CMK Madde 125
Ceza Muhakemesi Kanunumuzun 125. maddesi şu şekildedir:
İçeriği Devlet sırrı niteliğindeki belgelerin mahkemece incelenmesi
Madde 125 – (1) Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, Devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz.
(2) Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hakimi veya heyeti tarafından incelenebilir. Bu belgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, hakim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilir.
(3) Bu madde hükmü, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak uygulanır.
Başlık
CMK’nın 125. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: BİRİNCİ KİTAP: Genel Hükümler – DÖRDÜNCÜ KISIM: Koruma Tedbirleri – DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: Arama ve Elkoyma
Madde başlığı şu şekildedir: İçeriği Devlet sırrı niteliğindeki belgelerin mahkemece incelenmesi
Gerekçe
Ceza Muhakemesi Kanunumuzun 125. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
Bu madde, resmi dairelerdeki dosya ve diğer belgelerin delil olarak mahkemelerde kullanılabilmesi açısından önemli değişiklikler getirmiş ve öncelikle Devletin güvenliği veya temel dış yararları unsurları kullanılmıştır.
Ayrıca, izin verme konusu netleştirilmiş ve doğrudan doğruya ilgili bakana yetki verilmiştir. Ayrıca bakanın kararına karşı itiraz yolu da açılarak, Başbakanlığa başvurulabilmesi kabul edilmiştir.
Bütün bu yeniliklerin amacı, etkin bir ceza yargılama sisteminin oluşturulmasıdır. Bu yapılırken, Devlet sırrı da korunmakta ve yararların dengelenmesine çalışılmaktadır.
İlgili makam veya resmi memur, bakanın kararı olmadan Devletin güvenliği veya temel dış yararlarına karşı ağır sonuçlar meydana getirecek dosya ve belgeleri verecek olursa, mahkeme bunları hükme esas alamayacaktır.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
Tasarının 93 üncü maddesinin başlığı “İçeriği Devlet sırrı niteliğindeki belgelerin mahkemece incelenmesi” olarak değiştirilmiş, Devlet sırrı, ancak belirli görevliler tarafından vakıf olunabilen, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin güvenliği ve milli savunma bakımından yetkisiz kişilere karşı gizli tutulması gereken bilgilerdir. Güvenlik kuvvetleri tarafından kullanılan teknik donanımlara ya da askeri bakımdan önem arzeden üretim tesislerine ilişkin bilgiler de, devlet sırrı niteliği taşımaktadır.
Maddenin birinci fıkrasında, 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 328 inci maddesinin gerekçesinde vurgulanan düşünceye paralel olarak, bir suç olgusuna ilişkin bilgi ve belgelerin, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
İkinci fıkra hükmüne göre; devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler mahkeme tarafından incelenebilmekle birlikte, kovuşturma evresine katılma hakkına sahip bulunan diğer kişiler, doğrudan bu bilgilere ulaşamayacaklardır. Ancak, mahkeme tarafından, kovuşturma konusu suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte görülen belgelerin içeriğiyle ilgili olarak, hükümde açıklamaya yer verilmesi gerekir. Böylece, bu bilgilerle ilgili olarak savunma hakkının kullanılabilmesine, ilk defa olağan kanun yoluna başvuru aşamasında imkan tanınmış olacaktır.
Maddenin üçüncü fıkrasında, bu hükmün ancak, belirli ağırlık derecesine ulaşmış olan suçlarla ilgili olarak uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, belirlenen ağırlık ölçüsüne ulaşmayan suçlardan dolayı bir bilgi veya belgenin devlet sırrı olduğundan bahisle soruşturma ve kovuşturma sürecinde tartışılmasına sınırlama getirilemeyecektir. Madde bu görüşler doğrultusunda yeniden üç fıkra olarak düzenlenmiş ve 125 inci madde olarak kabul edilmiştir.
TBMM Kabul Metni
Kanun maddesi mecliste tartışılırken şu konuşmalar geçmiştir:
125 inci maddeyi okutuyorum:
İçeriği devlet sırrı niteliğindeki belgelerin mahkemece incelenmesi
MADDE 125. – (1) Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz.
(2) Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından incelenebilir. Bu belgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, hâkim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilir.
(3) Bu madde hükmü, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak uygulanır.
BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.