KYOK(Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı) İtiraz Dilekçesi

KYOK(Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı) İtiraz Dilekçesi

 X SULH CEZA HAKİMLİĞİ’NE

Gönderilmek Üzere

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA


SORUŞTURMA NO: 20…/………

 

İTİRAZ EDEN                                 : Adı Soyadı – TC – Adres

 

İTİRAZ EDEN VEKİLİ                 : Av. Adı Soyadı – Adres

 

ŞÜPHELİLER                                  : 1) Adı Soyadı – Adres

  2) Adı Soyadı – Adres

  3) Adı Soyadı – Adres

  4) Adı Soyadı – Adres

SUÇ                                                      : Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma Suçu, Dolandırıcılık

 

SUÇ TARİHİ                                    : …/…/20..

 

İTİRAZ KONUSU                           : Kovuşturmaya yer olmadığı kararının Kaldırılması

 

İTİRAZ EDİLEN KARAR           : ……… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/20… tarih

  20…/……… soruşturma 20…/……… karar sayılı kovuşturmaya

  yer olmadığına dair kararı.

 

KARARIN TEBLİĞ TARİHİ      : …/…/20…

               

İTİRAZ NEDENLERİ                   :

Müvekkil emeklidir. Daha önceden çalışması ile kazandığı para ile daha önceden tanıdığı şüphelilerin işlettiği kuyumcu mağazasından altın almıştır. 2018 yılında bir kez daha altın almaya gittiğinde şüpheliler bu kadar altının evden çalınabileceğini hatta evde başka altını varsa onu da getirirse bütün altınını kasalarında saklayabileceğini söylemiştir. Müvekkil ise şüphelilerin kuyumcu olmasına duydukları güven sonucu bu teklifi kabul etmiştir. Müvekkil ile eşi evdeki altınlar ile birlikte çeşitli zamanlarda şüphelilerin kuyumcu mağazasına toplamda 20 tam altın vermişlerdir. En son ise 2019 yazında 10.000,00 TL’lik altın almak ve kasadaki 20 tam altını almak istemişse de şüpheliler tarafından yine kandırılmış ve elindeki 10.000,00 TL’yi de kurban bayramından sonra altın olarak vermek için almışlardır. Her defasında müvekkil ve eşine hırsızlığa uğrayabilecekleri ve kasanın güvenli olacağı söylenmiştir. Şüphelilerin kuyumcu oluşu ve kasa bahanesiyle güven tesis edişi sonucu müvekkil aldatılmış ve şüpheliler tarafından mağaza kapatılarak müvekkilin altınları geri verilmemiştir. Bütün bu olanlara müvekkilin eşi ve başkaca tanıklar şahit olmuştur.

Yukarıda açıklanan olay çerçevesinde ……… Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış olduğumuz suç duyurusu; savcılık makamı tarafından eksik inceleme yapılmak suretiyle gerekli bilgilerin istenmemesi, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek soyut gerekçelendirme yapılması ve müvekkil ile şüpheliler arasında borç ilişkisi olduğu ve bu yüzden eylemin hukuki mahiyette ihtilaf olduğu, müvekkilin alacaklarına ilişkin hukuk mahkemelerinde dava açabileceği, bu bağlamda şüphelilerin üzerlerine atılı müsnet suçu işlemediklerinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiştir. Verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararı usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir.

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 23.01.2017 tarih 2014/16331 E. 2017/752 K. sayılı kararında “Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Kuyumculuk işi yapan sanık ile katılanın geçmişe dayalı arkadaşlıklarının bulunduğu, sanığın katılanın yurt dışında çalışması sonucu biriktirdiği paraları ile altın alması ve altınları kendisine vermesini bu şekilde ikisinin de kazançlı çıkacağını beyan ederek katılana altın aldırtıp kendi iş yerinde emanet olarak belirli sürelerde saklamaya başladığı bu süre içinde bu altınları kullandığı süre sonunda çeşitli bahanelerle altınların emanet kalma süresini uzattığı en sonunda iş yerine hırsız girdiğinden bahisle altınları iade etmediği, bu şekilde sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan olayda; mahkemece dosya kapsamındaki ve sanık ile katılan arasında mevcut hukuk davasındaki deliller ışığında sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünde isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın eyleminin hukuki ihtilaf olduğuna, atılı suçun sübut bulmadığına yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 23.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

Yargıtay kararının da ışığında; şüphelilerin eyleminin hukuki ihtilaf olduğu ve şüphelilerin üzerlerine atılı müsnet suçu işlemediklerinden bahisle verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararı usul ve yasaya aykırıdır. Verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararının kaldırılarak şüpheliler hakkında kamu davası açılması gerekmektedir.

NETİCE VE TALEP                       :

Yukarıda açıklanan nedenler ve re’sen gözeteceğiniz diğer hususlar çerçevesinde; itirazımın kabulüyle, ……… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/20… tarih ve 20…/……… soruşturma 20…/……… karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının kaldırılmasına ve şüpheliler hakkında kamu davası açılmasına karar verilmesini saygılarımızla arz ve talep ederiz. tarih    

             İTİRAZ EDEN

                           ADI SOYADI

               VEKİLİ

           ADI SOYADI

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir