1. Dosya Alacağına Haciz Varken Haricen Tahsil Yapılması Ne Anlama Gelir?
Dosya alacağına haciz varken haricen tahsil, borçlunun bir icra takibi kapsamında sahip olduğu alacak üzerinde haciz işlemi yapıldıktan sonra, bu alacak tutarının icra müdürlüğü dışında, doğrudan alacaklıya ödenmesi anlamına gelir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 2022/8458 E., 2023/1183 K. sayılı kararında açıkça belirtildiği üzere: “Dosya alacaklısının alacağı üzerine haciz konulmuş olması halinde, üzerine haciz konulan dosyada alacaklının tasarruf yetkisi sınırlanmış olduğundan; alacaklı yahut vekilince üzerine haciz konulan dosyaya haricen tahsil, feragat ve vazgeçme taleplerinde bulunulamayacaktır.
1.1. Dosya Alacağına Haciz Konulması Ne Demek?
Dosya alacağına haciz, bir alacaklının borçlusunun başka bir icra dosyasında alacaklı sıfatıyla sahip olduğu alacak hakkı üzerine haciz konulmasıdır. Yani, borçlunun üçüncü kişiden olan alacağı, bir başka dosya kapsamında haczedilerek koruma altına alınır. Haciz, icra müdürlüğünce talep üzerine tutanağa geçirilmesiyle hüküm ifade eder ve bu tarihten itibaren alacak üzerinde tasarruf yetkisi kısıtlanır. Bu kısıtlamanın temel dayanağı, haciz koyduran alacaklının haklarının korunması ve alacak üzerindeki tasarruf yetkisinin hacizle birlikte haciz koyduran alacaklıya geçmesidir
1.2. Haricen Tahsil Kavramı ve Yasal Dayanağı
Haricen tahsil, icra müdürlüğü dışında ve resmi tahsilat prosedürlerinin dışında, alacaklının borçludan alacağını doğrudan tahsil etmesidir. Ancak dosya alacağı üzerinde haciz varken, haricen tahsil işleminin yasal olarak bir karşılığı bulunmaz. Çünkü İcra ve İflas Kanunu (İİK) m. 120 ve ilgili Yargıtay kararlarına göre, haciz konulan bir alacakta, alacaklı veya vekili tarafından haricen tahsil veya vazgeçme gibi işlemler yapılamaz.

2. Dosya Alacağında Haciz Varken Haricen Tahsil Yapılabilir Mi?
Hayır, dosya alacağına haciz konulmuşsa haricen tahsil yapılamaz. Yargıtay içtihatları ve icra hukuku uygulaması bu konuda hiçbir tereddüde yer bırakmayacak şekilde açıktır. Alacaklının dosya alacağı üzerindeki tasarruf yetkisi, haciz konulan miktar kadar sınırlanır. Bu sınırlama, alacak hakkını sona erdirmeye yönelik tüm işlemleri kapsar. Borçlu ile yapılan özel anlaşmalar da geçersizdir. İcra dosyası dışında tahsilat yapılamaz.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 2022/8458 E., 2023/1183 K. sayılı ilke kararında bu husus şöyle ifade edilmiştir: “Dosya alacaklısının alacağı üzerine haciz konulmuş olması halinde, üzerine haciz konulan dosyada alacaklının tasarruf yetkisi sınırlanmış olduğundan; alacaklı yahut vekilince üzerine haciz konulan dosyaya haricen tahsil, feragat ve vazgeçme taleplerinde bulunulamayacaktır.”
2.1. Somut Örnekle Açıklayalım
- Ahmet’in Mehmet’ten 200.000 TL alacağı var ve icra takibi başlatmış.
- Veli, Ahmet’in kendisine olan 80.000 TL borcunu tahsil için Ahmet’in bu dosyadaki alacağına haciz koymuş.
- Mehmet, Ahmet’e gelip “Gel anlaşalım, sana 150.000 TL vereyim, dosyayı kapat” dese bile, Ahmet bu teklifi kabul edemez.
- Çünkü artık bu alacak üzerinde Veli’nin haczi vardır.
2.2. Haricen Tahsil Bildirimi Ret Edilir
Geçersizlik ve Ret: İcra müdürlükleri, dosya alacağına haciz varken yapılan haricen tahsil bildirimlerini reddeder. Tahsil harcı yatırılsa bile sonuç değişmez. Çünkü haciz devam etmektedir, haciz alacaklısının hakları korunmalıdır.
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararı: “Dosya alacaklısının feragatinden önce icra müdürlüğünce dosya alacağı üzerine haciz konulmasına karar verildiğinden, daha sonra yapılan feragat haciz alacaklısının haklarını etkilemeyeceğinden, onun yönünden hüküm ifade etmez.”
2.3. Haciz Konulma Anı, Hacizden Önce ve Sonra Yapılan Haricen Tahsillerin Etkisi
Yargıtay’ın ifadesiyle haciz talebinin kabulünün tutanağa yazıldığı tarih dosya alacağının haciz tarihidir. Haciz müzekkeresinin gönderilip gönderilmemesi veya gereğinin yerine getirilip getirilmemesi geçerliliğini etkilemez. Bu tarihten sonra artık haricen tahsil geçerli olmaz. Ancak bu tarihten önce yapılan haricen tahsil bildirimi geçerlidir. Dolayısı ile bu dosya alacağına haciz tarih belirleyici bir unsurdur.
- 10 Ocak’ta haciz talebinin tutanağa yazıldığını düşünelim
- 15 Ocak’ta alacaklı haricen tahsil yaptığını bildirse
- 20 Ocak’ta haciz müzekkeresi gönderilse
- Hukuki sonuç: 15 Ocak’taki haricen tahsil geçersizdir, çünkü 10 Ocak’ta haciz konulmuştur.
2.4. Dosya Alacağında Haciz Varken Yapılabilecek İşlemler Nelerdir?
Dosya alacağına haciz konulması, alacaklının tasarruf yetkisini sınırlasa da tamamen ortadan kaldırmaz. Borçlu-Alacaklının tüm yetkileri elinden alınmış olmaz zira yargı kararlarında tasarrufun sınırlandırılmasından bahsedilmiş olup, tasarruf yetkisinin kaldırılmasından söz edilmemiştir. Bu nedenle alacaklı, (alacağına konulan haciz devam ettiği sürece) alacağına haciz konulan tutarın tahsilini sona erdiren işlemler yapamaz, lakin bunun dışında diğer takip işlemlerini yapabilir. Yapılabilecek takip işlemleri:
- Satış Talepleri ve Kıymet Takdiri: Satış talebinde veya kıymet takdiri talebinde bulunulması (ancak tahsilat yapılamaz)
- Haciz Talepleri: Haciz işlemlerine devam edilmesi
- Mahcuzların Borçluya Teslimi: Yediemindeki mallar, haciz baki kalmak kaydıyla borçluya teslim edilebilir.
- Yediemin Değişikliği: Yediemin değişikliği istenebilir.
Özetle: Haciz, dosya alacaklısının haricen tahsil ve benzeri sona erdirici işlemler yapmasını engeller; fakat takip işlemlerinin sürdürülmesine, satış talebinin geri alınmasına veya mahcuzların borçluya teslimine engel teşkil etmez.
2.5. Dosya Alacağı Hacizliyken 106-110 ve 120/2 Süre Aşımı Sebebiyle Haciz Kaldırılır Mı?
Borçlunun bir icra dosyasındaki alacağı üzerine haciz konulduğunda, bu tür alacaklar İcra ve İflas Kanunu’nun 106. maddesinin 2. fıkrası gereği menkul hükmündedir ve bu nedenle haciz işlemlerinde İİK’nın 106 ve 110. maddeleri uygulanır. Ancak, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, dosya alacağı üzerinde haciz varsa ve haciz konulan dosyada fiilen para girişi yoksa, sadece 106-110 süreleri geçmekle haczin kendiliğinden düşmesi söz konusu değildir. Dosyaya fiilen para girdiği andan itibaren, alacaklı ancak kendi dosyasına paranın gönderilmesini talep edebilir; para girişi olmadan süreler işlemeye başlamaz.
Ayrıca, bu tür hak ve alacakların paraya çevrilmesi için alacaklının 6 ay içinde icra müdürlüğünden İİK m. 120/2’ye göre yetki talep etmesi gerekir. Eğer bu süre içinde yetki talebi yapılmazsa, ancak o zaman İİK m. 110 gereğince haciz düşer. Kısacası, dosya alacağı hacizliyken 106-110 süreleri yalnızca yetki talebi yapılmazsa ve koşulları oluşursa haczin kaldırılmasına sebep olur; aksi halde haciz devam eder ve sırf pasif kalmakla veya süre aşımıyla otomatik olarak haciz kalkmaz.
Genel kural olarak 6 ay içinde İİK 120/2 yetkisi talep edilmelidir. Ancak dosyada para yoksa ve tahsilat imkanı bulunmuyorsa, yeni içtihatlar haciz düşme süresinin işlemeyeceği yönündedir. Her durumda haciz alacaklısının haklarını korumak için zamanında yetki talebinde bulunması en güvenli yoldur.
Dosya alacağına haciz konulması ve sonrasındaki tüm hukuki işlemlerde, hem mevzuattaki güncel değişiklikleri hem de yerel uygulama farklılıklarını dikkate almak gerekir. Bu noktada bir Adana uzman icra avukatı ile çalışmak, hak kaybı yaşanmadan sürecin profesyonelce yürütülmesini sağlar.
3. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm Önerileri
3.1. “Hacizden Haberim Yoktu” Savunması
Yargıtay kararları açıktır: Hacizden haberdar olup olmamak sonucu değiştirmez. Alacaklı, alacağı üzerinde haciz olup olmadığını araştırmalıdır.
3.2. “Borçlu ile Anlaştık, Arabulucuya Gittik”
Adana Bölge Adliye Mahkemesi’nin incelediği bir olayda, arabuluculuk anlaşması yapılmış olmasına rağmen, dosya alacağına haciz bulunduğu için işlem geçersiz sayılmıştır.
3.3. “Senedi İade Ettim, Borç Bitti”
Haciz varken senedin iadesi veya borçluya teslimi, haciz alacaklısının haklarını etkilemez.
4. Yargıtay Kararları Işığında Dosya Alacağına Haciz ve Haricen Tahsil İlişkisi
4.1. Dosya Alacağına Haciz Konulması Durumunda Üçüncü Kişi Borçluya Bildirim Zorunluluğu Bulunmaz
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi, alacaklının borçlusuyla haricen anlaşarak tahsilat yaptığını bildirmesi üzerine, dosya alacağına daha önce haciz konulması nedeniyle icra müdürlüğünce verilen ret kararını incelemiş ve kararında şu tespitlerde bulunmuştur: “Borçlunun 3. kişiden alacaklı konumunda olduğu icra dosyalarına ise ancak İİK’nın 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür. Borçlunun 3. kişiden alacaklı konumunda olup, İİK’nın 89. madde usulü ile haciz konulamaz.” Mahkeme, İİK’nun 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderilmediği için “üçüncü kişiye haciz yazısı ihbarnamesi gönderilmesinin alacağın borçluya gönderilmesini önleyen muhafaza tedbiri olduğu” yönündeki Yargıtay içtihadının somut olayda uygulanamayacağını belirterek, “hacizin şikayetçiye veya borçlu Mehmet Şerif Baybaşin’e tebliğ ile bildirilmesi de gerekmemektedir” sonucuna varmıştır. (🧾 Diyarbakır BAM 6. HD, 11.03.2020 T., 2020/71 E., 2020/268 K. – Yargıtay 12. HD, 18.03.2021 T., 2020/7502 E., 2021/3140 K.)
4.2. Dosya Alacağına Hacizde Para Girişi Olmadan Haciz Düşme Süresi İşlemez
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, dosya alacağına haciz konulması durumunda haciz düşme süresinin başlangıcı konusunda önemli bir ilke kararı vermiştir. Kararda “Dosya alacağına haciz konulması durumunda, alacaklı ancak fiili olarak o dosyaya para girdiği tarihten itibaren kendisinin alacaklı olduğu dosyaya paranın gönderilmesini isteyebilir” tespiti yapılarak, “Dosyaya para girmediği sürece haciz düşme süresi işlemeye başlamaz” hükmüne varılmıştır. Mahkeme ayrıca “İİK 120/2. maddeye göre yetki isteme talebi herhangi bir süreye bağlı değildir” ve “Dosya alacağına hacizlerde haczedilen dosyada para yoksa İİK 106-110 maddeleri kıyas yoluyla uygulanıp haczin düştüğüne karar verilemez” şeklinde içtihat oluşturarak, dosya alacağına konulan hacizlerin, dosyaya fiili para girişi olmadığı sürece süresiz olarak devam edeceğini ve haciz düşme hükümlerinin uygulanamayacağını karara bağlamıştır. (🧾 Yargıtay 12. HD, 2022/574 E., 2022/7298 K.)
4.3. İİK 120/2 Yetki Belgesi Alan Haciz Alacaklısının İradesi Dışında Dosya Kapatılamaz
Adana Bölge Adliye Mahkemesi, borçlunun alacaklı olduğu dosyaya haciz konulduktan sonra eski alacaklının haricen tahsil beyanıyla dosyanın kapatılması talebini incelemiş ve kararında “borçlunun alacaklı olduğu dosyadaki hak ve alacaklarına haciz konulup, alacaklının, İcra Dairesi’nden aldığı tahsil yetki belgesini sunması üzerine, borçlunun alacaklı olduğu dosyada tahsil hakkı ve yetkisi ile bu alacak üzerindeki tasarruf hakkı ortadan kalkmış ve haciz koyduran alacaklıya geçmiştir” tespitinde bulunmuştur. Mahkeme, İİK’nun 120/2 maddesi çerçevesinde yetki belgesi alan haciz alacaklısının haklarını vurgulayarak “takibi devam ettirme yetkisi de bulunan haciz koyduran alacaklının iradesi dışında, eski alacaklının harici tahsil beyanı nazara alınarak dosyanın infazen işlemden kaldırılması ve hacizlerin fekkine karar verilmesi mümkün değildir” sonucuna varmış ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2013/21141 E., 2014/13149 K. sayılı kararına atıf yaparak bu içtihadı desteklemiştir. (🧾 Adana BAM 10. HD, 18.06.2020 T., 2019/847 E., 2020/857 K.)
4.4. Dosya Alacağına Haciz Sonrası Borçluya Bildirim Yapılmasa Bile Haricen Tahsil Geçersizdir
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, dosya alacağına haciz konulduktan sonra yapılan haricen tahsil bildiriminin geçerliliği konusunda emsal bir karar vermiştir. Kararda “Alacaklının takip konusu alacağını haricen tahsil ettiğini bildirdiği tarih, dosya alacağına haciz konulduğu tarihten sonra olup” tespiti yapılarak, “alacaklı, dosya alacağına haciz konulduktan sonra, dosya alacağına haciz konulduğu hususu alacaklıya veya borçluya bildirilmemiş ya da İİK’nin 120. uyarınca alınmış bir yetki belgesi icra dosyasına sunulmamış olsa dahi takip konusu alacağı haricen tahsil edemeyeceğinden” hükmüne varılmıştır. Mahkeme, haciz bildiriminin yapılmaması veya yetki belgesinin bulunmamasının haricen tahsili geçerli kılmayacağını vurgulayarak “icra müdürlüğünce, alacaklının haricen tahsil bildirimine dayalı olarak hacizlerin fekki ile icra dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verilmesi mümkün değildir” sonucuna ulaşmıştır. (🧾 Antalya BAM 12. HD, 2023/190 E., 2023/3176 K. – Yargıtay 12. HD, 2024/1219 E., 2024/6695 K.)
4.5. Borçlu Tarafından Haricen Ödeme Yapılsa Dahi Dosya Alacağına Konulan Hacizler Tasarruf Yetkisini Sınırlar ve Kaldırılmaz
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi ile Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin kararına göre, borçlu kendi aleyhine başlatılan takipte borcunu haricen alacaklı vekiline ödemiş ve borcunun kalmadığını ileri sürerek dosyada yer alan hacizlerin kaldırılmasını talep etse de, dosya alacağına daha önce farklı dosyalardan konulan hacizlerin devam ettiği ve bu haciz miktarları kadar dosya taraflarının tasarruf yetkisinin kısıtlandığı sabittir. Bu nedenle, borçlunun hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddi usul ve yasaya uygun bulunmuş, şikayetin de mahkemece reddinde hukuka aykırılık görülmemiştir. (🧾 Konya BAM 7. HD 2021/1762 E., 2021/1717 K. – Yargıtay 12. HD 2022/1051 E., 2022/7569 K.)
4.6. Teminat Mektubu Yalnızca Verildiği İş İçin Haczedilebilir Başka Borç İçin Haczi Mümkün Değildir
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, bir icra dosyası için verilen teminat mektubuna başka bir icra dosyasından haciz konulmasını değerlendirmiş ve kararında “Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmamaktadır. Banka ile muhatap arasında garanti sözleşmesi niteliğinde olan teminat mektubunda lehtar, âkit durumda değildir” tespitinde bulunmuştur. Mahkeme, “teminat mektubu ile doğmuş ve doğacak bir hak bulunmadığından, lehtarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkan yoktur” ilkesini ortaya koyarak, “Teminat mektubu hangi iş için verilmiş ise ancak onun için haczedilip paraya çevrilebilir” hükmüne varmıştır. Somut olayda, 2012/109 esas sayılı dosya için verilen teminat mektubuna 2012/108 esas sayılı başka bir dosyadan haciz konulması üzerine Yargıtay, “teminat mektubunun hangi iş için verilmiş ise o iş için haczedilebileceği, başka bir iş nedeni ile haczinin mümkün olmadığı” gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin kararını bozmuştur. (🧾 Yargıtay 12. HD, 21.05.2018 T., 2018/2273 E., 2018/4885 K.)
4.7. Dosya Alacağına Hacizde 6 Ay İçinde İİK 120/2 Yetkisi Talep Edilmezse Haciz Düşer
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, dosya alacağına konulan hacizlerde tahsil yetkisi alınması gerekliliğini vurguladığı kararında “Borçlunun üçüncü kişilerdeki alacakları İİK.nun 106. maddesinin 2. fıkrası uyarınca menkul hükmündedir” ve “borçlunun hak ve alacağının taşınır satışı gibi satışı söz konusu olmaz” tespitlerini yapmıştır. Mahkeme, “borçlunun üçüncü kişideki hak ve alacaklarının haczi halinde, alacaklı, icra müdürlüğünden tahsil yetkisi alarak haczedilen hak ve alacağın tahsilini sağlamalıdır” belirlemesiyle, “borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacağının haczinde, satış talebinden anlaşılması gereken, İİK.nun 120/2. maddesi uyarınca yetki talebinde bulunmaktır” ilkesini ortaya koymuştur. Kararda özellikle “alacaklı, hak ve alacağın haczinden itibaren İİK.nun 106. maddesinde öngörülen 6 aylık sürede icra müdürlüğüne başvurarak İİK.nun 120/2. maddesine göre kendisine yetki verilmesini talep etmelidir. Aksi halde İİK.nun 110. maddesi uyarınca haciz düşecektir” uyarısı yapılmış ve somut olayda 6 aylık süre içinde yetki talep edilmediği için hacizin düştüğüne hükmedilmiştir. (🧾 Yargıtay 12. HD, 2015/12762 E., 2015/25154 K.)
4.8. Uygulama Birliği Olmayan Karar: İİK 120 Yetki Belgesi Olmadan Konulan Haciz Dosya Alacaklısının Feragat Hakkını Engellemez
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi, dosya alacağına birden fazla haciz konulmasına rağmen alacaklının feragat hakkının devam edip etmediğini değerlendirmiş ve kararında “Borçluya ait olan tahsilatı talep etme yetkisi ve gerektiği takdirde dava veya takip yoluna başvurma hakkının kullanılması alacaklılara devredilmektedir” tespitini yaparak, “dosya alacağı üzerine farklı icra dosyalarından haciz konulmuş ise de, söz konusu dosya alacaklılarının alacaklı oldukları İcra Dairesi’nden aldığı tahsil yetki belgesini sunarak şikayete konu takip dosyasında işlemler yapmasından sonra, borçlunun alacaklı olduğu dosyadaki tahsil hakkı ve yetkisi ile bu alacak üzerindeki tasarruf hakkı ortadan kalkacak ve haciz koyduran alacaklıya geçecektir” ilkesini ortaya koymuştur. Mahkeme, somut olayda “Şikayete konu dosyaya haciz koyan alacaklılar tarafından İİK’nın 120. maddesi kapsamında düzenlenerek sunulmuş bir tahsil yetki belgesi bulunmadığına göre dosyadaki alacağa ilişkin tahsil hakkı ve yetkisi de dosya alacaklısı davalıya ait olup feragat harcı da yatırılmış olduğuna göre davalı alacaklının feragat beyanı dikkate alınarak işlem yapılması gerekir” sonucuna vararak, yetki belgesi olmadan konulan hacizlerin feragat hakkını engellemeyeceğine hükmetmiştir. (🧾 Sakarya BAM 8. HD, 20.01.2022 T., 2021/1633 E., 2022/112 K.)
4.9. Uygulama Birliği Olmayan Karar: İİK 120/2 Yetki Belgesi Alındıktan Sonra Eski Alacaklının Haricen Tahsil Beyanı Geçersizdir
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, dosya alacağına haciz konulup İİK 120/2 maddesi uyarınca yetki belgesi alındıktan sonra eski alacaklının haricen tahsil beyanının geçerliliğini değerlendirmiş ve kararında “borçlunun alacaklı olduğu dosyadaki hak ve alacaklarına haciz konulup, alacaklının, İcra Dairesi’nden aldığı tahsil yetki belgesini sunarak takip dosyasında işlemler yapması üzerine, borçlunun alacaklı olduğu dosyada tahsil hakkı ve yetkisi ile bu alacak üzerindeki tasarruf hakkı ortadan kalkmış ve haciz koyduran alacaklıya geçmiştir” tespitinde bulunmuştur. Mahkeme, ilk derece mahkemesinin BK’nun 186. maddesini (alacağın temliki) kıyasen uygulayarak eski alacaklıya yapılan ödemeyi geçerli saymasını hatalı bularak “takibi devam ettirme yetkisi de bulunan haciz koyduran alacaklının iradesi dışında, eski alacaklının harici tahsil beyanı nazara alınarak dosyanın infazen işlemden kaldırılması ve hacizlerin fekkine karar verilmesi isabetsizdir” sonucuna varmış ve İİK 120/2 yetki belgesi alındıktan sonra eski alacaklının artık tahsil yetkisi bulunmadığını karara bağlamıştır. (🧾 Yargıtay 8. HD, 23.06.2014 T., 2013/21141 E., 2014/13149 K.)
⚖️ Adana Merkezli Profesyonel Hukuki Destek
Üçüncü kişi borçlular, ödeme yapmadan önce mutlaka dosya durumunu kontrol etmeli ve gerekirse icra avukatı danışmanlığı almalıdır.
📞 Avukat Saim İncekaş’a ulaşmak ve randevu almak için: 0534 910 97 43 – 0322 245 00 44
📧 E-posta: av.saimincekas@gmail.com
📍 Adres: Kayalıbağ Mahallesi Ziya Algan İş Merkezi K:5 D:41 Seyhan/Adana