TCK 239. Madde
Türk Ceza Kanunumuzun 239. maddesi şu şekildedir:
Ekonomi, Sanayi ve Ticarete İlişkin Suçlar – Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması
Madde 239 – (1) Sıfat veya görevi, meslek veya sanatı gereği vakıf olduğu ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgeleri yetkisiz kişilere veren veya ifşa eden kişi, şikayet üzerine, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Bu bilgi veya belgelerin, hukuka aykırı yolla elde eden kişiler tarafından yetkisiz kişilere verilmesi veya ifşa edilmesi halinde de bu fıkraya göre cezaya hükmolunur.
(2) Birinci fıkra hükümleri, fenni keşif ve buluşları veya sınai uygulamaya ilişkin bilgiler hakkında da uygulanır.
(3) Bu sırlar, Türkiye’de oturmayan bir yabancıya veya onun memurlarına açıklandığı takdirde, faile verilecek ceza üçte biri oranında artırılır. Bu halde şikayet koşulu aranmaz.
(4) Cebir veya tehdit kullanarak bir kimseyi bu madde kapsamına giren bilgi veya belgeleri açıklamaya mecbur kılan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
Başlık
TCK’nın 239. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KİTAP: Özel Hükümler – ÜÇÜNCÜ KISIM: Topluma Karşı Suçlar – DOKUZUNCU BÖLÜM: Ekonomi, Sanayi ve Ticarete İlişkin Suçlar
Madde başlığı şu şekildedir: Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması
Gerekçe
Türk Ceza Kanunu’nun 239. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METNİN GEREKÇELERİ
Madde 341. Maddenin birinci fıkrasının amacı fenni ve sınai sırları korumak, böylece meslek alanlarındaki güveni sağlam tutmaktır. Maddenin konusunu oluşturan sırlar, Tasarının diğer maddelerinde düzenlenen Devlete veya memuriyete ait bulunanlar dışındaki ticari nitelikte olanlardır.
Suçun oluşması için ön koşul, failin fenni keşif ve buluşlara veya sınai uygulamaya ilişkin bilgilere sıfat veya görevi veya meslek veya sanatı gereği ulaşmış bulunmasıdır. Eğer fenni keşif ve buluşlara veya sınai uygulamaya ilişkin bilgileri fail sıfat veya görevi veya meslek veya sanatı dışındaki nedenlerle öğrenmiş ise suç oluşmayacaktır.
Suçun maddi unsuru, böylece öğrenilen bilgilerin açıklanmasıdır. Görülüyor ki, madde belirli koşullar çerçevesinde kişilerin öğrendikleri fenni ve sınai sırları açıklamalarını yasaklamakta ve bu kişileri sır tutmakla yükümlü kılmaktadır. Suç, söz konusu sır tutma yükümünün ihlali ile oluşmaktadır.
Genel anlamda fenni veya sınai sır, sanayicinin işletmesinin yararı gereği gizli tutmak istediği hususlardır. Fail açıkladığı şeyin sır olduğunu ve gizli tutması gerektiğini bilerek açıklamada bulunduğu hallerde suç oluşacaktır.
İkinci fıkrada, sırrın Türkiye’de oturmayan bir yabancıya veya memurlarına açıklanması halinde daha ağır cezanın belirlenmesi öngörülmüştür.
Fiilin kovuşturulmasının şikayete bağlı olması hususu birinci fıkradaki hale özgü olup, ikinci fıkrada belirtilen durumda ise fiil re’sen kovuşturulacaktır.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
Maddenin birinci fıkrasında ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin yetkisiz kişilere verilmesi veya ifşa edilmesi, suç olarak tanımlanmıştır. Bir bilgi veya belgenin bu nitelikte olup olmadığı, ilgili kanunda belirlenen bu hususa ilişkin ölçütler göz önünde bulundurularak hakim tarafından belirlenir.
Maddenin ikinci fıkrasında, fenni keşif ve buluşlar ile sınai uygulamaya ilişkin bilgiler koruma altına alınmıştır. Genel anlamda fenni veya sınai sır, sanayicinin işletmesinin yararı gereği gizli tutmak istediği hususlardır.
Üçüncü fıkrada, sırrın Türkiye’de oturmayan bir yabancıya veya memurlarına açıklanması halinde daha ağır ceza öngörülmüştür.
Maddenin dördüncü fıkrasında, bir kimsenin cebir veya tehditle bu madde kapsamına giren bir sırrı açıklamaya mecbur edilmesi, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır.
TBMM Kabul Metni
239 uncu maddeyi okutuyorum:
Ticarî sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması
MADDE 239. – (1) Sıfat veya görevi, meslek veya sanatı gereği vakıf olduğu ticarî sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgeleri yetkisiz kişilere veren veya ifşa eden kişi, şikâyet üzerine, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu bilgi veya belgelerin, hukuka aykırı yolla elde eden kişiler tarafından yetkisiz kişilere verilmesi veya ifşa edilmesi hâlinde de bu fıkraya göre cezaya hükmolunur.
(2) Birinci fıkra hükümleri, fennî keşif ve buluşları veya sınaî uygulamaya ilişkin bilgiler hakkında da uygulanır.
(3) Bu sırlar, Türkiye’de oturmayan bir yabancıya veya onun memurlarına açıklandığı takdirde, faile verilecek ceza üçte biri oranında artırılır. Bu hâlde şikâyet koşulu aranmaz.
(4) Cebir veya tehdit kullanarak bir kimseyi bu madde kapsamına giren bilgi veya belgeleri açıklamaya mecbur kılan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.