Aidat Borcu İtirazın İptali Davasına Cevap Dilekçesi

Aidat Borcu İtirazın İptali Davasına Cevap Dilekçesi 1

ADANA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE

DOSYA NO :

CEVAP VEREN DAVALI :

DAVACI :

VEKİLİ :

KONU :

AÇIKLAMALAR :

Hakkımda Adana İcra Müdürlüğünün 16 Esas sayılı dosyası ile sorumlu olmadığım dönemle ilgili aidatların ödenmesi talep edilmiş, itirazım neticesinde takip durmuş, takibin devamı itirazın iptali için iş bu dava açılmıştır. İş bu dava usul ve yasaya aykırı olup reddi gerekmektedir. Şöyle ki;

Öncelikle itiraz dilekçemde belirttiğim hususları tekrar ederim. Ben yöneticilik yaparken kat mülkiyeti kanunu ve diğer yönetim planındaki düzenlemeler gereği aidattan muaftım. Bu konu kötü niyetli davacı tarafından genel kurulunda, “bu kadar hizmet ediyorsunuz aidat ödemeyin” şeklindeki kendi teklifleri de göz önüne alınarak muaf olduk. Kaldı ki süreklilik kazanmış örf niteliğinde olmasına rağmen başka ücret almadım. Yine yöneticinin aidat ödememesi, hukukumuza ve site ve bina yöneticiliği yapanlar için yazılı olmayan kural haline gelmiştir. Bugün Türkiye’nin her yerinde istenilen site veya binaya sorulursa yöneticinin yaptığı hizmeti onure etmek maksadıyla aidat ödememesi adet halini almıştır.

Ben 2015 Ocak ve Şubat aylarında yönetici idim. 15 tarihinde imzam taklit edildiği için istifa ettim. Benden intikam almak ve borçlu göstermek için bu iki ayın aidatı genel kurulda ödememem kararlaştırıldığı halde benden talep edildi. İtiraz etmeme üzerine bu kez bu iki ayın aidatının yarısını talep ettiler. Ben yasa gereği yükümlü olduğumu söyledikleri aidatın yarısını ödemeye hazır olduğumu beyan etmeme rağmen bu ücreti almayıp tamamı üzerinden icra takibi yaptılar. 500 TL iki aylık aidatı benden talep ettiler. Oysa halihazırdaki yöneticiler bile şu anda aidatın yarısını ödemektedirler.

Bunun üzerine ben ekteki dekonttan anlaşılacağı üzere sorumlu olduğum dönemle ilgili aidatın yarısı olan 250 TL’yi sitenin hesabına yatırdım. Ödemeyi yapmayı defalarca beyan etmeme rağmen sırf tarafıma zarar vermek maksadıyla yargılama gideri ve vekalet ücreti ödeyerek zarara uğramam için icra takibi başlatılmıştır.

Talep ettikleri 2015 Aralık 50 TL fark 2016 Ocak 50 TL fark 2016 Şubat 50 TL 2016 Mart 50 TL olmak üzere toplam 200 TL’lik aidat farkı itiraz edip bu farkları toplama sebeplerinin gerçek dışı olması yalan bilgi ve olgulara dayanılarak talep edilmesi nedeniyle ve diğer hususlar ile ilgili Adana Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Aşağıdaki paragrafta izah ettiğim üzere aidat 150 TL iken desise ve hile ile tüm site aldatılarak aidatın 200 TL olduğunu belirtip usulsüz para tahsil edilmiştir.

Ayrıca 2016 yılı ocak ayında başlamak üzere aidat 150 TL iken aidatın 200 TL olduğunu belirterek benden talep ettikleri 250 TL aidatı ödedim. Ocak şubat mart 2016 aylarında ilan panosuna 150 TL yazdıklarından bu fiyata da aidat artı diğer giderlerin farkı dahildir şeklindeki açıklamaları nedeniyle aidatın içerik ayrıntısına bakmamıştım. Ancak yaptıkları icra takibinde ayrıntılı talepte bulununca aidatın 250 TL olduğunu aradaki 100 TL’nin haksız bir şekilde yanıltılarak talep edildiğini anladım. Benden alınan bu haksız farklar nedeniyle gerçek borcum 200 TL’dir.

Yukarıda izah ettiğim üzere yükümlü olduğum kısmı ödemek için beyanda bulunduğum halde hakkın kötüye kullanılması suretiyle icra takibi başlatılmış, itiraz üzerine dava açılmıştır. Dürüstlük kuralına asıl davacı riayet etmemiştir.

Davacı, sırf benle uğraşmak için iş ve işlemler yapmakta dava açmakta ve benim de dava açmama sebep olmaktadır. Dinlenecek tanıklar da davacının kötü niyetle takip yaptığına dair bilgilerini mahkemeye sunacaklardır.

İzah ettiğim üzere davanın reddi için iş bu dilekçeyi vermek zorunda kalmış bulunmaktayım.

HUKUKSAL NEDENLER : M.U.Y., Borçlar Yasası vs. ilgili tüm mevzuat.

DELİLLER :

1- Adana İcra Müdürlüğünün 25 Esas sayılı dosyası

2- Adana Cumhuriyet Başsavcılığın 12 soruşturma sayılı dosyası

3- Adana Asliye Ceza Mahkemesinin 17 Esas sayılı dosyası

4- Adana Sulh Hukuk Mahkemesi 5 Esas sayılı dosyası,

5- Tanık Beyanları, tanıklar

SONUÇ VE İSTEM : Arz ettiğim ve resen takdir edilecek nedenlerle, davanın reddine, kötü niyetli davacının %40 tan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini saygılarımla dilerim. 2021

Aidat Borcu İtirazın İptali Davasına Cevap Dilekçesi 2

ADANA SULH HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HÂKİMLİĞİNE

Esas No:

DAVAYA CEVAP VEREN DAVALILAR:

VEKİLİ :

DAVACI : Adalet Sitesi Yöneticiliği adına Yönetim Kurulu Başkanı

VEKİLİ:

KONUSU:

a) Huzurda haksız ve mesnetsiz iddialarla açılan davaya cevaplarımız ile davanın reddi,

b) Yargılama gider ve ücreti vekâletin davacı yana tahmili talebini havi layihamızdır.

AÇIKLAMALAR :

Adalet Sitesi Yönetimi tarafından Adana İcra Müdürlüğünün 15 E sayılı dosyasından başlatılmış olan haksız takibe, itirazımız üzerine Adana Asliye Hukuk Mahkemesinin 15 Esas sayılı dosyasından aleyhimize dava ikame edilmiştir.

Adana Asliye Hukuk Mahkemesine ait mezkûr dosyada yargılama devem etmekte iken, davacı tarafından Adana İcra Müdürlüğü’nün 13 Esas sayılı dosyasından aynı gerekçeyle icra takibi başlatılmıştır. Anılan takibe itirazımız üzerine, sayın mahkemenizde görülen iş bu dava ikame edilmiştir.

Davacının iddiaları hukuki açıdan kabul edilebilirlikten uzaktır. Şöyle ki;

1. Takibe konu aidat alacağının uygulandığı taşınmaz 2020 yılında müvekkiller tarafından satın alınmıştır. Müvekkillerin taşınmaza malik olduğu tarihe kadar mezkûr taşınmazdan aidat alınmadığı site yönetimi kayıtları ve yönetim planı ile sabittir.

2. 2020 yılına kadar aidat alınmayan taşınmaza ilişkin usulüne uygun yapılmayan olağanüstü genel kurulda yönetim planı değiştirilmiş ve bu değişiklik baz alınarak hukuki gerekçesi olmayan yönetim kurulu kararı sonucu takip başlatılmıştır.

b) Usulüne uygun yapılmayan Yönetim Planı Değişikliği Takip ve Dava esnasında henüz tapuya tescil edilmemiştir. Yapılan usulsüzlük ve değişikliğin yasanın aradığı şartları taşımaması nedeni ile bunun mümkün olmadığı gözükmektedir.

c) Yönetim Planı Değişikliği için Proje Tadilatı ve Tasdiki gerekmektedir. Bunlar yapılmadan yönetim planı değişikliği yapılamaz.

3. Açıklanan nedenlerle usulüne uygun yapılmayan olağan üstü genel kurul ve genel kurul kararı dayanak alınarak verilen yönetim kurulu kararı geçersiz olduğu gibi aidat talebi de yerinde değildir.

4. Davanın haklılığını kabul ettiğimiz anlamına gelmemek üzere, bir an için haklılığı kabul edilse dahi müvekkiller tarafından satın alınıncaya kadar aidat alınmayan taşınmazda takibe konu alacak miktarlarının neye göre ve ne şekilde hesap edildiği anlaşılamamıştır. Borç miktarının ayrıntılı olarak hangi esaslara göre hesaplandığının açıklanarak usulünce müvekkilimize bildirilmesi gerekirken bu yapılmamıştır.

5. Ayrıca müvekkillerin mülkiyetinde olan bu taşınmaz m2 olarak küçük bir iş yeri vasfında olup, diğer bağımsız bölümler gibi tam bir daire niteliğinde değildir. Oran bakımından diğer bağımsız bölümlere göre oldukça küçüktür. Hal böyle iken diğer bağımsız bölümler gibi aidat-avans talep edilmesi hukuka aykırıdır.

6. Dairelerin bulunduğu ana yapının ihtiyaç gösterdiği gider, bakım, onarım vs. giderlerin maliklerden arsa payı ve sahip oldukları taşınmazların metrekarelerine göre alınması gerekmektedir.

7. Açıklanan nedenlerle; takip ve dava konusu alacak likit olmayıp muhakemeye muhtaçtır. Ayrıca dava konusu takipte gecikme tazminatı ve yasal faizin birlikte istenmesi hukuka aykırıdır.

8. Ayrıca aynı konuyla ilgili olarak, Adana Asliye Hukuk Mahkemesinin 12 Esas sayılı dosyasından yargılama devam ettiğinden, söz konusu davaların birleştirilmesi usul ekonomisi bakımından gerekli bulunmaktadır.

HUKUKİ SEBEPLER : BK., KMK., MK., HMUK ve sair mevzuat ahkamı

SÜBUT DELİLLERİ:

1. Tapu Kaydı, 2. Yönetim Planı(Tapudan celp olunacak) 3. Taşınmazın Tasdikli Projesi 4. Site Yönetim Kayıtları 5. Bilirkişi İncelemesi 6. Tanık 7. Yemin 8. Ve sair yasal ve takdiri delil

NETİCE VE TALEP : Yukarıda izah olunan nedenlerle; yargılama safahatında sübuta erecek savunmalarımız veçhile;

a) Adana Asliye Hukuk Mahkemesinin 12 Esas sayılı dosyasından yargılama devam ettiğinden, söz konusu davaların birleştirilmesine,

b) Tapu kaydı ve Yönetim Planının ilgili tapu sicil müdürlüğünden istenmesine,

c) Adana İcra Müdürlüğünün 11 Esas sayılı dosyasının celbine,

d) Huzurda haksız ve mesnetsiz iddialarla açılmış davanın reddine,

e) Yargılama gider ve ücreti vekaletin davacı yana tahmilini saygılarımızla arz ve talep ederiz.

Davalılar Vekili

Aidat Borcu İtirazın İptali Davasına Cevap Dilekçesi 3

ADANA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE

Dosya No : 13 Es.

CEVAP VEREN DAVALI :

DAVACI : Adalet Sitesi Yönetimi

Vekili ::

Konu : Dava dilekçesine karşı cevaplarımızdan ibarettir.

Açıklamalar :

Davacı Site Yönetimi; sitenin ısı yalıtımı amacıyla mantolanması ve asansör bakımı için bir takım giderlerin yapıldığı ve bu giderlerin tarafımdan ödenmediğinden bahisle hakkımda icra takibi başlatmıştır. Yapılan bu icra takibine itiraz etmem üzerine site yönetimi bu davayı açmıştır. Açılan bu dava ve bu davaya konu olan icra takibi haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur. Söyle ki;

1) 634 S. Kat Mülkiyetleri Kanunu Ek Madde 1: “Bu kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh hukuk mahkemelerinde çözümlenir.” demektedir. Dolayısıyla görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi değil sulh hukuk mahkemeleridir. Davanın USUL yönünden reddini talep ederim.

2) Site yönetimi mantolama ve asansör bakım giderlerini belirlediği toplantılarını usulüne uygun bir şekilde yapmamıştır. Alınan mantolama yapılma kararı sitenin yönetim planı ve işletme projesinde de aykırı olup olmadığının bilirkişi marifeti ile tespit edilmesi gerekmektedir. Zira hem kendim hem de eşim gün içerisinde geç saatlere kadar dairede bulunmadığımız için bu tür duyurulara ulaşamamaktayız. Sonrasında ise apartman görevlisi tarafından çoğu zaman apartmanla ilgili diye geçiştirilerek tarafımıza kağıt imzalatılmaktadır. Çoğu zaman yapılan toplantılardan ve alınan kararlardan haberimiz olmamaktadır. Bu sebepten usulüne uygun yönetimin oluşup oluşmadığı, karar defterlerinin usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, yönetimin usulüne uygun olarak kurulup kurulmadığı, işletme projesinin mevzuata uygunluğunun mahkeme marifetiyle araştırılmasını talep ederim.

3) Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte yönetim mantolama ve asansör bakım işleri için gerekli piyasa araştırmasını yapmamıştır. Usulüne uygun bir yönetim olduğunu varsayarsak, davalı kendilerine verilen vekillik görevini kötüye kullanmıştır. Dava dışı firma ile yapılan şifahi görüşmelerde kendileri tarafından bir fatura sunulmamıştır. Dolayısı ile tarafıma gönderilen icra takibindeki meblağlar hakkında bir doğrulama işlemi tarafımızca yapılamamıştır. Kaldı ki mantolama ve izolasyon işlemi hala devam etmektedir. Apartman yönetimi işi henüz teslim almamıştır. Dolayısı ile iş bitimine kadar oluşacak bir olumsuz durumda bu işin apartman yönetimi tarafından teslim alınıp alınmayacağı belli değildir, belli de olamaz. Hal böyle iken hala devam eden bir iş için site yönetimince icraya verilmem hukuka aykırıdır.

4) Yine davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte takip talebinde tarafıma bildirilen faiz miktarları fahiş ve hatalıdır. Asıl alacaklara ilişkin olarak hem yasal faiz hem de aylık %5 faiz işletilmiştir. Bu durum da kanuna aykırılık teşkil etmektedir.

Yukarıda anlatılan tüm bu sebeplerle birlikte icra dosyasına yaptığım itirazları tekrar ederim. Davacının taleplerinin reddine, hukuka uygun, geçerli borcumun olmadığına karar verilmesini talep ederim.

HUKUKİ SEBEP : Kat Mülkiyeti Kanunu, Borçlar Kanunu; HMK, İİK ve diğer mevzuatlar

HUKUKİ DELİLLER : Site yönetim kayıtları, karar defterleri, yönetim planı, işletme defteri, gelir gider defteri ve ilgili diğer site kayıtları, bilirkişi, tanık ve diğer yasal deliller

Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle;

– Davanın USUL yönünden REDDİNE;

– Esasına girilecekse davanın yukarıda izah edilen ve resen gözetilecek nedenlerle esastan reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak tarafıma ödenmesine;

– Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte dava kabul edilecek ise davanın açılışına site yönetiminin uygun olmayan davranışları sebebiyet verdiğinden ve henüz devam eden bir iş için alacak istenildiğinden dolayı likit bir alacağın söz konusu olmaması sebebiyle icra inkar tazminatına hükmedilmemesine;

– Yargılama ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederim.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir