Mal Praktis Davasına Cevap Dilekçesi
ADANA 2. TİCARET MAHKEMESİ’NE
DOSYA NO : 2019/
CEVAP VEREN
DAVALI :
VEKİLLERİ : Avukat Saim İNCEKAŞ – Adana
DAVACI :
VEKİLLERİ :
KONU : Davaya cevaplarımızın sunulması hakkındadır.
AÇIKLAMALAR :
Yukarıda yazılı esas numarasına kayıtlı dosyadan 250.000.00-TL manevi ve 8.000,00-TL maddi tazminat istemiyle müvekkilimiz aleyhine dava açılmıştır. Söz konusu dava dilekçesi müvekkilimize 14.03.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Süresi içerisinde cevaplarımızı sunuyoruz.
A-USULE İLİŞKİN İTİRAZLARIMIZ:
1-) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. Maddesine göre; kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Dava şartı olan arabuluculuk başvurusu yapılmadan söz konusu dava açılmıştır. Bu sebeple usule aykırı davanın reddi gerekir.
2-) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 77. Maddesine göre “vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz”. Davacı vekili, dava açarken vekâletname ibrazında bulunmamıştır. Vekaletname sunulmadan açılan bu davanın reddi gerekir.
3-) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119. Maddesine göre; Dava dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
a) Mahkemenin adı.
b) Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri.
c) Davacının Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası.
ç) Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri.
d) Davanın konusu ve malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri.
e) Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri.
f) İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği.
g) Dayanılan hukuki sebepler.
ğ) Açık bir şekilde talep sonucu.
h) Davacının, varsa kanuni temsilcisinin veya vekilinin imzası. Bu maddeye göre dava dilekçesinde davacı vekillerinin adresi ve imzaları bulunmadığından dava dilekçesi usule aykırıdır.
B-ESASA İLİŞKİN İTİRAZLARIMIZ:
1-) Davacı sigorta şirketi, sigortalının basit bir karın ağrısı şikayetiyle müvekkil şirketin hastanesine gittiğini, kendisinin hastalığı konusunda bilgilendirilmediğini iddia etmiş ise de davacı hastaneye yoğun karın ağrısı şikayeti ile gelmiştir ve tedavinin her aşamasında bilgilendirilmiştir (EK:1, EK:2, EK:3). Karın ağrısı şikayetinden dolayı gerekli tetkikler yapıldıktan sonra karın içinde bir kitle saptanmış ve gerekli izinler alınarak biyopsi yapılmış ve alınan parça Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi Patoloji Grubuna gönderilmiştir. Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi’nden gelen cevap sonucunda kitleden alınan parçanın kötü huylu olduğu görülmüştür (EK:4, EK:5). Bu konuda sigortalı bilgilendirilerek ameliyat için gerekli izinler alınmıştır. Müvekkil şirket yapılan her işlemin davacının sağlığı için gerekli olduğunu ve gerekli izinler alınarak sigortalıya müdahale edildiğini savunmaktadır. Sigortalının, müvekkil hastaneye ilk müracaatından itibaren tıbbi muayene ve müdahaleler noksansız yapılmış, tıbbi gereklere uygun hareket edilmiştir. Ayrıca yapılan tüm işlemler için sigortalıdan onay alınmış ve olası tüm komplikasyonlar hakkında detaylı bir şekilde bilgilendirilmiştir. Dilekçemiz ekinde sunduğumuz evraklar da sigortalının hastalığının teşhis ve tedavisi için elzem olan tıbbi müdahalelerin gerçekleştirildiğinin ve lazım gelen tedbirlerin alındığının kanıtıdır.
2-) Davacı, sigortalının 15.10.2018 tarihinde ameliyat edildiğini iddia etmiştir. Oysa ki hastanın durumu ne kadar acil olursa olsun ameliyat işlemi hazırlık gerektiren bir işlemdir. Hiç bir hastanede hasta için gerekli tedbirler alınmadan, hastanın sağlık durumu araştırılmadan ameliyat işlemi gerçekleştirilemez. Bu durum hayatın olağan akışına da aykırıdır. Kaldı ki B…’in tedavi süreci 15.10.2018 tarihinde başlamış ve 20.11.2018 tarihine kadar bir ayı aşkın bir süre devam etmiştir.
3-) Davacı, hastane şirketinin ekonomik olarak sıkıntılı dönemler yaşadığı ve bu durumun müvekkilimizin asıl sorumluklarını yitirmesine sebebiyet verdiğini iddia etmektedir. Bu asılsız iddia müvekkilimizce kesinlikle kabul edilmemektedir. Hastanelerin amacı ayırt etmeksizin her hastanın rahatsızlığına bağlı kalıcı çözümler üretmektir. Ekonomik menfaatler hiç bir zaman bu temel amacın önüne geçmez. Müvekkil şirketin hastanesi 2005 yılından beri Bursa ilinde hizmet vermektedir ve bu zamana kadar bir çok hastanın tedavisine katlı sağlamış, sağlık ödülleri almaya layık görülmüş bir hastanedir (EK:6). Müvekkil şirket hastanesinde tedavi görmüş ve sağlığına kavuşmuş hastalarda bu konuda tanıklık yapacaktır.
4-) Davacı, sağlık sorunları yaşadığını iddia etmesine rağmen müvekkil şirketin hastanesine başvurmamış olması da gerçek dışı iddialarda bulunduğunun ispatıdır. Davacının haksız ve kötü niyetli iddiaları müvekkilimiz tarafından kabul edilmemektedir.
Yukarıda yazılı nedenlerle davacının usulüne aykırı davasının öncelikle USULDEN reddine, bu talebimizin kabul görmemesi halinde esasa ilişkin itirazlarımız dikkate alınarak davanın ESASTAN reddine karar verilmesini talep zorunluluğumuz doğmuştur.
HUKUKİ NEDENLER : TBK, HMK ve ilgili mevzuat.
HUKUKİ DELİLLER : Hasta kayıtları, tanık, keşif, bilirkişi incelemesi, yemin ve ibrazı mümkün her türlü yasal deliller.
İSTEM VE SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle davacının usulüne aykırı davasının öncelikle USULDEN reddine, bu talebimizin kabul görmemesi halinde esasa ilişkin itirazlarımız dikkate alınarak davanın ESASTAN reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini müvekkilimiz adına vekaleten talep ederiz.29.03.2019
CEVAP VEREN DAVALI VEKİLİ