Bu yazımızda hukuk okuyanların ve okumak isteyenlerin en çok sorduğu sorulardan birisini “hakim nasıl olunur?” sorusunu sizler için cevapladık. Avukat Saim İNCEKAŞ tarafından hakim olmak için gereken şartlar, sınavlar ve karakter özellikleri bu yazımızda açıklandı.
Hakim Nasıl Olunur?
Hâkimlik Statüsü
“Birleşmiş Milletler Bangalor Yargı Etiği ne göre; Hakim, yargılama yetkisini kullanan atanmış kişi anlamına gelir. Hâkim, kamu (amme) görevlisidir; ancak memur değildir. Zira memur, idari hiyerarşiye tabidir. Oysa Hâkim, bağımsız ve tarafsızdır. Kimseden emir ve talimat almaz.
Yargı personelinin başında hâkimler gelir.
Hakimlerin Öğrenimleri ve Eğitimleri
Hâkimlik mesleği için temel öğrenim Hukuk Bilimi’dir. Hâkimlik için öğrenim de eğitim de büyük önem taşır. Hukuk öğrenimini herhangi bir Hukuk Fakültesinden almış bulunmak yeterlidir. Ancak, hukuk öğrenim programlarında birlik ve bütünlük önem arz ettiğinden, yabancı bir Hukuk Fakültesini bitirenler, Türkiye’deki Hukuk Fakülteleri Programlarına göre eksik kalan derslerden de sınava girip başarı belgeleri almaları zorunlu şarttır.
Hâkimlik mesleğini başarıyla yürütebilmek için Hukuk öğretimi ve eğitiminin ehemmiyeti tartışmasızdır. Yargıda, yargıçların öğretim eksikliğinin ve eğitim yetersizliğinin yol açtığı sıkıntılar bazen telafisi güç zararlar doğurabilir.
Hakimlerin Atanmaları ve Göreve Kabulleri, Hakim Olmak İçin Gereken Şartlar
Hâkimlik adaylığına başvuru ve atanmak için ilgili mevzuatta belirlenen şartlar şunlardır;
- Türk vatandaşı olmak,
- Hukuk Fakültesi mezunu olmak,
- Giriş smavı tarihi itibariyle 35 yaşım doldurmamış bulunmak,
- Kamu haklarmdan yasaklı olmamak,
- Askerlikle ilgili mevzuatın aradığı koşulları taşımış olmak;
- Mesleği ülkenin her yerinde yapabilmeye sağlığı elverişli olmak;
bedensel, fiziksel ve ruhsal engel hali bulunmamak; - Taksirli suçlar hariç, 3 aydan fazla hapis veya affa uğramış olsa bile Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla yüz kızartıcı veya onur ve haysiyet kırıcı bir suçtan; kaçakçılık, resmi ihale ve alımlara fesat karıştırma suçlarından hükümlü bulunmamak,
- Yazılı ve mülâkat sınavlarında başarı göstermek,
- Hâkimlik mesleğine yakışmayacak tutum ve davranışlarda bulunmamak,
- Avukatlık mesleğinden geçişlerde en az beş yıl kesintisiz Avukatlık yapmak ve giriş sınavının yapıldığı yılın Ocak ayı son günü itibariyle 45 yaşını doldurmamış olmak ve yapılacak yazılı ve mülâkat sınavında başarılı olmak.
Hakim adaylığına atanması yapılanların meslek öncesi eğitimi 2 yıldır. 4954 sayılı yasaya göre bu süre, hazırlık eğitimi, staj dönemi ve son eğitim olmak üzere üç evreyi kapsar.
Adaylık sürecindeki eğitimlerini tamamlayanların yerleri, HSYK(Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu iken “Yüksek” kelimesi kaldırılarak günümüzde sadece HSK yani Hakim ve Savcılar Kurumu olarak anılmaktadır…) yapılacak kura ile belirlenir; atamalar Müşterek Kararname ile yapılır. ( 2802 s.Yasa md.13)
Mevcut uygulamaya göre mesleğe atamaları yapılan hâkimler, doğrudan “Kürsü Hakimi” olarak göreve başlamaktadırlar.
Hâkimlerin mesleğe ilk atanmaları, “Derece Tetkik Hâkimi” unvanıyla yapılmalı ve 3 yıllık süre sonunda “Kürsü Hâkimi” olarak görevlendirilmelidirler. Böyle bir uygulamanın hem Kürsü Hâkimlerinin işini kolaylaştıracak hem de yargıya hız kazandıracaktır.
Hâkimlik mesleği, dört sınıfa ayrılır.
Hâkimler, her iki yılda bir derece alırlar. Hâkimlikte terfi (yükseltilme) üç biçimde olur: “Yükselmeye lâyık”, “Tercihli Yükselmeye lâyık” ve “Mümtâzetı Yükselmeye lâyık”.
HSYK, terfi işlemlerini ilgililere usulünce tebliğ eder. Hâkimler, yasalarla belirlenenler dışında başkaca hiçbir resmi ve özel görev alamazlar. Kazanç getirici faaliyetlerde bulunamazlar.(2802 s.
Yasa md.48).
Karı-koca, ikinci derece dâhil kan ve kayın hısımları bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapamazlar ( s. Yasa md. 46/1).
Yargıtay, bütün adli mahkemeler üzerinde gözetim ve denetim hakkına sahiptir. Adalet Bakanının da yargısal görev ve yetkiler hariç olmak üzere hâkimler üzerinde gözetim hakkı vardır (2802 s. Yasa md.5).
Hâkimlik Güvencesi Ne Demektir?
Hâkimler, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre görev ifa ederler (Anayasa md. 140/2).
Hâkimler azlolunamaz. Kendileri istemedikçe 65 yaşından önce emekliye sevk olunamazlar (Anayasa md. 140/4); bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa, aylık ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamazlar (Anayasa md. 139/1). Yasal istisnalar saklıdır. (Anayasa md. 139/2; 2802 s. Yasa md. 44).
Hâkimlerin nitelikleri, atanmaları, hakları ve ödevleri, aylıkları ve ödenekleri, meslekte ilerlemeleri, meslek içi eğitimleri ve diğer özlük işleri, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir (Anayasa md.140/3).
Hâkimlerin Bağımsızlıkları ve Tarafsızlıkları
Yargısal bağımsızlık; -İçtihadı Birleştirme Kararları hariç olmak üzere- Hâkimlerin, Yasama ve Yürütme Organlarının denetimleri altında olmaksızın, kanuni düzenlemelere ve Evrensel Hukuk ve Adalet ilkelerine bağlı kalarak özgürce, tarafsızca yargısal görevlerini yapmalarıdır.
Türk Anayasası, Hâkimlerin bağımsızlığını ve tarafsızlığını 138. maddesinde şöyle düzenlemiştir;
“Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.”
Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.
Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz.
Yasama ve yürütme organları ile İdare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve İdare, mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.
Yargının ve yargıçların bağımsızlıkları ve tarafsızlıkları, “Egemenlik Organları İşlev Uyumluluğu” açısından büyük önem taşımaktadır. Yargı Erki, objektif, tarafsız, bağımsız ve âdil biçimde işlemelidir. Sübjektif ve taraflı bir yargı, düzensizliktir, adaletsizliktir ve kaostur.
Bu konuda Kur’an’da şöyle bir mesaj verilir:
“Eğer gerçeklik ve hukuk kuralları, insanların hevâ ve heveslerine; sübjektif talep ve keyiflerine göre işleseydi; yer, gök ve içindekilerin düzeni ve dengesi bir anda altüst olurdu, bozulurdu.”
💡 Bu yazımızda sizlere hakimlik mesleğini ve nasıl hakim olunabileceğini anlattık. Diğer makalelerimizde görüşmek dileğiyle!
Abi yani 35 yaşını doldurmamış derken normal yaşta hukuk bitirip sınavları ve stajları gerçekleştirip 25-26lı yaşlarda direk hakim olabiliyomuyuz?