Bina İçerisinde Muhafaza Altına Alınmış Malın Hırsızlanması Savunma-İstinaf Dilekçesi

Bina İçerisinde Muhafaza Altına Alınmış Malın Hırsızlanması Savunma Dilekçesi

X BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ CEZA DAİRESİNE

GÖNDERİLMEK ÜZERE

X  ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

 

DOSYA NO   : 

KARAR NO  :                    

 

İSTİNAF EDEN

SANIK           : 

 

KONU            : X 10. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ……2019 tarihinde verilen 2018/… E. 2019/… K. nolu ilamına karşı; istinaf başvuru dilekçesinin sunulması ile istinaf başvurumun esastan kabulü, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın istinaf mahkemesinde yeniden görülmesi, ceza davasının istinaf mahkemesinde yeniden görülmesi mümkün değilse, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesi talebi hakkındadır.

AÇIKLAMALAR

X 10. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ……2019 tarihinde verilen 2018/… E. 2019/… K. nolu ilamının tarafımca kabulü mümkün olmayıp, usul ve yasaya aykırı olan karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvuruyorum. Şöyle ki;

1-) X 10. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ……2019 tarihinde verilen 2018/… E. 2019/… K. nolu ilamıyla TCK 142/2-h maddesi gereğince tarafıma 4 yıl 2 ay hapis cezası verilmiştir.

2-) Tarafıma ceza verilmesine neden olan yargılama konusu olay ile uzaktan yakından alakam bulunmamaktadır. Suç tarihinden önceki gece katılanın evinde kaldığım hususu doğru olup bu konu talimat mahkemesince alınan ifadem sırasında da belirtilmiştir. Ancak katılanın evinde kaldıktan sonra sabah kalkıp kendisinin evinden ayrıldım ve kendisinin telefonunu görmedim. Katılanın iddia ettiği gibi kendisinin telefonunu almam, bu hususta kendisine mesaj atmam söz konusu değildir. O dönem kullanmış olduğum telefon ve katılanın telefonu ile ilgili bu hususta bir bilirkişi raporu dahi aldırılmamış, katılanın soyut iddiaları göz önüne alınarak hakkımda ceza tayini yoluna gidilmiştir. Kaldı ki kendisinin telefonunun çalındığı iddiasının yargılandığı sırada telefonuna mesaj attığım yönünde beyanda bulunulması hayatın olağan akışına aykırıdır. Tarafımca iddia edildiği üzere kendisine “telefonunu çıkarken yanıma aldığım ve başkalarının da döverek telefonu benden aldığı” yönünde bir mesaj atılmamıştır. Söz konusu iddia hakkında yeterli inceleme yapılmamış olup ortada cezalandırılmamı gerektiren kesin deliller bulunmamasına rağmen hakkımda ceza tayin edilmesi usul ve yasalara aykırı olup kararın bu yönüyle bozulması gerekmektedir.

3-) Yerel mahkeme tarafından soruşturma ve kovuşturma aşamasında vermiş olduğum ifadeler dikkate alınmamıştır. Yargılama sürecindeki ifadelerimde tarafıma atılı suçun mahiyetini ve kapsamını bildiğimi, meydana gelen olay ile ilgili olarak hiçbir ilgim olmadığını belirtmiştim. Söz konusu ifadelerim dikkate alınmadan hüküm kurulması ve lehime olan yasal hükümlerin uygulanmaması usul ve yasaya aykırı olup, yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmektedir.

4-) Ayrıca -TARAFIMCA SUÇ İŞLENDİĞİNİ KABUL ANLAMINA GELMEMEKLE BİRLİKTE- yargılamaya konu suçun varlığı bir an için kabul edilse dahi 5237 S. K. 142/2-h maddesinden tarafıma ceza verilmesi mümkün değildir. Tarafıma ceza verilen suçun maddi unsurları gerçekleşmemiştir. İlgili kanun maddesinde açıkça “bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında” denmek suretiyle suç tanımlanmıştır. Ancak olaydan önceki gece katılanın evinde zaman geçirmiş, kendisinin ısrarı üzerine de misafir olarak kalmış olduğum gerçeği göz önüne alındığında ilgili kanun maddesinde tanımlanan suçun tarafımca işlenemeyeceği açıkça ortadadır. Bu sebeple de hakkımda verilen ceza kararı yerinde değildir.

5-) Kaldı ki; talimat mahkemesinde vermiş olduğum ifadede suçu işlediğimi kabul anlamına gelmemekle birlikte katılan tarafın zararını gidermeye hazır olduğum hususu açıkça belirtilmiştir. Ancak bu talebim ile ilgili ne tarafıma herhangi bir süre verilmiş ne de yerel mahkeme ve katılan tarafından herhangi bir bildirimde bulunulmuştur. Dolayısıyla katılanın zararını gidermeme fırsat verilmeden hakkımda ceza verildiğinden kararın bu yönüyle de bozulması gerekmektedir.

6-) Yine tarafım hakkında ceza tayin edilmesi sırasında TCK ve CMK’da bulunan lehe hükümler uygulanmamıştır. Yerel mahkeme kararının bu yönüyle de tarafımca kabulü mümkün olmayıp bozulması gerekmektedir.

Yukarıda açıkladığım nedenlerden dolayı; X 10. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ……2019 tarihinde verilen 2018/… E. 2019/… K. nolu usul ve yasaya aykırı kararına karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğum doğmuştur.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah edilen sebepler ve re’sen gözetilebilecek nedenlerden dolayı;

  • İstinaf başvurumun esastan kabulüne,
  • Yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın istinaf mahkemesinde yeniden görülmesine,
  • Ceza davasının istinaf mahkemesinde yeniden görülmesi mümkün değilse, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ediyorum. tarih

                                                                                    İSTİNAF EDEN SANIK

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir