ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ………. CEZA DAİRESİNE
Gönderilmek Üzere
YARGITAY İLGİLİ CEZA DAİRESİNE
DOSYA NO:
SSÇ:
MÜDAFİ:
KONU: Adana Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesi … Sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle bozulması talebinden ibarettir.
AÇIKLAMALAR
Adana Bölge Adliye Mahkemesi ………….. Ceza Dairesi ………………. E. …………………. K. Sayılı dosyası ile ilk derece mahkemesince yapılan yargılamaya ilişkin inceleme yapılmış, hükümlerde usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu kanaati ile müvekkil hakkında verilen çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yerinde görülmeyen istinaf başvurumuzun esastan reddine karar verilmiştir. Verilen bu karar usul ve yasaya aykırı olup yasal süresi içerisinde temyiz nedenlerimizi sunma zorunluluğumuz hasıl olmuştur. Şöyle ki;
Müvekkil hakkında Türk Ceza Kanunun 103. Maddesi 1. Fıkrası uyarınca 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Müvekkil hakkında 2017 yılı Mayıs ayında gerçekleşen eylemleri yönünden, eylemlerin sarkıntılık düzeyinde kaldığının kabulü gerekmektedir. Şöyle ki;
İlk derece mahkemesi tarafından mağdur ile müvekkilin iddia edilen cinsel ilişkinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti amacıyla ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim dalı tarafından yapılan genetal muayenede 01/11/2017 tarihinden 10 gün öncesinde yani mağdurun 15 yaşını doldurmasından sonra vücuda organ veya sahir cisim sokulduğu anlaşılmıştır. 15 yaşından önce cinsel birliktelik yaşanmamıştır. Bu husus müvekkil ile mağdurenin cinsel birliktelik yaşamadığının somut kanıtı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Müvekkil ……………………… hakkında 2017 yılı Mayıs aynında …………………………………. ile olan yakınlaşması nedeniyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı fiilinin gerçekleştiği iddiasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. Oysa ki; müvekkilin eylemi cinsel istismar suçunu oluşturmamakta, sarkıntılık fiilini oluşturmaktadır. Bu konuda YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ’nin 2018/5308 E 2018/6375 K sayılı kararında “Mağdurelerin aşamalarda verdikleri beyanlara göre sanığın, farklı tarihlerde mağdure….’nın kalçası ile göğsüne dokunup ağzından öpme ve değişik zamanlarda mağdure ….’un kalçasına dokunup ağzından öpme şeklindeki eylemlerinin ani ve kesintili şekilde gerçekleşip, SÜREKLİLİK ARZ ETMEMESİNEDENİYLE SARKINTILIK DÜZEYİNDE KALDIĞI GÖZETİLEREK, ilk derece mahkemesince 5237 sayılı TCK’nın 103/1-c.2, 43. maddelerine göre (iki kez) cezalandırılması yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek aynı Kanunun 103/1-c.1, 43 maddeleri ile (iki kez) uygulama yapılması nedeniyle anılan hükümlere yönelik istinaf başvurusunun kabulü gerekirken yazılı şekilde esastan reddine karar verilmesi,”
Yarg. 14. CD.’nin 11.11.2014 tarih ve 2013/2632 E., 2014/12481 K. sayılı kararı.
“sanığın, suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olan mağduru cinsel amaçla yanağından öpmesi şeklinde cinsel arzuları tatmin amacına yönelik ani nitelikte ve devamı olmayan, kesik biçimde gerçekleşen eyleminin hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 59. maddesi ile değişik TCK.nın 103/1-c.2 maddesinde öngörülen sarkıntılık suretiyle çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturan olayda…” hükümleri kurulmuştur.
Bu Yargıtay kararları ışığında Sayın Mahkeme’ye bazı açıklamalar yapma zorunluluğu hasıl olmuştur. Sarkıntılık düzeyi belirlenirken bazı hususlar dikkate alınmalıdır ve bunlar;
1. Cinsel Amaç Şartı: Failin eylemi ile mağdurun cinsel özgürlüğü, cinsel dokunulmazlığı ihlal edilmelidir.
2. Bedensel Temas Şartı: Fail, mağdurun vücuduna bedensel temasta bulunmalıdır.
3. Anilik ilkesi: Failin eylemi, ani, kesik olmalı ve devamlılık içermemelidir.
Bu huşular dikkate alındığında 2017 yılı Mayıs ayında gerçekleşen olayın sarkıntılık düzeyinde kaldığı açıktır. Zira mağdurun huzurda alınan beyanında araç içerisinde müvekkil ……………….nin mağdureyi yalnızca öptüğü açıktır. Yani fiil ani ve kesiktir. Bir devamlılık yoktur.
İlk derece mahkemesince huzurda alınan beyanlar dışında re’sen bir 2017 yılı Mayıs ayında bir cinsel ilişkinin varlığını kabul etmesi müvekkil SSÇ açısından ciddi bir hukuka aykırılık ve mağduriyet yaratmıştır.
Yukarıda verilen bilgiler ışığında somut olay ele alındığında müvekkil Suça Sürüklenen Çocuğun 2017 yılı Mayıs ayında gerçekleştirdiği eylemlerinin sarkıntılık düzeyinde kaldığı açıktır. Bu nedenle müvekkil SSÇ hakkında TCK md. 103/1-2.cümleden ceza verilmesi gerekirken TCK md. 103/1-1.cümleden ceza verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle istinaf kanun yoluna başvuru zorunluluğumuz doğmuştur.
HUKUKİ NEDENLER: İlgili kanun maddeleri, her türlü delil, ve ilgili mevzuat.
NETİCE-İ TALEP: Yukarıda açıkladığımız ve re’sen nazara alınacak hususlar dikkate alınarak;
1-) Temyiz başvurumuzun kabulüne,
2-) Adana Bölge Adliye Mahkemesi …… Ceza Dairesi tarafından verilen kararın usul ve yasaya aykırı hususlarının belirttiğimiz sebep ve gerekçelerle müvekkilimiz lehine ortadan kaldırılmasına,
3-) Müvekkil hakkında TCK ilgili maddelerinin tatbik edilerek beraatine karar verilmesini, sayın mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilin lehine olan hükümlerin uygulanmasını saygılarımızla ve vekaleten arz ve talep ederiz.
SSÇ MÜDAFİİ