İşe İade Cevaba Cevap Dilekçesi

İşe İade Cevaba Cevap Dilekçesi

X 5. İŞ MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA NO                                        :

CEVABA CEVAP VEREN (DAVACI):

VEKİLİ                                                 :

DAVALI                                              : 

VEKİLİ                                                 :

KONU                                                 : Davalının cevap dilekçesine karşı beyanlarımızdan ibarettir.

AÇIKLAMALAR                                  : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde belirttiği hususlar haksız ve mesnetsiz , sunduğu kanuni dayanaklar çarpıtılmış, deliller ise hukuka aykırıdır. Şöyle ki;

1- Davalı vekili cevap dilekçesinde,  Disiplin Kurulu ise İhbarnamesinde İş Kanunu Madde 25/2 b fıkrası ‘’…işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi…’’ hükmünü dayanak göstermiştir. Halbuki Kanun lafzı çok açıktır; İşveren veya işverenin aile üyelerine karşı bu fiilin icra edilmesi halinde bu hüküm uygulanacaktır, müvekkilim ise ne işveren ne de işverenin aile üyesidir.  Asla kabul etmemekle birlikte, velev ki müvekkilime isnat edilen fiil gerçekleşmiş olsa bile kanun maddesi çarpıtılmış, anlamsızca genişletilmiş ve işledikleri hukuka aykırı fiile dayanak gösterilmiştir.

2- Asla kabul etmemekle birlikte Madde 25/2 b fıkrası davalı tarafın dayanağı olacak şekilde lafzi olarak genişletilse bile, müvekkilime ‘’ASIL BAŞROL’’ denmesi hukuka aykırıdır, işlediği iddia edilen fiil ile doğrudan fail olarak illiyet kurulabilmesi imkansızdır. Kaldı ki isnat edilen fiili kesinlikle kabul etmediğimizi belirtmiştik. Yine davalı tarafın beyanı üzerinden gidecek olursak müvekkilime dolaylı fail yani azmettiren demek istemiş olduklarını düşünürsek; hukuka aykırı olarak elde edilen WhatsApp yazışmaları hem delil olarak gösterilmiş hem de kısım kısım gösterilmiş bütünüyle ele alınmamıştır.

3- Söz konusu WhatsApp yazışmaları bütünüyle ele alındığında ise müvekkilim X’ın azmettirmekten ziyade X’ı sakinleştirmeye, olayı yatıştırmaya, sonraya bırakmaya, geçiştirmeye ve geciktirmeye çalıştığı çok barizdir. Hatta yazışmalarda görüleceği üzere müvekkilim, X’a yapmamasını ve yapacaksa bile iş çıkışı saatinde yapmasını söylemiş, iş düzenini bozmak istememiştir. Görülüyor ki yazışmaların bütününe baktığımız GERÇEK ile davalı tarafın yaptığı kısım kısım göstermeler ve çarpıtmalar sonucunda ulaşılan haksızlık ve hukuka aykırılık birbirinden çok farklı hüküm ve sonuçlar doğurmaktadır. Bu sebeple iş sözleşmesinin feshi hukuka aykırıdır, haksız bir fesihtir.

4- Sonuç olarak davalı tarafın, vekilinin, Disiplin Kurulunun 25/2 b fıkrasına dayanması; Kanun lafzına bakılsa da, Kanun lafzı genişletilse de oldukça mesnetsizdir. İspat yükü altında olan davalı taraf feshin haklı ve geçerli bir nedene dayandığını kanıtlayamadığı gibi kanıtlamaya çalışırken de hukuka aykırı fiiller icra etmişlerdir. Bu sebeple işe iade davamızın kabulü isabetli olacaktır.

5-Son olarak feshin son çare olması ilkesine uygun davranılmamıştır, feshi son çare olsa bile gerektirecek elle tutulur hiçbir delil ve dayanak yoktur. Ortada yalnızca hukuka aykırı elde edilerek kısım kısım ve aslından çok uzak hukuka aykırı deliller ve kanuni bir dayanak olsun diye çarpıtılmış ve kendilerince lafzi olarak genişletilmiş İş Kanunu 25/2 b fıkrasından başka bir şey yoktur. Yargıtay ilk olarak Ağustos 2015 ’de aldığı bir kararla bir çalışanın diğer çalışanlar ile yaptığı ve işvereni kötüleyen WhatsApp yazışmaları yüzünden iş akdinin feshedilmesini hukuka aykırı bulmuştur. Bu kararı takiben Haziran 2017’de ilk derece mahkemesinin aldığı kararı bozarak işverenin çalışanın işveren hakkında sarf ettiği olumsuz sözler içeren WhatApp yazışmalarını delil olarak kullanmasını çalışanın özel hayatının gizliliğine aykırı görmüştür. Söz konusu kararlarda Yargıtay, WhatsApp yazışmalarını, çalışanların kişisel verisi olarak kabul ederek özel hayatın gizliliği çerçevesinde değerlendirmiş ve mahkemelerde delil olarak kullanılamayacağını belirtmiştir. Kaldı ki özel hayatın gizliliği Anayasa ile korunan temel bir haktır.

NETİCE-İ TALEP: Davanın kabulüne ve dava dilekçemizde belirttiğimiz hususların tespitine karar verilmesini talep ederiz. Yine dava dilekçemizdekilere ek olarak WhatsApp yazışmalarının ortaya çıkması sebebiyle özel hayatın gizliliğine aykırılık sebebiyle tazminat ve istem hakkımızın saklı kalmasını saygılarımla arz ve talep ederim. tarih

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir