Ortaklığın Giderilmesi İstinaf Dilekçesi 1
ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’NE
Gönderilmek Üzere
ADANA SULH HUKUK MAHKEMESİ’NE
DOSYA NO:
KARAR NO:
İSTİNAF EDEN DAVALILAR:
VEKİLİ:
DAVACI:
KONU: Adana Sulh Hukuk Mahkemesinin 14 Esas ve 15 Karar sayılı ilamının bozulması istemi ile istinaf nedenlerimizin sunulmasından ibarettir.
AÇIKLAMALAR
Adana Sulh Hukuk Mahkemesince iş bu ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmazlar üzerindeki ortaklığı genel açık arttırma yoluyla satış sureti ile giderilmesine karar verilmiştir. Yerel mahkeme kararı hukuka aykırıdır. Şöyle ki;
1- Davaya konu bağımsız bölümlerin, konumu, mevkisi, imar durumu, yaşı, kullanılan malzemelerin kalite ve seviyesi itibariyle taşınmazların değerleri ile hisse oranları ve hissedarların sayısı itibariyle taşınmazların aynen taksimi mümkün olduğu halde taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi hukuka aykırıdır. Zira 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 699. Maddesi gereği öncelikle malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilmelidir.
2- Dosyadaki mevcut bilirkişi raporu eksik ve yüzeysel olup anılan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi hukuka aykırıdır. Bilirkişi raporunda tespit olunan kıymet takdirleri, güncel piyasa değerlerini yansıtmaktan fersah fersah uzak ve emsallerine göre oldukça cüzi bir değerlendirmedir. Ortaklığın satış suretiyle giderilmesi durumunda taşınmazların satışının, mevzu bahis bilirkişi raporu baz alınarak yapılması halinde müvekkillerin fazlasıyla zarara uğrayacağı ve mağdur olacakları açıktır.
Bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede emsal arsa ve konut fiyatları araştırılmamıştır. Taşınmazlar, merkezi bir konumdadır. Taşınmazlar, toplu taşıma güzergahına 5 dakika yürüme mesafesinde yer almakta olup ulaşımı oldukça kolaydır. Bu unsurlar dikkate alındığında ve emsal piyasa değeri araştırıldığında dava konusu taşınmazlarının arsa değeri dahi taşınmazların değerine biçilen toplam değerden daha fazladır. Bilirkişinin rapor hazırlarken bu olumlu faktörleri değerlendirmediği görülmektedir. Yerel mahkemece eksik ve yüzeysel hazırlanan bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmesi hukuka aykırı olup yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde bozulması gerekmektedir.
NETİCE VE TALEP: Yukarıda izah edilen hususlar neticesinde; ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi neticesinde bozulmasına, ortaklığın aynen taksim sureti ile giderilmesine aksi takdirde ise dava konusu taşınmazların değerlerinin yeniden belirlenerek satışın bu değerler üzerinden yapılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla bilvekale arz ve talep ederim.
Davalılar Vekili
Ortaklığın Giderilmesi İstinaf Dilekçesi 2
ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE
GÖNDERİLMEK ÜZERE
ADANA SULH HUKUK MAHKEMESİNE
DOSYA NO :
İSTİNAF TALEP EDEN DAVALI :
DAVACI :
VEKİLİ :
KONU : Adana Sulh Hukuk Mahkemesi16 Karar Numaralı ve 17/10/2019 Tarihli Kararın İstinaf Edilmesi Hakkında.
AÇIKLAMALAR
1. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI HATALIDIR.
Öncelikle, iş bu davaya konu taşınmazlar hissedarlar arasında fiili taksim yapılmış, her hissedar yıllardan beri fiili taksime uygun şekilde taşınmazları kullanmaktadır. Ayrıca, taşınmazların birden fazla olması ve taşınmazların taksim yapılmasına uygun iken ilk derece mahkemesinin satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermesi hukuka ve hakkaniyete aykırıdır.
Bilirkişi raporunda tespit olunan kıymet takdirleri güncel piyasa değerlerini yansıtmaktan çok uzak durumdadır. Emsallerine göre oldukça yüksek bir değerlendirmede bulunulmuştur. Ortaklığın satış suretiyle giderilmesi durumunda taşınmazların satışının mevzu bahis bilirkişi raporu baz alınarak yapılması halinde müvekkilin umuma açık yapılacak ihaleye katılımı veya katılsa dahi ihalede yapacağı teklif aralığı kısıtlanmıştır. Müvekkil için maddi ve manevi öneme sahip dava konusu taşınmazın ihalesine katılması ile birlikte değerinin üzerinde satışa sunulacak taşınmazın, mevcut hissesi oranında zaten kendisine ait taşınmaza değerinden fazla ödeme yaparak fazlasıyla zarara uğrayacağı ve mağdur olacakları açıktır.
Kaldı ki; iş bu taşınmazlar üzerinde hissedarlar tarafından yapılmış yapılar ve dikilmiş ağaçlar mevcut iken taraflara muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmak için süre verilmemiştir. İstikrarlı Yargıtay içtihatlarına göre muhdesat iddiası söz konusu olduğu takdirde taraflara muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmak için süre verilmesi gerektiğini vurgulamasına rağmen; ilk derece mahkemesi muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmak için taraflara bir süre vermemiştir.
Manevi açıdan müvekkil için önem arz eden taşınmaza, bilirkişi tarafından emsallerine göre olan değerinden fazla değer biçilmesi müvekkilin maddi zarara uğramasına neden olacaktır. Bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede emsal arsa ve konut fiyatları araştırılmamıştır. Gerekli unsurlar dikkate alındığında ve emsal piyasa değeri araştırıldığında dava konusu taşınmazın değeri normalden oldukça yüksektir. Bilirkişinin rapor hazırlarken tüm olumlu/olumsuz faktörleri değerlendirmediği görülmektedir. Yerel mahkemece eksik ve yüzeysel hazırlanan bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmesi hukuka aykırı olup yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde bozulması gerekmektedir.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda ve Yerel Mahkeme dosyasında arz ve izah ettiğimiz ve re’sen dikkate alınacak gerekçelerle;
İstinaf Talebimizin Kabulüyle, Hatalı ve Eksik Değerlendirme Neticesinde Verilen Adana Sulh Hukuk Mahkemesi 16 Karar Numaralı ve 17/10/2019 Tarihli Kararının, İstinaf İncelemesi Neticesinde KALDIRILMASINI YAHUT DEĞİŞTİRİLEREK Talebimiz Doğrultusunda Karar Verilmesini,
Yargılama Giderleri Ve Vekalet Ücretinin Karşı Tarafa Yükletilmesine Karar Verilmesini Bilvekale Saygılarımızla Arz Ve Talep Ederiz.
DAVALI
bana gelen tebligatta :
“Davacı tarafça yatırılan başvuru harcı,peşin harç,keşif harcı,tebligat posta gideri bilirkişi ücreti ,taksi ücreti yargılama giderinin tapu kaydındaki payları davalılardan alınarak davacıya verilmesine,davacının payının üzerinde bırakılmasına ” şeklinde yazmaktadır.yani benim anladığım burada mahkemenin tüm masrafları davacılardan alınıp davalıya verilmesine şeklinde karar verilmiştiyoksa ben mi yanlış anladım
bu arada ben davacı olarak isnitaf mahkemesine başvuru yapsam mahkeme masraflar sadece benden mi yoksa tüm ortaklardan eşit olarak mı alınır ?ve bu esnada ortaklardan biri satış için başvuru yapsa ne olur ?