İncekaş Hukuk Bürosu avukatları olarak tarafımıza en sık sorulan ve merak edilen sorulardan birisi de yargılama giderleri kavramıdır. Yargılama gideri yani mahkeme masrafları ne demektir? Mahkemede ne gibi masraflar yapılır? Bu konuyu pratik örnekler ve deneyimlerimiz çerçevesinde açıklayalım.
Yargılama Harç ve Giderleri Ne Demektir?
Mahkeme Harcı
Yargılama harçları, mahkemeler tarafından verilen hizmet karşılığı olarak alınan paradır.
Bir davada alınacak harçların neler olduğu 492 Sayılı Harçlar kanununa bağlı (1) Sayılı tarifede gösterilmiştir. Harçlar kural olarak başvurma harcı ile karar ve ilam harcı olarak karşımıza çıkar. Başvurma harcı maktudur. Karar ve ilam harcı davanın konusuna göre maktu veya nisbi olabilir.
Yargılama Gideri
Yargılama giderleri, tarafların davanın görülmesi ve sonuçlanması için ödedikleri paraların tümüne yargılama giderleri denir. Yargılama giderlerinin neler olduğu Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinde sayılmıştır. Yargılama harç ve giderleri kural olarak, davada haksız çıkan yani aleyhine hüküm verilen tarafa yüklenir.
Yargılama giderlerinin ne anlama geldiğini, yargılama giderlerinin nereye ödendiğini , 2020 yılında dava açma ücretinin tutarını, yargılama giderlerinin nasıl tahsil edileceğini ve yargılama giderlerini kimin ödemek zorunda olduğunu yazımızda bulabilirsiniz.
Yargılama Giderleri Nedir?
Mahkemede davanın açılmasından sonuçlanmasına kadar geçen süreç boyunca yapılan yargılama harcamalarının tümüne birde “Yargılama Giderleri” denilir.
Yargılamanın başlatılması ve yürütülmesi için yapılan parasal harcamalar, Yargılama Harçları ve Yargılama Masrafları olarak gruplandırılabilir.
Yargılama Harçları
İlke olarak, Devletin gördüğü kamusal hizmetler ücretsizdir. Yargı hizmetleri de kamusal hizmetlerdir. Ancak, Özel Hukuk Yargılama Sistemi’nde, hizmetin özelliği gereği yapılan giderlerin bir
kısmının yargısal hizmet alanlara yükletilmesi uygun görülmüş ve buna göre düzenleme yapılmıştır.
Mahkemelerin verdiği yargısal hizmet karşılığı Devletin aldığı paraya “Yargılama Harcı” denilir.
Yargılama harçlarının neler olduğu ve oranları 492 Sayılı Harçlar Kanunu’ nda (bu kanuna bağlı 1 sayılı tarifede) gösterilmiştir.
Yargılama harçlarının bir kısmı dava açılırken, bir kısmı dava sırasında bir kısmı da davanın sonunda ödenir. Peki yargılama giderleri kime yükletilir? Yargılama harçları, nihai olarak davada haksız çıkan tarafa yükletilir.
Yargılama giderleri ödenmez ise ne olur? Dava açılırken harcın noksan yatırıldığının farkına varıldığında, eksik kalan miktar ilgili tarafa tamamlattırıldıktan sonra davaya devam olunur.
Harca tabi olan dava ve işlerde yargılama harçları; “Başvurma Harcı”, “Karar ve İlâm Harcı”, “Celse Harcı ” ve “Keşif Harcı” olmak üzere dört bölüme ayrılır.

Başvurma Harcı Nedir? Başvurma Harcı Hangi Durumlarda İstenir?
Başvurma harcı, gerek dava açılırken gerekse taleplerde bulunulurken ilgilisinden peşin olarak alman ve miktar olarak “Maktu” bir harçtır (Harçlar Ktı. md. 27).
Başvurma harcı, aşağıda belirtilen hallerde alınır:
- İlk derece mahkemeleriyle (ilk derece sıfatıyla) Yargıtay’da açılacak davalarda dava açılırken;
- Davaya müdahale başvurusu yapılırken;
- Delil tespiti istenirken;
- İhtiyati tedbir talep edilirken;
- İhtiyati haciz istenirken;
- Tevdi yeri belirlenmesi istenirken;
- Çekişmesiz yargı yoluna başvuru yapılırken Başvurma Harcı (Maktu Harç) ödenir.
Başvurma harcı alınmayan usûl işlemleri de şunlardır:
- Dava ıslah edilirken;
- Kanun Yolu’na başvurulurken;
- Cevap dilekçesi verilirken;
- Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi durumunda 2 haftalık süre içinde görevli veya yetkili mahkemeye gönderme başvurusu yapılırken;
- Ara kararlarının gerekleri yerine getirilirken.
Bu gibi durumlarda başvuru harcı istenmez.
Karar ve İlâm Harcı Nedir, Karar ve İlam Yargılama Giderleri Hangi Durumlarda İstenir?
Davalarda nihai kararın verilmesi aşamasında alınması gereken harç olup, Maktû ve Nisbî (oransal) olarak ikiye ayrılır.
Maktu olan karar ve ilâm harcı
Maktu olan karar ve ilâm harcına tâbi iş ve davalar şunlardır:
- Kişi Hukukuna ilişkin, kazaî rüşt, nüfus davaları, vakıf tescili, vakıf senedi tadilatı, gaiplik, dernek üyeliğinden çıkarılma işlemlerinin iptali gibi
- Aile Hukukuna ilişkin ayrılık, boşanma, evlat edinme, babalık, evlenmeye izin, evliliğin butlanı, velayetin kaldırılması, vesayetin düzenlenmesi, çocukla şahsi münasebet tesisi gibi davalar.
- Eşya Hukukuna ilişkin tapuda ad, soyad, baba adı ve cinsiyet düzeltimi, zilyetlik ve arsa payının düzeltilmesi gibi davalar.
- İş Hukukuna ilişkin yaşlılık aylığının kesilmesi işleminin iptali, toplu iş sözleşmesinin yorumu, toplu iş sözleşmesi yapma yetkisinin tespiti kararının iptali gibi davalar
- Takip Hukukuna ilişkin itirazın kaldırılması, iflâs, sıra cetveline itiraz, ihalenin feshi gibi davalar.
- Ticaret Hukukuna ilişkin haksız rekabetin önlenmesi, anonim ortaklık pay senedinin iptali ve ihdası, kooperatiften çıkarılma kararının iptali, ticaret sicil memurlarının kararlarının iptali, çek-hisse senet iptal davaları.
- Usûl Hukukuna ilişkin ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, delil tespiti, tevdi mahalli tayini, gönderme kararları, davanın açılmamış sayılma kararı, görevsizlik ve yetkisizlik gibi usûlden ret kararları.
Bu sayılan dava ve işlerde maktu harç ve ilâm harcı alınır.
Nisbî Olan Karar ve İlâm Harcı Nedir? Hangi Dava Türlerinde Bu Yargılama Gideri Ödenir?
Miktarı ve değeri parayla ölçülebilen (mal ve alacağa ilişkin) davalar nisbî (oransal) karar harcı a ve ilâm harcına tâbidir.
Nisbî karar ve ilâm harcı oranı binde 59.4’tür. Bunun yani dörtte biri dava açılırken peşin alınır. Geri kalan tutar ise nihai karar verilmesinden itibaren iki ay içinde ödenir. (Harçlar Kn. md.28/l-a)
Ölüm dâhil her tür cismani zararlarla ilgili maddi manevi tazminat davalarında nisbî harç oranı binde 59.4’ün yirmide biri (l/20)’dir.
Dava retle sonuçlanırsa, yalnız maktu harcın ödenmesiyle yetinilir. Zuhûlen fazla tahsil edilen harç, istek üzerine geri verilir. (Harçlar Kn. md.31)
Taşınmazın aynına ilişkin davalarda keşif yapılarak gerçek değerin belirlenmesi ve gerçek değer üzerinden (gerekiyorsa) harcın ikmali zorunludur. (Harçlar Kn. md.16)
Taşınmazların tahliyesi davalarında, karar ve ilâm harçlarının ölçütü, bir yıllık kira bedeli toplamı üzerinden yapılacak hesaplamadır. (Harçlar Kn. md.17)
Feragat, Kabul ve Sulh ilk oturumda gerçekleşirse harç oranı 1/3; diğer hallerde 2/3’dür. (Harçlar kn. md.)
Celse (Oturum) Harcı Yargılama Gideri Ne Demektir? Ne Zaman ve Kim Tarafından Ödenir?
Davanın taraflarınca veya vekillerince ertelemeye sebebiyet verilen celselerden dolayı, konusu parayla ölçülebilen davalarda nisbî (oransal), konusu parayla ölçülemeyen davalarda ise maktu bir harç alınır. Bu harca ” Celse(oturum, duruşma) Harcı” denilir.
Bu harç, yargılama sürecinde gereksiz ertelemeye sebebiyet verene yükletilir (HMK. md.323/l-a; Harçlar kn. md.12)
Celse harcı, izleyen iki duruşmada ödenmezse, bir misli fazlasıyla tahsil olunur. Ödenmeme halinde Maliye’ye tahsil için Müzekkere yazılır (Harçlar kn. md.12).
Keşif Harcı Yargılama Gideri Nedir? Ne zaman ve Kimler tarafından Ödenir?
2010 yılında 6009 Sayılı Kanunla getirilen maktu bir harç olup, mahkemelerce re’sen ya da taraf talebi üzerine verilen keşif veya tespit kararlarının ifâsı için alınan harçtır (Harçlar Kn. 1 sayılı tarife: A/V).
Harca tâbi yargı işlemlerinde alınacak harç ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. (Harçlar Kn. md.32)
Noksan harç tamamlattırılmadıkça, davaya devam olunmaz (Harçlar Kn. md.30).
Harçtan Muaf Olan Dava ve İşler
Bazı yargısal işler ve davalar harçtan müstesnadır.
Harç alınmayacak dava ve işler (Harçlar Kn. md.13) aşağıda sıralanmıştır. Bu işler harçtan muaftır:
- Ticari senetlere ilişkin takipler hariç olmak üzere, değeri 50 lirayı geçmeyen dava ve takipler;
- Vasi atanması ve vasilikten azil işleri;
- Hâkimin Reddi talebinin kabulü kararları;
- Hâkimin çekilmesine ait kararlar:
- Aylık 100 lirayı geçmeyen nafakalara ilişkin dava ve takipler:
- Cumhuriyet savcıları tarafından açılan (dernek feshi, evlenmenin butlanı, nesebe itiraz, tanımaya itiraz, nüfus kayıt tashih ) davaları:
- 2011 T. Ve 6217 Sayılı yasaya göre yapılan Kanun Yolu başvurulan;
- İcra mahkemesinin cezaya ilişkin kararları ve bunların temyizi işlemleri;
- İcra-iflas dairelerinin kusuruna dayalı işlemlerin düzeltimi ya da iptaline ilişkin İcra Mahkemesi kararları;
- Ticaret sicilinde re’sen yapılacak düzeltmeler;
- Er, onbaşı ve kıta çavuşlarının (hizmet süresince) açacakları davalar;
- Tüketicinin, tüketici örgütlerinin ve Bakanlığın Tüketici Mahkemelerinde açacakları davalar;
- 1581 Sayılı yasaya tâbi tarım kredi kooperatiflerinin ve birliklerinin mahkemelerde ve icra dairelerindeki dava takip işleri;
- Orman idaresince açılacak tazminat ve ağaçlandırma gideri davaları (Orman Kn. md.112-114);
- Sosyal Güvenlik kurumunun taraf olduğu dava ve takipler (5502 sayılı Kn. md. 36);
- DSİ Genel Müdürlüğünce açılan davalar ile kendisine karşı açılan davalar (6200 sayılı Kn. md. 49);
- İİK. md.270’e göre yapılacak defter tutma iş ve işlemleri;
- Yetkili mahkemelere verilecek ilâm ve diğer belge örnekleri;
- Genel bütçeye dâhil olan idarelerin (Harçlar Kn. 1 ve 2 sayılı tarifeye giren) bütün işlemleri;
- İş yasasına tabi işçilerin ve çırakların iş mahkemelerindeki davalarda harçtan muafiyet, gündelikleri veya aylık ücretleri, 16 yaşını doldurmuş işçiler için belirlenen asgari ücreti geçmeyen işçiler ve çıraklar hakkında uygulanır. (Harçlar Kn. md. 123/2).
Yargılama Masrafları/Giderleri Ne Demektir? Kim Tarafından Ödenir?
Bir davanın açılması, görülmesi ve sonuçlandırılması safahatı boyunca yapılan tüm giderlere (harçları da içerecek şekilde) geniş anlamda Yargılama Masrafları (giderleri) denilmektedir.6100 Sayılı
usûl yasamızda da bölüm başlığı (harç ve diğer masrafları içerecek şekilde) “Yargılama Giderleri” olarak düzenlenmiştir.
Yargılama Masrafları Nelerdir? Kaç Çeşit Yargılama Gideri Vardır?
Yargılama masraflarının neler olduğu (giderleri) HMK.’de sıralanmıştır:
- Dava sebebiyle yapılan tebliğ ve posta giderleri;
- Dosya ve diğer evrak giderleri;
- (İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz, delil tespiti gibi) geçici hukuki koruma tedbirleri giderleri;
- İhtarname, protesto ve ihbar giderleri;
- Vekâletname düzenlettirme giderleri;
- Keşif giderleri;
- Tanıklara ödenen ücret ve giderler;
- Bilirkişiye ödenen ücret ve giderler;
- Resmi dairelerden alınan belgeler için ödenen harç, vergi, ücret ve sair giderler;
- Vekil ile takip edilmeyen davalarda tarafların hazır bulundukları günlere ait gündelik, seyahat ve konaklama giderlerine karşılık hâkimin takdir ettiği miktar;
- Vekili bulunduğu halde mahkemece bizzat dinlenmek, isticvap olunmak veya yemin etmek üzere çağrılan taraf için takdir edilecek gündelik, yol ve konaklama giderleri;
- Yargılama sürecinde yapılan diğer giderler;
- Vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti.
Taraflar, davanın niteliğine göre talep olunan giderleri “masraf avansı” (yargı gideri avansı) olarak mahkeme veznesine yatırmak zorundadırlar.
Mahkemece belirtilen sürede delillerin toplanması için yapılması istenilen yargısal işlemin gerektirdiği masraflar ilgilisince yatırılmazsa, ilgili taraf, talep ettiği söz konusu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılır (HMK. md. 342/2).
Mahkemece re’sen yapılmasına karar verilen bir işlem için, verilen bir haftalık mehil içinde ilgili tarafça/taraflarca gerekli gider karşılanmazsa, mahkeme, giderin (ileride ilgilisinden alınmak şartıyla) hâzineden ödenmesine karar verebilir (HMK. md. 325).
Yargılama Giderleri Kime Yüklenir? Giderler Kim Tarafından Ödenir?
Yargılama harç ve giderlerinin davanın sonunda haksız çıkan tarafa yükletilmesi ana kuraldır (HMK. md. 326/1).
Aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilecek giderler, davayı kazanan tarafça daha önce gider avansı olarak yatırılan (HMK. md. 114, 120, 324) giderler ile dava sırasında devletçe karşılanan masraflardır. Ayrıca davayı kazanan kendini vekille temsil ettirmiş ise, lehine mahkemece hükmedilen vekâlet ücreti de davayı kaybedene yükletilir.
Davanın kısmen kabul, kısmen ret hallerinde ise, mahkeme, yargılama harç ve giderlerini haklılık oranına göre hüküm altına alır (HMK. md. 326). Taraflar birden fazla kişilerden oluşuyorsa, davadaki ilgi ve sorumluluğa göre paylaştırma yapılabilir ya da müteselsil sorumluluk kurallarına göre hüküm kurulabilir (HMK. 326/3).
Harç ve giderlerin davada haksız çıkan tarafa yükletilmesi ana kuralının birkaç istisnası vardır. Bu istisnai haller şunlardır:
- Gereksiz yere davanın uzamasına veya gider yapılmasına sebebiyet vermiş olan taraf, davada lehine karar verilmiş olsa bile, karar ve ilâm harcı dışında kalan yargılama giderlerinin tamamını veya bir kısmını ödemeye mahkûm edilebilir (HMK. md. 327/1).
- Bir kişi, davada sıfatı olmadığı halde, davacıya, -davalı sıfatı kendisine aitmiş gibi yanıltıp, kendisine karşı dava açılmasına sebebiyet verirse- davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddi halinde, davalı yararına yargılama giderlerine hükmedilemez (HMK. md. 327/2).
- Davanın açılmasına kendisi sebebiyet vermemiş ve ilk duruşmada da davacının talep sonucunu kabul etmiş olan davalı, yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilemez (HMK. md. 312/2).
- Davada haksız çıkılmış olup olmadığına bakılmaksızın, yasanın yargı giderlerinin hangi tarafa ait olacağına hüküm verdiği, Örneğin, eski hale getirmede (HMK. md. 101), kötü niyeti ıslahta
(HMK. md. 182), haksız yere sahtelik iddiasında (HMK. md. 213) ve tanıklıktan çekinmenin kabul edilememesi halinde (HMK. md. 253) olduğu gibi. - Fer’î müdahil olarak davaya katılan kimse, yanında yer aldığı taraf haksız çıkarsa, yalnızca fer’î müdahale giderlerinden sorumlu tutulur, aksi halde bu giderler diğer tarafa yükletilir (HMK. md. 328). Ancak, nihaî hüküm, üçüncü kişinin katıldığı taraf lehine verilmiş olsa bile, lehine hükmolunan tarafın hal ve davranışı, üçüncü kişinin davaya katılmasını gerektirmişse, müdahale giderinin tamamı veya bir kısmı, lehine hüküm verilen tarafa yükletilebilir (HMK. md. 328).
- Kötü niyetli olan davalı veya hiçbir hakkı olmadığı halde dava açan taraf, yargılama giderlerinden başka, (diğer tarafın vekiliyle aralarında kararlaştırılan sözleşmesel) vekâletinin tamamını veya bir kısmını ödemeye mahkûm edilebilir. Vekâlet ücretinin miktarında uyuşmazlık çıkarsa, ya da miktar fahiş bulunursa, miktarı mahkeme doğrudan takdir eder (HMK. md. 329/1).
- Kötü niyetli olan davalı veya hiçbir hakkı olmadığı halde dava açan taraf, ayrıca 500 liradan 5000 liraya kadar Disiplin Para Cezasına da mahkûm edilebilir. Bu hallere vekil sebebiyet vermişse, disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır (HMK. md. 329/2).
- Konusuz kalma gerekçesiyle hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hallerde mahkeme, haklılık durumuna göre giderleri takdiren hüküm altına alır. Görevsizlik ya da Yetkisizlik sebebiyle verilen ” Gönderme Kararları” sonrasında yargı giderlerine davaya devam edecek mahkeme karar verir. Gönderme işlemi yerine getirilmemişse, mahkeme, davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder (HMK md 331/1-2).
- Mahkeme, davanın açılmamış sayılmasına kararı verirse, giderleri davacıya yükler (HMK md 331/3).
Yargılama giderlerine mahkemece re’sen hükmedilir. Mahkeme, gerekçeli karar metninin altına (ilâm metninin altındaki kısma) yargı giderlerinin miktarını, dökümünü ve hangi tarafa yükletildiğini açıkça yazar. (HMK md 332).
Hüküm kesinleştikten sonra, şayet yargı gideri arasından harcanmayan bir miktar kalmışsa, o miktarın ilgilisine iadesine, iade giderinin de avanstan karşılanmasına re’sen karar verilir (HMK md 333).
Yargılama Giderleri Yargıtay Kararları
Davayı ilk duruşmada kabul eden ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş olan davalı, yargılama giderlerinden sorumlu tutulamaz. Ancak, davalı yapılan tebligata rağmen 4. duruşmaya gelerek davayı kabul ettiğine göre, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmalıdır. (7. HD. 22.02.2010-1298/793) (YKD 2010/8 sf. 1426);
Somut olayda dava kabul edildiğine göre, HUMK 417 ve takip eden maddeleri gereğince davada haklı çıkan davacı yararına yargılama giderleri ile avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekir. 1. HD. 13.07.2006-6727/8246 (YKD 2007/2 sf. 227);
Dava sonunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 8. maddesi uyarınca davalı vekili yararına avukatlık parasına hükmedilmesi gerekir. 1. HD. 03.04.2002 3555/4204 (YKD 2003/2 sf. 179);
Yargılama sonucu davanın kısmen kabul, kısmen de reddine karar verilmiştir. Mahkeme masraflarının davanın kabul ve ret edilen miktarına, yani tarafların haklı çıktıkları miktarlara göre paylaştırılması, ret edilen kısım üzerinden de kendisini yargılamada vekil aracılığıyla temsil ettiren davalı lehine de HUMK m. 423/1, 6. bendine göre mahkeme masraflarından sayılan vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Ücret avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenir. 13. HD. 05.06.2008-2593/7912 (Terazi D. 2008/25 sf. 166);
Davalı yönünden dava pasif husumet yokluğu nedeniyle reddedilmiştir. Bu durumda karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesi uyarınca davalı yararına karar altına alınacak vekalet ücretinin maktu vekalet ücretini geçmemesi gerekir. Mahkemece bu durum gözden kaçırılarak davalı yarına nispi vekalet ücretinin karar altına alınması doğru olmamıştır. 15. HD. 10.04.2007-2260/2316 (Terazi D. 2007/15 sf. 207);
Davacı F.O yararına hükmedilmesi gereken vekalet ücretinin davacı yerine, vekili lehine hükmedilmesi doğru değildir. 17 HD 27.12.2005-10619/11863 (Terazi D. 2008/23 sf. 208);
“Mahkemece delil tespit dosyasındaki bilirkişi raporu hükme esas alınarak tazminata hükmedilmiştir. Davacı tarafın dava açılmadan önce tek taraflı olarak yaptırdığı hasar tespitine ilişkin bilirkişi raporu davalı tarafından açıkça kabul edilmediğine göre, bu raporun hükme esas alınması doğru değildir… Keza, yargılama giderlerinden sayılan delil tespit dosyası giderlerinin tazminata eklenmesi doğru olmadığı gibi, davacı tarafından ödenen para cezasının da tazminata ilave edilmesi isabetli değildir. 17. HD. 27.11.2006-5303/8679 (Te razi D. 2009/40 sf. 216);
“Esas hakkında hüküm kuran mahkemenin yargılama giderleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar vermemesi HUMK 426. maddesine aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir. 19. HD. 25.01.2008-5214/9851 (Terazi D. 2008/19 sf. 269);
“Mahkemece, yetkisizlik ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir. 25.04.1945-9 sayılı İBK ile yetkisizlik kararı verilmesi halinde de mahkemenin vekalet ücreti takdir etmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Davalı usulüne uygun olarak tanzim edilmiş ve dosyaya ibraz edilmiş vekaletname uyarınca kendisini vekille temsil ettirmiştir. O halde AAÜT hükümleri dikkate alınarak davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. 11. HD. 20.02.2006-1744/1642 (Terazi D. 2009/38 sf. 250);
“Aleyhinde dava açılmasına sebebiyet vermeyen davalı, ilk oturuma kadar davayı kabul etmesi halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulamaz. 16. HD. 30.11.2007 4848/4842 (YKD 2010/2 sf. 277);
“Yargı giderlerinin görevsiz mahkemece değil, görevli mahkemece hüküm altına alınması gerekir. HGK 25.11.2009 1/451-560 (YKD 2010/6 sf. 1001) düzeltme: Görevsiz mahkemenin yargılama giderlerinin görevli mahkemece dikkate alınmasına ilişkin hüküm kesinleştiğine ve davacı lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğuna göre, yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınması gerekir. (YKD 2010/9 sf. 1757);
“Davanın bir kısmı reddedildiğinde HUMK 417. maddesine göre yargılama giderlerinin haklılık durumuna göre paylaştırılması ve reddolunan kısım üzerin den vekille temsil olunan davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avu katlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. 15. HD. 08.06.2006-3718/3414 (YKD 2007/1 sf. 94); “Birleştirilen her bir davanın ayrı ayrı karara bağlanması, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerine ayrı ayrı hükmedilmesi gerekir. 11. HD. 17.04.2008-3511/5199 (YKD 2009/8 sf. 1536); “HUMK m. 417 hükmüne göre yargılama masrafları kural olarak, davada hak siz çıkan tarafa yükletilir. Anılan kanunun m. 423/6. bendine göre vekalet ücre ti, yargılama giderlerindendir. Davanın kısmen kabul, kısmen de reddine karar verildiği halde kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücreti tayin edilmemesi doğru bulunmamıştır. 3. HD. 11.03.2010-3508/4100 (Terazi D. 2010/51 sf. 195); “MK m. 713/1 hükmü gereğince açılan zilyetliğe dayalı tescil davalarında davanın olumlu veya olumsuz sonuçlanması sonuca etkili olmayıp, davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin davcı üzerinde bırakılma sina, eksik harcın davacıdan alınmasın karar verilir. Dava, davacı yararına so nuçlanmış olsa bile davacı lehine vekalet ücretine hükmedilemez ve yargılama giderleri davalılara yükletilemez. Mahkemece, yargılama giderinin davalılar üzerinde bırakılması, eksik harcın davalı köyden alınması ve davalılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiş olması da yerinde değildir. 8. HD. 15.02.2010 5400/722 (Terazi D. 2010/51 sf. 201)
Hocam ben asliye hukukta verasetin iptal davasi açtim kök muris 1900 lerde vefat ettiği için mirasçi sayisi 90 kişi civari davayi kazandiğimda yatirmiş oldugum mahkeme giderlerini tebligat vs.. alabilirmiyim birde paranin değeri enflasyon oraninda yillara göre faiz eklenerek mi verilir teşekür ederim