Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2023/3809 E ve 2023/3580 K Sayılı Kararı

NOT: Bu sayfadaki Yargıtay kararı, yargitay.gov.tr sitesinde yer aldığı şekilde aynen paylaşılmıştır. Sayfada ek olarak yönlendirici linkler ve yorumlar bulunmaktadır.

Karardan önemli kesitler: 1) Davacı tarafın, süresinde sunulmayan delillere karşı açık bir muvafakati bulunmamaktadır. Süresinde cevap verilmemesi, 6100 sayılı Kanun’un 322. maddesinin birinci fıkrası ve 128. maddeleri uyarınca davanın reddinin talep edildiği anlamına gelmekle birlikte süresinde bildirilmeyen ve davacı tarafın açık muvafakati bulunmayan delillerin dikkate alınmasına imkan bulunmamaktadır.

Karar Sayısı:Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 2023/3809 E. ve 2023/3580 K.
Mahkemesi:Edirne 2. İş Mahkemesi
Dava Türü:İhbar tazminatı
Hüküm:Kanun Yararına Bozma
İlgili Kanun Maddeleri:Takastan anlaşılması gereken borçlanılan edimlerin ifada birbirlerinin yerine geçebilecek nitelikle olması
Anahtar Sözcükler:Süresinde cevap verilmemesi, basit yargılama, delillerin süresinde sunulmaması
Taraflar:Davacı: İpekyol Giyim Sanayi Pazarlama ve Ticaret Anonim Şirketi
Davalı: İşçi
Karar Tarihi:13.03.2023

Yargıtay Kararı

Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen alacak davasında davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet  Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, işyerinde 11.07.2019-25 092020 tarihleri arasında konfeksiyon işçisi olarak çalıştığını. 25.09.2020 tarihinde gerekçe göstermeden istifa ederek işyerinden ayrıldığını, davalının ihbar önellerine uymadığını belirterek ödenmeyen ihbar tazminatı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP

Davalı asıl: davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKE.WESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla: 4857 sayılı İş Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 24. maddesinin (il) numaralı bendinin (a) alt bendi koşullarının davalı işçi yönünden oluşup oluşmadığı, işçinin yaptığı işin sağlığını doğrudan etkileyip etkilemediği, buna göre iş  sözleşmesini sona erdirmesinde zorunluluk bulunup bulunmadığı yönünden Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezinden 31.08.2022 tarihli sağlık kurulu raporu alındığı, aldırılan rapor ile davalının ağır efor gerektirecek bir iş yapmadığı takdirde işyerinde çalışmasına engel bulunmadığı, hastalığının uzun süre maske takarak çalışmasına engel olduğu tespit edilmiş olduğundan davalı tarafından iş sözleşmesinin sonlandırılmasının haklı nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

KANUN YARARINA TEMYİZ

A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Adalet Bakanlığı; davalı asılın süresinde cevap dilekçesi sunmayarak ileri sürülen vakıaların tamamını inkar ettiği kabulü dışında ilk celsede sağlık sorununun bulunduğunu ileri sürmesinin savunmanın  genişletilmesi yasağı kapsamında olduğunu, bu doğrultuda yapılacak inceleme ve değerlendirmenin  sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kanun yararına bozulması istemi ile başvuruda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, istifanın haklı bir nedene dayalı olduğunun yöntemince ispatlanıp ispatlanamadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.

2. Temyiz talebi Yargıtay’ca yerinde görüldüğü takdirde, 6100 sayılı Kanun’un 363. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.

3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “İspat yükü” kenar başlıklı 6. maddesi şöyledir:  “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların  varlığını ispatla yükümlüdür.”

4. 6100 sayılı Kanun’un “İspat yükü” kenar başlıklı 190. maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir:  “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki  sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”

5. 6100 sayılı Kanun’un 128. maddesi, 317. maddesinin ikinci fıkrası, 318 ve 322. maddeleri.

6. 6100 sayılı Kanun’un “İddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı” kenar başlıklı 319. maddesi aşağıda yazılı şekildedir:

“İddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı davanın açılmasıyla; savunmanın genişletilmesi  veya değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başlar.” 

7. 4857 sayılı Kanun’un 17. maddesi ve 24. maddesinin (II) numaralı bendinin (a) alt bendi.

3. Değerlendirme

1. Somut uyuşmazlıkta davacı işveren, 11.07.2019-25.09.2020 tarihleri arasında işyerinde  konfeksiyon işçisi olarak çalışan davalı işçinin 25.09.2020 tarihli dilekçe ile aynı gün sebep bildirmeden istifa ettiğini ve haklı bir nedeni bulunmayan davalının ihbar tazminatı ödemekle yükümlü olduğunu iddia etmiştir

2. Davacının ihbar tazminatı istemli dava dilekçesi, davalı asıla 17.04.2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı asıl, yasal süresi içinde davaya cevap dilekçesi sunmamış; 25.05.2021 tarihli ön  inceleme duruşmasında, kalp rahatsızlığı olduğunu, uzun süre maske takarak çalışamadığım, gece çalışması yapmasının istendiğini, bu çalışmayı yaptıktan sonra istifa ettiğini, kalp rahatsızlığından dolayı sağlık raporu olduğunu ancak uzun süre maske kullanamadığına ilişkin bir raporu bulunmadığını belirtmiştir. Bu aşamadan sonra davalı asıl tarafından 07.06.2021 havale tarihli dilekçe ekinde,  31.05.2021 tarihli Trakya Üniversitesi tarafından hazırlanan sağlık kurulu raporu sunulmuştur.

3. Mahkemece 26.04.2022 tarihli elden takipli müzekkere ile devlet hastanesinden, davalının aortik kapak yetmezliği, mitral stenoz rahatsızlığının davacı işyerinde konfeksiyon işçisi olarak çalışmasına ve  uzun süre maske takmasına engel olup olmadığı ve davalı tarafından yapılan işin rahatsızlığı artırıp artırmayacağı sorulmuştur. 24.05.2022 tarihli Edime Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi sağlık kurulu  raporunda, kardiyoloji bölümünde hafif mitral stenoz klas 1 tespit edildiği belirtilerek nihai kararın  verilınesi için davalı işçinin Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesine sevkinin uygun olduğuna karar  verilmiştir. Davalı asılın sevki üzerine Trakya Üniversitesi tarafından hazırlanan 31.8.2022 tarihli sağlık  kurulu raporunda; davalının ağır efor gerektirecek iş yapmadıkça işyerinde çalışabileceği, yapılan işten  etkilenmeyeceği ve iş sebebiyle hastalığmm ilerlemeyeceği, ancak uzun süre maske takamayacağı açıklanmıştır.

4. Mahkemece 31.08.2022 tarihli Trakya Üniversitesi sağlık kurulu raporuna itibar edilerek, davalı  tarafından iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (a) alt bendi  uyarınca sağlık nedeniyle haklı nedenle feshedildiği kabul edilmiş ve davacı işverenin ihbar tazminatı  isteminin reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç aşağıda açıklanacağı üzere dosya içeriği ile  örtüşmemektedir.

5. İş mahkemelerinde uygulanacak yargılama usulü basit yargılama usulüdür. 6100 sayılı Kanun’un 317. maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulünde cevap süresi, dava dilekçesinin  tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içerisinde hazırlanması çok zor veya imkansız olduğu durumlarda başvuran davalıya, mahkemece iki haftayı  geçmemek Üzere ek süre verilebilecektir. Aynı Kanun’un “Delillerin ikamesi” başlıklı 318. maddesinde ise tarafların; dilekçeleriyle birlikte tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu  da belirterek bildirmek, ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorunda oldukları hükme bağlanmıştır.

6. İlgili Hukuk kısmının (6). paragrafında hükmüne yer verilen 6100 sayılı Kanun’un 319. maddesine göre savunmanın genişletilmesi yasağı, cevap dilekçesinin mahkemeye verilmesi ile başlar.

7. Somut uyuşmazlıkta davalı asıl, dava dilekçesinin tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde cevap dilekçesini sunmadığı gibi delillerini de bildirmemiştir. Ayrıca davalı asılın cevap süresinin uzatılması noktasında bir talebi de olmamıştır. Davacı tarafın, süresinde sunulmayan delillere karşı açık bir muvafakati bulunmamaktadır. Süresinde cevap verilmemesi, 6100 sayılı Kanun’un 322. maddesinin birinci fıkrası ve 128. maddeleri uyarınca davanın reddinin talep edildiği anlamına gelmekle birlikte süresinde bildirilmeyen ve davacı tarafın açık muvafakati bulunmayan delillerin dikkate alınmasına imkan bulunmamaktadır.

8. Dairemiz uygulamasına göre işçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İstifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş  ilişkisi sona erer (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 06.12.2022 tarihli ve 2022/14896 Esas, 2022/16046 Karar sayılı karar). Davalı asıl, iş sözleşmesini imza ve içeriğine itiraz etmediği istifa dilekçesi ile sonlandırmış  olup istifasının haklı nedene dayandığını ispatla yükümlüdür. İspat, davalının yasal süresi içerisinde davaya sunacağı cevap ve bildireceği deliller ile mümkündür. Somut uyuşmazlıkta ise davalı asıl süresinde davaya cevap vermemiş, delillerini bildirmemiştir.

9. Şu halde istifanın haklı nedene dayandığı davalı asıl tarafından yöntemince ispatlanamamış olup Mahkemece süresinden sonra yapılan savunmaya ve sunulan delile itibar edilerek ihbar tazminatı  talebinin reddi hatalı olmuştur.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363. maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının ilk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 13.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Avukat Saim İncekaş. Adana'da ikamet etmektedir. Kurucu sıfatıyla kendisine ait Adana İncekaş Hukuk - Avukatlık ve Danışmanlık Bürosunda çalışmalarına devam etmektedir. Ceza Hukuku, Medeni-Boşanma-Aile Hukuku, Bilişim Hukuku avukatlığı ana çalışma dallarıdır. Özellikle aile, boşanma, ceza, ticaret ve yabancılar hukuku dallarında pratik ve deneyim sahibidir. Bu alanlarda 5.000'den fazla yazı ve makalesi bulunmaktadır. Epistemofili teşhisi bulunmaktadır. Tıklayarak WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir