Beraat vekalet ücretinin kesinleşmesi gerekir mi? Ceza beraat vekalet ücreti kesinleşmeden icraya konulabilir mi? Evet. Beraat vekalet ücreti kesinleşmeden icra edilebilir, daha basit bir anlatımla beraat vekalet ücretine dayalı ilamlı icra takibi açmak için ceza dosyasının kesinleşmesi gerekmemektedir.
Bu durumun gerekçesi ise şu şekildedir:

Takibe konu ilam beraat kararı olmakla kesinleşmesini gerektirir bir durum bulunmadığından hükmün ferisi niteliğindeki yargılama gideri ve vekalet ücreti de, hükmün aslının tabi olduğu takip usulüne göre değerlendirileceğinden kesinleşmeden takibe konu olabileceği, Ceza Mahkemelerince verilen kararlara ilişkin tek yasal mevzuat olarak dayanak gösterilen CGTİHK 4. Maddesinin mahkumiyet hükümlerine ilişkin olduğu, beraat kararlarına da teşmil edilemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir. (Bu mahkeme kararına ait tam metin aşağıdadır)
İcra Hukuk Mahkemesi Kararı
DAVACI: MALİYE HAZİNESİ
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVA: Şikayet (İcra Memur Muamelesi)
DAVA TARİHİ: 03/03/2022
KARAR TARİHİ: 10/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 16/03/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Şikayet (İcra Memur Muamelesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Alacaklı vekili tarafından, … 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2021 tarih ve … sayılı kararına istinaden 8.200,00 TL ilam vekalet ücreti ve 454,93TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.654,93 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili için hazine aleyhine … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibi hukuka aykırı olup icra takibinin iptali gerektiğini, Ceza mahkemesi kararları kesinleşmeden infaz edilemeyecek kararlardan olduğunu, somut olayda, şikayete konu icra emrinin dayanağı olan … 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2021 tarih ve … sayılı ilamı henüz kesinleşmemiştir. Anılan karar kesinleşmeden, bu kararda takdir edilen vekalet ücretinin tahsili için Hazine aleyhine icra takibi başlatılmasının mevzuata aykırı olduğunu, dolayısıyla şikayet konusu icra emri ve icra takibi bu yönüyle hukuka aykırı olduğunu, ayrıca hükmün infazı için kesinleşmesi gereken hallerde ilamda yer alan eklentiler de, ilamın kesinleştiği tarihte istenebilir hale geleceğinden, icra emrinde karar tarihinden itibaren faiz istemi de yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle icra emrinin ve dolayısıyla icra takibinin iptali için, kamu düzenine aykırılık söz konusu olduğundan süresiz şikayet yoluna başvurma zorunluluğu doğduğunu, söz konusu icra takibi hukuka ve kamu düzenine aykırı olup, hakkaniyete de uygun olmadığını, konuya ilişkin doktrin ve yüksek yargı kararlarında da kamu düzeni ile ilgili bu tür şikayet başvuruları süresiz şikayete tabi olarak değerlendirildiğini, bu nedenlerle takibin iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinden özetle; Davacı kurumun icra takibine konu beraat vekalet ücretinin kesinleşmeden icraya konamayacağını, yine aynı sebeple faiz de istenemeyeceğini söylediğini, 5275 Sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddesinde: ” MAHKUMİYET hükümleri kesinleşmedikçe infaz olunamaz.” denildiğini, İcra takibine konu vekalet ücreti beraat vekalet ücreti olduğunu, mahkumiyet ferisi niteliğindeki vekalet ücreti olmadığını, değişik İcra Hukuk Mahkemeleri tarafından, Yasanın ilgili maddesinin Mahkumiyete ilişkin ceza ilamlarının kesinleşmeden takibe konulamayacağı üzerine olup Beraat kararlarına ilişkin ilamlar yönünden böyle bir düzenlenmenin bulunmadığı bu sebeple kesinleşmesi gereken kararlardan olmadığı yönünde kararlar verildiğini, İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesi 2018/828 esas, 2018/909 karar sayılı kararında “.. takibe konu ilamın beraat kararına istinaden vekalet ücretinin takibe konu edildiği, vekalet ücretinin takibe konu edilmesi için beraat kararının kesinleşmesine gerek olmadığı anlaşıldığından, şikayetin reddine karar vermek gerekir..” şeklinde hüküm kurulduğunu, Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesi 2019/219 Esas. 2019/384 Karar sayılı kararında da aynı doğrultuda karar verilmiş olup şikayetin reddine karar verildiğini, bu nedenlerle haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK nin 320. maddesi göz önüne alınarak bu aşamada mahkememizce toplanacak başka bir delil bulunmadığından, dosya üzerinde yapılan inceleme ile duruşma açılmaksızın karar verilmiştir.
İzmir 26. İcra Müdürlüğünün 2021/12436 E Takip dosyasının UYAP sistemi üzerinden incelemesinde; Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhinde 11/11/2021 tarihinde 8.654,93 TL toplam alacağın tahsili amacıyla örnek 4-5 ödeme emri düzenlendiği takip dayanağının İzmir 5 Ağır Ceza Mahkemesi’ nin 2020/266 E,2021/98 karar sayılı kararı olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Takibe konu ilam beraat kararı olmakla kesinleşmesini gerektirir bir durum bulunmadığından hükmün ferisi niteliğindeki yargılama gideri ve vekalet ücreti de, hükmün aslının tabi olduğu takip usulüne göre değerlendirileceğinden kesinleşmeden takibe konu olabileceği, Ceza Mahkemelerince verilen kararlara ilişkin tek yasal mevzuat olarak dayanak gösterilen CGTİHK 4. Maddesinin mahkumiyet hükümlerine ilişkin olduğu, beraat kararlarına da teşmil edilemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-1.050,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avansından artan kısmin HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
6-Kararın bir örneğinin icra müdürlüğüne gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, KESİN olmak üzere karar verildi. 10/03/2022