miras bırakanın yerleşim yerindeki mahkemede görülür. Oysa muris muvazaasına ilişkin davada yetkili mahkeme, tasarrufa konu taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.