Anne Adının Düzeltilmesi Davasında Küçüğe Kayyım Atanmalıdır
Taraflar arasında görülen ve yukarda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR :
Dava dilekçesinde, davacı …’ın evlilik dışı birlikteliğinden doğan küçük …’un davalıların çocuğu olmamasına rağmen kendi çocukları gibi nüfusa tescil edildiğini, küçük …’ın annesinin davacı … olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiş; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm, davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, küçük …’ın anne adının düzeltilmesi istemine ilişkindir.
1-)Anne adının düzeltilmesi davasında küçük…ile velayet sahibi kayden anne-babası arasında menfaat çatışması bulunduğundan Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince küçüğü davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, küçüğü temsilen atanan kayyımın davaya katılması sağlanarak, gösterdiği takdirde delilleri toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-)Davalılardan … adına çıkartılan tebligatların eşi diğer davalı …’e vasi sıfatıyla yapıldığı, UYAP kayıtlarının incelenmesinde davalı …’ün hükümlü olduğu anlaşıldığından, mahkemece adı geçene diğer davalı veya üçüncü bir kişinin vasi atanıp atanmadığı denetlenmediği gibi, eğer eşi vasi olarak atanmış ise yasal temsilci ile kısıtlının menfaatlerinin çatıştığı dikkate alınarak adı geçeni davada temsil etmek üzere Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince hükümlüyü davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, hükümlüye temsilen atanan kayyımın davaya katılması sağlanarak, gösterdiği takdirde delilleri toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-)Küçük ….’un nüfusa tesciline dair belgelerin (doğum tutanağı vs. belgeler) ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilip denetlenmeden eksik araştırma ile karar verilmiş olması, doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan sebeplerle 6100 Sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesi ve 1086 Sayılı HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 28.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.( T.C. YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ E. 2017/6116 K. 2017/17670 T. 28.12.2017)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/