ADANA X AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA
DOSYA NO:
–
ESAS HAKKINDA
SAVUNMASINI
SUNAN SANIK:
MÜDAFİİ: Av. Saim
SUÇ: Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka,sigorta,kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurumlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık,
KONU: Sayın Cumhuriyet Savcısı’nın esas hakkındaki mütalaasına karşı savunmamızın sunulmasıdır.
SAVUNMALARIMIZ :
X C.Başsavcılığının X Soruşturma, X E. X iddianame nolu iddianamesi ve X tarihli duruşmadaki Esasa ilişkin Mütalaasında Müvekkilim sanık hakkında her ne kadar “…. Şikayetçinin X numaralı X hesabındanX günü X numaralı X hesabına internet bankacılığı kanalı X TL para transferi yapıldığı, X TL ATM den kalanın banka içinde gişeden çekildiği, Para Çeken Şahsın Müvekkilim olduğu, işlem anında yanında Şüphelilerden X bulunduğu, Şikayet sonra araştırma sırasında şüphelerinden X un KENDİLİĞİNDEN POLİSE MÜRACAAT ETTİĞİ, VERDİĞİ BİLĞİLER DOĞRULTUSUNDA diğer şüpheliler X ile X polis tarafından yakalandığı X üzerinde bulunan suca konu X TL kendi rızası ile teslim ettiği…
Somut olayda hesaptan çekilen paradan suç kastı ile menfaat temin edenlerin dolayısıyla sorumlu ve faillerinin yukarıda açık kimliği yazılı şüpheliler olduğu şüphelilerin fikir ve eylem birliği içinde atılı suçu iştiraken işledikleri sonuç ve kanaatine varılmak….
Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan yapılan yargılamada sanıkların atılı sucu işledikleri anlaşıldığından TCK md 37 /1 dalaletliyle 158/1-1, 168, 53, 63 gereğince ayrı ayrı cezalandırılmaları ..” iddia makamınca talep edilmiş ise de, bu iddia ve talep yeterli ve inandırıcı delillerden yoksun, somut gerçeğe dayanmayan dosya esasıyla çelişen, Ceza mevzuatına aykırı bir iddiadır.
Şöyle ki,
Bilindiği üzere TCK md 158/1 maddesi uyarınca Nitelikli dolandırıcılık suçu ” kasten işlenebilen bir suç olup, dolandırıcılık suçunun kastı ve maddî unsurları ise suçun fail tarafından bilinmesi, isteyerek ve bilerek işlemesini ifade eder. Bir başka ifadeyle, fail gerçekleştirdiği davranışları suç işlem kastı hileli davranışlarda bulunması ve başka birini de aldattığını bilmesi ve bu hileli davranışlar sonucunda, hileye maruz kalan kişinin veya başkasının malvarlığında bir eksilme meydana geldiğini, zarar gördüğünü ve buna karşılık, kendisinin veya sair bir kişinin malvarlığında bir artma meydana geldiğini bilme kastıyla hareket etmesidir.
Bu itibarla, fail, mağdurun malvarlığındaki eksilmenin, mağdurun gördüğü zararın kendi hileli davranışları sonucunda meydana geldiğini bilmelidir; hile ile zarar arasındaki illiyet bağının varlığının bilincinde olmalıdır.”
OYSA Kİ, Dosyaya sunulan delillerden, diğer sanıkların anlatımlarından, Müvekkilim Hesabının bulunduğu suça konu banka görevlisinin beyanın da da görüleceği üzere,
1-Müvekkilim sanıklardan KENDİ arkadaşı X’in yanında yapmış olduğu telefon görüşmesinde, Telefonun diğer tarafında bulunan kişinin” X isimli şahsın Xta iddia oynadığı kazandığı paraları yatıracağı bir X ta hesaba ihtiyacı olduğunu, belirtilerek X hesabı bulunup bulunmadığı veya X hesabı bulunan birinin olup olmadığının sorması üzerine (daha sonra bu telefondaki diğer kişinin sanıklardan X olduğu tespit edilmiş) X’ın kendisinin X hesabı bulunmadığını beyan etmesi üzerine, Müvekkilim arkadaşına yardımcı olmak amacıyla kendisinin X hesabının bulunduğunu ve kendi hesabının kullanacağını sanık genç yaşta olmanın verdiği tecrübesizlikle, iyi niyetli olarak, HERHANGİ BİR SUÇ İŞLEME VE İŞTİRAK KASTI OLMAKSIZIN suçtan bihaber şekilde, banka hesap bilgilerini vermiştir. Bu durum sanık X ifadeleri ile doğrulanmıştır.
O HALDE Müvekkil sanık İYİNİYETLİ ve Arkadaşına yardımcı olmak kastıyla hareket etmiş olup, HERHANGİ BİR SUÇ İŞLEME KASTI VEYA BAŞKASINA HİLELİ DAVRANIŞLARLA ZARAR VERME KASTI İle hareket etmemiştir.
KALDI Kİ, Müvekkil sanık tanıklardan banka görevlisi X mahkemede vermiş olduğu ifade ile teyit ettiği üzere ” müvekkilim sanık banka görevlisi Pınar hanım kendisine yapmış olduğu bankadan para çekme işleminin süpheli ve suç içeren işlem olduğunun polise söylemesi üzerine hemen gecikmeksizin, gerek karakol gerekse savcılılık ifadelerinde açıkça belirtildiği üzere kendi rezasıyla Emniyete başvurmuş, ifadesinde olayın aydınlanmasına yardımcı olmak adına tüm bildiklerini anlatmıştır.”
ÖYLE ise, hayatın olağan akışı içinde suç kastı ile hareket eden bir kişinin kendisine suç işlediğini söylenen birinin beyanı üzerine hemen polise gitmeyeceği ve suçu ilişkin bilgileri vermeyeceği düşünüldüğünde Müvekkil sanık X SUÇ İŞLEME KASTI ile hareket etmediği, isnat edilen suçu işlemediği gibi isnat edilen suçun maddi ve manevi unsurları Müvekkil sanık hakkında oluşmadığı AÇIKÇA KANITLANMIŞTIR.
2- Bununla birlikte iddia makamının iddia ettiği üzere Müvekkil sanık ile diğer sanıklar arasında SUÇ İŞLEME KASTI ile İŞTİRAK iradeleri yoktur.
Zira gerek dosyadaki deliller gerekse diğer sanık X ifadelerinde anlaşılacağı üzere, Müvekkilim sanık Berkan dışındaki sanıkları tanımamakta olup, Arkadaşı Berkan’a duyduğu güven sebebiyle de Banka hesap bilgilerini vermiştir.
SONUÇ ve TALEP: Yukarıda açıklanan ve resen dikkate alınacak nedenlerle,
1- ÖNCELİKLE, Müvekkil Sanık X suç işleme kastı ile hareket etmediğinden ve isnat edilen suçlamaların maddi ve manevi unsurları oluşmadığından, yeterli ve inandırıcı deliller bulunmadığından Müvekkil sanık X BERAATİNE,
2- Sayın mahkemeniz aksi kanaatte ise verilecek diğer lehe olan hükümlerin uygulanmasına,
Karar verilmesini saygıyla vekaleten arz ve talep ederiz.
Sanık Müdafii