Davadan Vazgeçme

1) Savcılıkta Şikayetten Vazgeçme Hukuk Davasını Etkilemez

“Zarar görenin hukuk davası dışında vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için zarar görenin kamu davası açıldıktan sonra hakim huzurunda şikayetten vazgeçmiş olması ile birlikte ayrıca şahsi haklarından da vazgeçtiğini açıklamış olması gereklidir. Olayda davacı polisteki ifadede sadece davalıdan şikayetçi olmadığını belirtmiş olup, hakim huzurunda gerek şikayetten gerekse şahsi hakkından vazgeçtiğine ilişkin herhangi bir beyanı yoktur. Dava ret edilemez. (4. HD. 06.03.2006-3344/2188 (YKD 2007/2 sf. 237))

2) Vazgeçme Sonrası Karşı Avukatlık Ücreti Çıkar

“Dava feragat nedeniyle reddedildiğine ve davalı avukat marifetiyle cevap dilekçesi vermiş ve bu şekilde davada temsil edildiğine göre, dava tarihindeki tarifeye göre avukatlık ücreti tayini gerekir. (8. HD. 14.01.2005-9012/262 (YKD 2007/4 sf. 671))

“Davacı keşiften sonra feragatte bulunduğuna göre kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmelidir. 1. HD. 28.09.2006-7302/9437 (YKD 2008/1 sf. 17);

3) Davanın Her Aşamasında Davadan Vazgeçilebilir

“Davacı vekili, yerel mahkemeye verdiği ve kimlik tespiti yapılmak suretiyle alınıp dosyaya konulan dilekçeyle dava konusu alacağın davalı tarafından davacıya ödenmesi nedeniyle davadan feragat ettiğini açıkça ve koşulsuz olarak bildirmiş, yapılan incelemede vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu saptanmıştır. Feragat, HUMK 91. maddesinde, taraflardan birinin davadaki netice-i talebinden vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 95. maddesinde ise feragatin, kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı açıklanmıştır. Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Hukuk Genel Kurulu kararına karşı süresi içerisinde davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, ortada usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş bir karar mevcut olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür ve yerel mahkemece bu feragat beyanı çerçevesinde işlem yapılması zorunludur. Böyle bir durumda davalı vekilinin karar düzeltme istemi Hukuk Genel Kurulunca incelenemez. 11.4.1990-15/70 sayılı İBK uyarınca hükümden sonra ortaya çıkan ve karar düzeltme isteğinin incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun yerel mahkemece değerlendirilip karara bağlanması için hükmün bozulması gerekir. (HGK 07.03.2007-19/129-105 (Terazi D. 2008/17 sf. 289))

4) Davadan Feragatle Davadan Vazgeçme Farklı Süreçlerdir

“Davayı geri almada (davacının takibinden vazgeçilmesinde) davacı talep sonucundan (yani dava konusu yaptığı hakkından) vazgeçmemekte (feragat etmemekte) sadece davasını geri almakta ve onu ileride tekrar açabilme hakkını saklı tutmaktadır. Oysa feragat halinde davacı dava konusu yapmış olduğu haktan vazgeçmektedir. Davacı feragat etmiş olduğu davayı tekrar açamaz; açarsa davalının kesin hüküm itirazı ile karşılaşır ve dava reddedilir (HUMK m. 95/1, 237). Bundan başka davadan feragat davalının rızasına bağlı olmadığı halde, davacının davayı geri alabilmesi için davalının rızası şarttır (HUMK m. 185/1) (1. HD. 17.04.2006-3245/4318 (YKD 2006/7 sf. 1049))

5) Vazgeçme İşlemi Hataya Dayalı İse İptal Davası Açılmalıdır

“Vazgeçme kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur. Rızayı ifsat eden bir sebeple malul olduğu ileri sürülerek feragatin feshi davası açılabilir. Bu nedenle, hataya dayalı ise feragatin feshine karar verilmesi gerekir. 1. HD. 21.11.2008-7643/12182 (YKD 2009/2 sf. 231)

6) Ceza Davasında Şahsi Haklardan da Vazgeçildiği Söylenmişse Artık Hukuk Davası Açılamaz

“Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikayetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise, zarar gören artık hukuk mahkemesinde dava açamaz. (11. HD. 04.02.2008-14886/943 (YKD 2009/5 sf. 897)

7) Vazgeçme İşlemi Karşı Tarafın Kabulüne Bağlıdır

“Davalının rızası olmaksızın davacı davasından sarfınazar edemez. Davalı, davayı takip ettiğini bildirdiğine göre, bu davalı yönünden davaya devam edilmelidir. (18. HD. 28.05.2007-4901/4881 (YKD 2008/5 sf. 928))

8) Davadan Vazgeçme Kesin Hüküm Doğurur

“Feragat, kesin hükmün bütün sonuçlarını doğurur. (7. HD. 18.06.2007 1577/2210 (YKD 2008/1 sf. 41))

“Kural olarak öğretide ve yerleşik Yargıtay uygulamasında kararlılık kazanan görüşlere göre; feragat, kabul gibi irade beyanları, usulün 151. maddesi hükmü uyarınca yöntemine uygun biçimde belgelendirilmiş olmak koşulu ile kesin hükmün bütün sonuçlarını doğurur. Usul kanununda sulh müessesesi düzenlenmemiştir. Ne var ki ülke koşulları göz önüne alınarak yerleşik Yargıtay uygulamasında davacı tarafın netice-i talebinin bir bölümünden vazgeçmesinin, davalı tarafın ise, kendisine yöneltilen davanın bir bölümünü kayıtsız koşulsuz yöntemine uygun biçimde kabul etmesi halinde, yanların sulh oldukları sonucuna varılmaktadır. İİK m. 38 hükmü uyarınca, sulh yoluyla oluşan ve kesinleşen mahkeme kararlarının aynen infaz ve icra kabiliyetlerinin bulunduğu kuşkusuzdur. (7. HD. 13.11.2008-3339/4953 (YKD 2009/10 sf. 1869)

Yazar Hakk覺nda: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir