Hukukta Tahkikat Ne Anlama Gelir, Tahkikat Aşaması Ne Kadar Sürer?

Hukukta tahkikat süreci ve anlamı konulu Youtube videomuz

Tahkikat Nedir, Tahkikat Süreci

Tahkikat Nedir?

Hukukta bir dava dosyasında tahkikat aşaması artık esas hakkında karar verilecek aşamaya gelindiğinin habercisidir. Yani bu aşamada deliller, iddialar ve savunmalar incelenerek bir karar bağlanır. Tahkikat tam olarak ne anlama gelmektedir? Tahkikat süreci ne kadar sürer? 

Adana İncekaş Hukuk ve Danışmanlık Bürosu Adana Avukatları tarafından ele alınan bu yazımızda, tahkikatın gerek sözcük gerek ise hukuk literatüründeki anlamını, tahkikat aşamasının hukuktaki yerini ve tahkikat duruşması ele alınmıştır.

Tahkikat Aşaması

Tahkikat, yargılama usulünün en temel ve en önemli kavramlarındandır. Tahkikat, tahkik (Araştırma) kavramının çoğuludur. Türkçe sözlükte karşılığı araştırmalar demektir.

Hukuk terminolojisinde tahkikat, adli gerçeği ortaya koymak için yapılan yargısal incelemeler, araştırmalar, tartışmalar ve değerlendirmelerin tamamıdır. Diğer bir deyişle, ön inceleme aşamasından sonraki aşama olan tahkikat aşaması esas inceleme aşamasıdır.

Tahkikat aşaması, davacı ve davalı tarafın ileri sürdükleri iddia ve karşı sav ve savunmaların doğru ve gerçek olup olmadığının araştırıldığı ve sunulan delillerin ve ibraz olunan belgelerin tartışılıp değerlendirildiği aşamadır.

Bir davada tarafların ileri sürdükleri iddia ve savunmaların tümü tahkikatın konusunu teşkil eder. İddia ve savunmalar birlikte incelenir. Hakim, yargılamayı basitleştirmek veya kısaltmak için resen (kendiliğinden) veya taraflardan birinin isteği üzerine, tahkikatın her aşamasında iddia veya savunmalardan birinin veya bir kısmının diğerinden önce incelenmesine karar verebilir.

Ön inceleme aşamasından sonra, mahkeme, ayrıca tahkikat işlemi yapılmasına gerek görmez ise (örneğin ikmali olanaksız bir dava şartı eksikliği sebebiyle ya da davanın zamanaşımına uğramış bulunması nedeniyle) ayrıca tahkikat yapılmasına gerek görmeden davayı sonlandırabilir.

Tahkikat Duruşması

Davanın taraflarının mahkemede hakim huzurunda bulundukları her yargılama evresine duruşma (celse, oturum) denilir. Tahkikat, yargılamanın en uzun aşamasıdır. Çünkü tahkikat genel olarak duruşmalar ile yürütülür. Duruşmalar, yargılamaya hakim ilkelerden olan aleniyet, doğrudanlık, hukuki dinlenilme ve sözlülük gibi ilkeler bakımından da önem taşır.

Tahkikat Duruşmasında Tarafların Dinlenilmeleri: Mahkeme, tahkikat aşamasında iki tarafı da usulüne uygun olarak duruşmaya davet edip, davada ileri sürülen vakıalar hakkında tarafları dinleyebilir. Dinlenilmek üzere mahkemeye gelmeleri için iki tarafa da verilecek süre 2 haftadan az olamaz. Ancak, bu süre, mahkemece gerektiğinde resen veya iki taraftan birinin talebi üzerine uzatabileceği gibi kısaltılabilir de.

Taraflar Dinlenilmeden Verilebilecek Kararlar: İlke olarak, her davada duruşma yapılması icap eder. Ancak hakim, kanunda belirtilen istisnai durumlarda tarafları dinlemeden de dosya üzerinden karar verebilir. Taraflar dinlenilmeden ve duruşma yapılmadan karar verilebilecek haller şunlardır:

  1. Yargı yeri belirlenmesine (merci tayinine) ilişkin durumlar
  2. Hakim reddi talepleri
  3. İlk itirazların incelenmesi halleri
  4. Tahkikat (Esas İnceleme) Aşaması
  5. Dava şartlarının incelenmesi halleri
  6. Bilirkişiyle ilgili görevden alınma, reddi ve bilirkişinin kendisini reddetmesi halleri
  7. Geçici hukuksal korunma talepleri
  8. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararları sonrasında davaya başka mahkemede devam edilmemesi sebebiyle davacının yargı giderlerini ödemeye mahkum edilmesi hali
  9. Hakem kararlarına karşı açılan iptal davası

Tahkikat Duruşmasına Tarafları Çağırmak:  Davanın tarafları, tahkikat için duruşmaya davet edilirler. Taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir mazereti olmadan mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, duruşmaya yokluklarında devam edileceği ve yokluklarında yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri bildirilir. Duruşma davetiyeleri meşruhatlı ve ihtarlı olur.

Mazereti sebebiyle duruşmada hazır bulunamayanların mazeret belgeleri ekli dilekçelerini, duruşma öncesinde dosyaya sunmaları gerekir. Taraflardan birinin yokluğu, duruşma yapılmasına engel değildir. Duruşma, gelenin huzuru ile yapılır. Mazeretsiz gelmemenin yaptırımı, yokluğundaki usulü işlemlere karşı itirazda bulunamamadır.

Duruşmalar, resmi çalışma (mesai) gün ve saatlerinde yapılır. Ancak, zorunluluk veya gecikmesinde zarar olabilecek hallerde, keşif, delillerin tespiti ve günlük duruşma listesinde yazılı işler gibi işlemlerin resmi tatil günlerinde veya çalışma saatleri dışında da yapılmasına karar verilebilir.

Tahkikat Duruşmalarında Düzen ve Disiplin: Gerek Mahkeme duruşma salonunda gerekse mahkeme salonu dışında hakim huzuruyla yapılabilecek bütün yargısal iş ve işlemlerde hakimin yanında zabıt katibinin de hazır bulunması zorunludur.

Duruşmalar alenidir, herkese açıktır. Duruşmaların aleniliği (açıklığı) her halükarda tutanakta yer alır. Söz gelimi; “Açık duruşmaya başlandı; açık duruşmaya devam olundu” şeklinde bu olguya öncelikle ve önemle tutanakta yer verilir. Duruşmanın gizliliğini gerektiren hallerde, gerekçe gösterilerek duruşma gizli yürütülebilir.

Duruşmalarda mehabet (saygınlık ve yücelik) kuralları çok önemlidir. Hakim, mahkeme salonunda duruşmanın düzenini bozan kimseyi, bunu yapmaktan yasaklar ve gerekirse -Avukatlar hariç-, derhal duruşma salonundan çıkarılmasını emreder.

Bir kimse, uyarıya rağmen mahkemenin düzenini bozar veya mahkeme huzurunda uygun olmayan bir söz söylemeye veya yakışıksız bir davranışta bulunmaya devam ederse, derhal yakalanır ve hakkında 4 güne kadar disiplin hapis cezası uygulanır. Ancak, bu yaptırım, Avukatlar hakkında uygulanmaz.

Şayet söz konusu fiil ve davranışlar, ayrıca suç teşkil ediyor ise, bu durum bir tutanakla C. Başsavcılığına gönderilir ve hatta gerekirse -Avukatlar hariç- fiili işleyenin tutuklanmasına da karar verilir.

Düzen ve disiplin bozucu hal ve hareketlerde bulunan eğer Avukat ise, önce hakim tarafından uyarılır. Uyarı sonuç vermez, eylem de disiplin suçu ya da adli suç niteliği taşırsa, olay, tutanağa geçirilir, duruşma ertelenir, Avukat hakkında gereği yapılmak üzere kayıtlı bulunduğu baroya ve gerekiyorsa ilgili C. Başsavcılığına bildirimde bulunulur.

Duruşma esnasında fotoğraf çekilemez ve hiçbir şekilde ses ve görüntü kaydı yapılamaz. Ancak, dava dosyasında saklı kalmak kaydıyla, yargılamanın zorunlu kıldığı hallerde, mahkemece çekim yapılabilir ve kayıt alınabilir. Bu şekilde yapılan çekim ve kayıtlar ile kişilik haklarını ilgilendiren konuları içeren dava dosyası içindeki her türlü belge ve tutanak, mahkemenin ve ilgili kişilerin açık izni olmadıkça hiçbir yerde yayımlanamaz.

Duruşma sırasında bu yasağa aykırı davranan kişi hakkında yaptırım uygulanır. Ayrıca ilgili kişi hakkında ceza kanununda ilgili yaptırımlar da uygulanır.

Duruşmaya katılan taraf vekilleri; tanıklara, bilirkişilere ve duruşmaya çağrılan diğer kişilere duruşma düzen ve disiplinini bozmadan doğrudan soru sorabilirler. Taraf asıllar ise, ancak hakim aracılığıyla soru sorabilirler. Yöneltilen soruya itiraz vuku bulduğunda, sorunun yöneltilmesinin gerekip gerekmediğine hakim karar verir. Toplu mahkemelerde (örneğin Asliye Ticaret Mahkemelerinde), hakimlerden her biri ilgili kişilere soru sorabilir.

Tahkikat Duruşmalarına Gelmeme Durumu: Usulüne uygun biçimde duruşmaya davet edilen taraflar (yani iki taraf da) mazeretsiz duruşmaya gelmezler ise veya duruşmaya gelip de davayı takip etmeyeceklerini beyan etmiş olurlar ise, mahkeme, dosyanın işlemden kaldırılması kararı verir.

Usulünce davet edilen taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri de mazeretsiz duruşmaya gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya, gelmeyenin yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır.

Geçerli bir mazereti olmadan duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.

Tahkikat Duruşmalarında Tutulan Tutanaklar (Zaptlar)

Tutanak kavramı, eski dildeki zabıtname teriminin karşılığıdır. “Zabt” kök sözcüğü, sıkı ve sağlam tutmak, anlamak, kavramak, kaydetmek, bir konunun özetini yazmak anlamlarına gelir. Zabıt tutmak, bir olguyu özetle yazarak tespit etmek ve altını imzalamaktır.

Özel hukuk yargılama usulü terminolojisinde tutanak, hakimin, tahkikat ve muhakeme iş ve işlemlerinin icrasıyla, davanın taraflarının ve diğer ilgililerin sözlü beyan ve irade açıklamalarını, gerekirse özet olarak zabıt katibi aracılığı ile kayıt altına aldırtmasıdır.

Tahkikat ve yargılama(duruşma) tutanakları, yargılama iş ve faaliyetlerinin görümü ile eş zamanlı olarak düzenlettirilir.

Davanın tarafları ve diğer ilgililer, sözlü açıklamalarını, hakimin izniyle doğrudan da tutanağa yazdırabilirler.

Tutanaklar, kağıdın yalnız bir yüzüne ve her sayfaya sıra numarası verilerek yazılır. Her duruşmada sayfanın başına celse (oturum) numarası yazılır. Yeni açılan davanın ilk tutanağının baş tarafına, mahkemenin, hakimin (veya hakimlerin), zabıt katibinin ve tarafların adı ile davanın konusu yazılır.

Duruşma Zaptında(Tutanağında) Bulunması Gerekenler: Aşağıdaki hususlar, tutanağa mutlaka yazılır:

  1. Mahkemenin adı, duruşmanın açıldığı yer, gün ve saat,
  2. Hakimin, Zabıt Kâtibinin, hazır bulunan tarafların ve varsa vekillerinin, kanuni temsilcilerinin, fer’i müdahilin (ve varsa tercümanın) ad ve soyadları,
  3. Yargılamanın alenî ya da gizli yapıldığı,
  4. Beyanda bulunana okumak ve imzası alınmak kaydıyla ikrar, yeminin edası, davanın geri alınmasına muvafakat, davadan feragat, davayı kabule ilişkin beyanlar ve sulh müzakereleri ve sonucu,
  5. Beyanda bulunana okumak kaydıyla taraf, tanık, bilirkişi veya uzman kişi beyanı,
  6. Duruşma dışında yapılan işlerin özeti,
  7. Tarafların sundukları belgelerin neler olduğu,
  8. Tarafların soruşturmaya ilişkin istekleri ile diğer kanunların tutanağa yazılmasını emrettiği konular,
  9. Ara kararları ve nihai hükmün ne olduğu,
  10. Karar ve hükmün açıklanma biçimi.

Tutanakta sözü edilen veya dosyaya konulduğu belirtilen belgeler de tutanağın eki sayılır.

Tahkikat ve yargılama sırasında yapılan işlemler, teknik araçlarla kayda alınırsa, bu durum da bir tutanakla tespit olunur. Duruşma tutanağı, hakim ve zabıt katibi tarafından derhal imzalanır.

Tutanağa imza atamayacak durumda olan kimsenin parmak izi (hangi parmağa ait olduğu da belirtilerek) alınır. Ancak elinde parmağı bulunmayanlar, imza yerine mühür veya özel işaret kullanabilirler.

Sonuç olarak unutulmamalıdır ki; ön inceleme, tahkikat ve yargılama işlemleri ancak tutanakla ispat olunabileceğinden tutanağın önemi, işlevi ve ispat gücü büyüktür.

Mahkemede Tahkikat Uygulaması

Tahkikatın Usulü: Tek hâkimli mahkemelerde, tahkikatı hakim bizzat yürütür. Tahkikat duruşmalarını kim yönetir? Toplu mahkemelerde (örneğin Asliye Ticaret Mahkemelerinde) tahkikat ya başkan tarafından ya da görevlendirdiği üye hakim tarafından yerine getirilir.

Tahkikat, yargılamanın en uzun aşamasıdır. ön inceleme evresinde azami iki duruşma icra edilebilirken, tahkikatta duruşma sayısını sınırlamak mümkün değildir.

Mahkeme, usulüne uygun olarak davet ettiği tarafları duruşmada -dava ve cevap dilekçesinde ileri sürülen- olgular (vakıalar) konusunda dinleyebilir.

Mahkemenin, dinlenilmeleri için davetiye ile taraflara vereceği süre, iki haftadan az olamaz. Ancak süre, gerektirici sebeple, ya da bir tarafın istemiyle uzatılabilir ya da kısaltılabilir.

Tarafların ileri sürdükleri iddia ve savunmaların tamamı tahkikatın konusunu teşkil eder. Dolayısıyla, mahkeme, tarafların iddia ve savunmalarını birlikte inceler. Ancak gerektirici hallerde veya bir tarafın talebiyle inceleme sırasını başka türlü de belirleyebilir.

Taraflar, kanunda öngörülen yasal süreden sonra delil gösteremezler. İlke olarak tahkikat evresi, delil gösterme değil, önceki evrede gösterilen ve belirlenen delilleri inceleme ve değerlendirme evresidir. Bunun iki istisnası vardır:

  1. Bir delilin sonradan ileri sürülmesinin yargılamayı geciktirme amacı taşımaması.
  2. Söz konusu delilin daha önce ileri sürülememesinin, ilgili tarafın kusuruna dayanmaması hali.

Bu iki istisnai durumda mahkeme, o delilin tahkikat evresinde gösterilmesine takdiren izin verebilir. Mahkeme, taraf tanıklarını tahkikat evresinde dinler. Bilirkişi incelemesi, keşif yapılması, yemin tevcih ve yemin edası işleri ve işlemleri tahkikat aşamasında yerine getirilir.

Tahkikat evresinde delil incelemesi ve değerlendirmesi bittiğinde, dava hüküm için yeterince aydınlandığında, mahkeme, tahkikatın sona erdiğini taraflara bildirir.

Tahkikat Aşamasının Sona Ermesi

İddia, savunma ve toplanan deliller eksiksiz incelendikten sonra hakim, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikata tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için ayrı ayrı söz verir. Hakim, açıklamalardan sonra, tahkikat gerektiren başkaca bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder (yüze karşı bildirir).

Toplu mahkemelerde (örneğin Asliye Ticaret Mahkemesinde) tahkikatı yapmakla görevli hakim üye, tahkikatın tamamlandığı kanısına varırsa, dosyayı -tarafların davanın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için- mahkeme başkanına tevdi eder.

Toplu mahkeme, gerekli görürse, dinlenen tanıkları ve bilirkişiyi tekrar çağırıp dinleyebilir. Maddi vakıalar hakkında gösterilen ve fakat mahkemeye verilememiş veya getirilmemiş olan delillerin verilmesini veya getirilmesini de kararlaştırabilir. Kurul, eksik gördüğü tahkikatı kendisi yapabileceği gibi, yine üye hâkimlerden birini de görevlendirebilir.

Toplu Mahkeme, tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara duruşmada tefhim eder.

Hukukta Tahkikat Ne Anlama Gelir
Hukukta Tahkikat Ne Anlama Gelir

Avukat Saim İNCEKAŞ – Adana Avukatlık ve Hukuk Ofisi

  • İlk yayınlanma tarihi: 18 Aralık 2018

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin
İçindekiler
Bize WhatsApp'tan ulaşın!