Hakimin Cezai,Hukuki Sorumlulukları ve Sonuçları

Hakimlerin yaptıkları işlemler sonucu çeşitli cezai, hukuki sorumlulukları söz konusu olur. Bu gibi durumların uygulamasının ne yönde olduğunu yazımızda ele aldık.


Hâkimlerin Disiplin ve Cezai Sorumlulukları

Hâkimlerin Disiplin Sorumlulukları

Hâkimler, disiplin sorumluluğu bakımından diğer kamu görevlilerinden ayrı ve farklı bir düzenlemeye tabi tutulmuşlardır. Anayasa’nın 140. Maddesinin 3. fıkrası bu konuda temel yaklaşımı
ortaya koymuştur:

“Hâkim ve savcıların nitelikleri, atanmaları, hakları ve ödevleri haklarında disiplin kovuşturulması açılması ve disiplin cezası verilmesi, görevleriyle ilgili veya görevleri sırasında işledikleri
suçlardan dolayı soruşturma yapılması ve yargılanmalarına karar verilmesi, meslekten çıkarmayı gerektiren suçluluk veya yetersizlik halleri mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı
esaslarına göre kanunla düzenlenir(A.Y. md. 140/3).

“Hâkimler idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığı’na bağlıdırlar.” (A.Y.md.140/6). “Ancak meslekî görevlerinde bağımsızdırlar.” (A.Y.md.138/1).

“Hâkim olup da adalet hizmetindeki idari görevlerde çalışanlar da (Disiplin Hukuku yönüyle) Hâkimler hakkındaki hükümlere tabidirler.” (A.Y. md.140/7).

Hâkimler, disiplin soruşturması bakımından Hâkimler ve Savcılar Kanunu’na tabidirler. Soruşturma, Adalet Bakanı’nın izniyle Adalet Müfettişlerince yürütülür (A.Y.md.144; HSK. Md.82).

Hâkimler ve Savcılar Kanunu’na göre, başlatılan soruşturmada şikâyetten vazgeçme olsa bile, soruşturma sürdürülür. Ancak, şikâyetin haksız olduğunun anlaşılması halinde soruşturma giderleri, haksız şikâyetçiden tahsil olunur (HSK. Md.76/1; CMK. md. 329).

Hâkimle ilgili soruşturma tamamlandıktan sonra evrak, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderilir. Genel müdür de kendi mütalaası ve Adalet Bakanı’nın onaylaması sonrasında gerekli karar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca verilir.

Disiplin Hukuku esaslarına göre, hâkimlerle ilgili olarak verilebilecek disiplin cezaları şunlardan biri olabilir.

  • Uyarma cezası
  • Kınama cezası
  • Aylıktan kesme cezası
  • Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası
  • Derece ilerlemesinin durdurulması cezası
  • Yer değiştirme cezası
  • Meslekten çıkarma cezası

Verilen disiplin cezalarına karşı, ilgililerin 10 gün içinde itirazda bulunma hakları vardır.

Hâkimlerin Cezai Sorumlulukları

Hâkimler görevleriyle ilgili ya da görevleri sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı da genel hükümlere tabi kılınmamışlardır. Bu durumlarda da özel düzenleme yapılmıştır. (A.Y.md.140/3).

Hâkimlerin cezai sorumlulukları ve ceza tahkikatı usûlü, HSK’da düzenlenmiştir.

Bazı suçların hâkimler tarafından işlenmesi durumunda (örneğin rüşvet suçunda olduğu gibi) cezaî yaptırımın uygulanması öngörülmüştür (TCK. md.252/2).

Hâkimlerin Hukuki Sorumlulukları

“Hukuki sorumluluk”tan anlamamız gereken, bir işlem ya da eylemden dolayı oluşan zararı karşılama (etme) yükümlülüğüdür.

6100 sayılı yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu, hâkimin görev kusuru ile sebebiyet verdiği zararlardan bizzat sorumlu tutulmasını öngören ( eski1086 sayılı HUMK. md. 573-576’da yer alan) kuraldan vazgeçerek, Anayasa’nın 129/5. maddesindeki hükme uygun bir düzenleme getirmiştir.

Bilindiği üzere Anayasa ( md.l29/5’te):

“İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür” der.

İşte, yeni “Hukuk Muhakemeleri Kanunu”muz ( İlk derece, Üst derece farkım kaldırarak) yargı görev ve yetkisini kullanan tüm hâkimlerin hukuksal sorumluluğunu, Anayasa’mızın 125. maddesinin 5. paragrafının lâfız ve ruhuna uygun bir düzenlemeye tabi kılmıştır.

Diğer bir deyişle, hâkimlerin yargısal görev, yetki ve faaliyetlerini yürüttükleri sırada sebebiyet verdikleri zararlardan dolayı, doğrudan tazminat davalarına muhatap olmamaları, davanın ilgililerce Devlet aleyhine açılabilmesi esası getirilmiştir (46-48).

Bu arada, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Yasası’ nın 83/A-l maddesine de değinmemiz gerekmektedir. Söz konusu yasaya göre, ” Kişisel kusur, haksız eylem veya diğer
sorumluluk nedenlerine dayanılarak da olsa hâkim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamaz.”

Hukuki sorumluluğa dayalı tazminat davaları, Borçlar Yasası’ndaki “haksız fiil” hükümlerine dayanır.

Hakimler için Hukuki Sorumluluk Sebepleri

Hâkimlerin yargısal faaliyetlerinden kaynaklanan ve hukuki sorumluluk doğuran haller HMK. md. 46/1’de tahdidi olarak belirtilenlerden ibarettir:

  1. Hâkimin, kayırma veya taraf tutma ya da taraflardan birine olan kin veya düşmanlık nedeniyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar vermiş olması (HMK. md. 46/1-a).
  2. Hâkimin, sağlanan veya vaad edilen bir menfaat nedeniyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar vermiş olması (HMK.
  3. Hâkimin, farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir yasa hükmüne aykırı karar veya hüküm vermiş olması (HMK. md. 46/1-c). Örneğin, hâkimin, davada haksız çıkan davalı taraf yerine davalının avukaüm yargılama giderlerine mahkûm etmesi gibi.
  4. Hâkimin, duruşma tutanağında yer almayan bir nedene dayanarak hüküm vermiş olması (HMK. md. 46/1-ç).
  5. Hâkim tarafından, duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş ya da tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkisi olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm kurulmuş olması (HMK. md. 46/1-d).
  6. Hâkim tarafından hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış bulunulması (HMK. md. 46/1-e). Örneğin, hâkimin kasten keşfe gitmeden içtinap etmesi gibi.

Yukarıda sıralanan hukuki sorumluluk hallerinde sorumlututulma için “ağır ihmal” ve “kasıt” unsurlarına zımnen yer verilmiş olması önemlidir.

Hâkimlerin Hukuki Sorumlulukları Sebebiyle Açılabilecek Tazminat Davaları

Hakime Karşı Açılacak Tazminat Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Hâkimlerin yargısal görevlerini ifa ederken yaptıkları işlemlerden ya da verdikleri kararlardan dolayı birinci derecede Devlet, ikinci derecede ise hâkimler sorumlu tutulmuştur.

Bundan dolayıdır ki, zarara uğradığını ileri süren kişi, doğrudan hâkime değil, Devlete karşı tazminat davası açabilecek; Devlet tazminat ödemeye mahkûm edilirse, ödeme tarihinden itibaren 1 yıl içinde ilgili hâkime rücu edecektir.

Devlet aleyhine açılacak tazminat davasında görevli ve yetkili mahkeme, 6100 sayılı HMK. md. 47’de düzenlenmiştir.

Buna göre;

İlk derece mahkemeleri hâkimleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri hâkimlerinin fiil ve kararlarından dolayı Devlet aleyhine açılacak tazminat davaları, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde açılacaktır.

Yargıtay başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla aynı konumda bulunanların fiil ve kararlarından dolayı devlet aleyhine açılacak tazminat davaları Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nda açılır ve dava İlk
Derece Mahkemesi sıfatıyla görülür.

Yargıtay ilgili hukuk dairesinin tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca yapılır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla baktığı tazminat davasında verdiği kararın temyiz incelemesi ise, Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nca yapılır ( 47/1). Yargıtay Büyük Genel Kurulu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun birleşimi ile oluşan kuruldur.

Açılan tazminat davasında; Devlet, tazminat ödemeye mahkûm edilir ve tazminat da davacıya ödenmiş bulunursa, Devletin, sorumlu tuttuğu hâkime karşı (ödemeden itibaren 1 yıl içinde) açacağı rücu davasnı, hangi mahkeme de açması gerekir?

Rücû davası, tazminat davasını karara bağlayan mahkemede açılır (HMK. md.47/2).

Hakime Karşı Açılan Tazminat Davasında Yargılama Usûlü

Hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasının davacısı, zarar gördüğünü ileri süren kişi; davalısı ise, “Devlet”tir. Dava, (HMK. md.48’e göre düzenlenecek) bir dilekçe ile açılır.

Dilekçede davanın dayandırıldığı sorumluluk sebebi ve delilleri açıkça belirtilir. Bu unsurları içermeyen dilekçe karşı tarafa tebliğ olunmadan ve duruşma yapılmadan reddedilir. Bu şekilde dilekçenin reddi halinde, davacı disiplin para cezasına mahkûm edilmez.

Tazminat davası, vekil marifetiyle açılacaksa, vekâletnamede özel yetki bulunması şartı aranır (HMK. md.74/1).

Tazminat davasına bakan mahkeme, açılan davayı re ‘sen ilgili hâkime ihbar eder. (HMK. md.48/2).

Dava kendisine ihbar olunan hâkim, isterse davalı Devlet yanında davaya katılabilir.

Tazminat davası davacı lehine sonuçlanırsa, devlet, ödemeyi yapar, 1 yıl içinde de sorumlu tutulan hâkime rücu eder.

Tazminat davası, davacı aleyhine sonuçlanırsa, yani dava esastan reddedilirse, bu takdirde davacı 500 Türk Lirasından 5000 Türk Lirasına kadar “Disiplin Para Cezası” na mahkûm edilir.

Avukat Saim İNCEKAŞ – Adana Avukatlık ve Hukuk Ofisi

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir