Mahkeme dışı ikrar, kesin bir delil değildir. Hakim, mahkeme dışı ikrarı doğrulayacak delil ve emare varsa, buna dayanarak karar verebilir (HUMK m. 236/1v). Eş söyleyişle, ikrarın mahkeme dışında yapılması halinde, ikrar başka delil ve emare ile kanıtlanması halinde takdiri delil niteliğini kazanır. Bu itibarla mahkeme dışı ikrarın tanıkla kanıtlanması mümkündür. Hal böyle olunca mahkemece, davaya konu iddiaya ilişkin taraflara tanık dahil, her türlü delilleri sorulmalı, hakimin bu konudaki kanaatini güçlendirmek üzere, lehine harici ikrarda bulunana tamamlayıcı yemin yaptırılabileceği de (HUMK m. 236/son) gözetilerek hasıl olacak sonucuna uygun bir karar verilmelidir. (13. HD. 07.05.2007-558/6328) (YKD 2007/11 sf. 2080)
Davalı, resmi kuruma verdiği içeriği ve imzasını inkar etmediği dilekçesinde, dava konusu taşınmazın sadece kendisine ait olmadığını, davacıların iddia ettikleri gibi kendisi de dahil altı kardeşin mülkü olduğunu ikrar etmiş, davada dayanılan vakıayı bu şekilde doğrulamıştır. Yazılı belge ile kanıtlanan mahkeme dışı ikrar davalıyı bağlayacağından, aleyhine kesin delil olur. (14 HD 16.11.2006-10836/13300) (YKD 2007/7 sf. 1313)