MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak
… ile … aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının reddine dair … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen … sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacının İddiası ve Talebi
Davacı … vekili, evlilik birliği içinde edinilen taşınmaz nedeniyle 5.000,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiş, 06.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını artırarak toplam 33.325,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini istemiştir.
Davalının Savunması
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur.
Yargılama Neticesi
Mahkemece, davacının taşınmazın 1/2 hissesini tapuda satış gösterek devrettiği, işlemin gizli bağış niteliğinde olduğu, bağışlanan taşınmaz nedeniyle davacının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak talebinde bulunamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacının, tasfiyesini istediği … parsel sayılı taşınmaz ilk olarak 23.11.2001 tarihinde satın alınarak davacı adına tescil edilmiş, evlilik devam ederken davacı taşınmazın 1/2 hissesini 27.12.2006 tarihinde davalıya satarak 1/2 oranında adlarına paylı mülkiyet şeklinde tescil ettirmişler ve halen tapu sicilinde aynı şekilde ve oranda kayıtlıdır. Evlilik birliği devam ederken serbest iradeleriyle gerçekleştirdikleri bu paylaşımla, her bir payın o eşin kişisel mal grubuna terk edildiği kabul edilmelidir. Davacı tarafça, paylı şekilde tescil edildikten sonra katkıda bulunulduğu da iddia edilip kanıtlanmadığına göre, davalı eş adına kayıtlı paya yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle ret kararı verilmesi doğru değilse de ret kararı sonuç itibari ile doğru olduğundan kararın 1086 sayılı HUMK’nun 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenle gerekçe değiştirilerek ONANMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/I. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (8. Hukuk Dairesi 2015/7896 E. , 2016/16465 K.)
0 Yorum