Özet: Vekil hesap verme ve müvekkil adına aldığını ona verme yükümlülüğünü taşımaktadır.
Davacı, dava dışı Avukat T.Ö.’in kendisine ve dava dışı yakınlarına vekaleten Ankara 9 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/450 esas sayılı dosyası ile üçüncü şahsa karşı dava açtığını, dava sonunda adı geçen avukatın tahsil ettiği hissesine düşen 9.375 YTL parayı yine vekili olan davalıya verdiğini, davalının avukatı ibra etmesine rağmen aldığı parayı kendisine iade etmediğini, avukata karşı açtığı davayı kaybettiğini ileri sürerek 9.375 YTL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının hissesine düşen paranın davacının abisi C.K.’a ödendiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacının davalıyı 21.11.2001 tarihli vekaletname ile vekil tayin ettiği, 24.05.2001 tarihli “İBRANAME” başlıklı belge ile davalının hissesine düşen 9.375.000.000 TL paranın C.K.’a ödendiği, belge altında davacının imzasının bulunmadığı ve yine az yukarıda açıklanan 21.11.2001 tarihli vekaletnamesindeki yetkisine dayanarak davalının dava dışı avukat T.Ö.’den olan alacağın tamamını almak suretiyle anılan şahsı ibra ettiği, davacının Avukat T.Ö.’e karşı Ankara 5.Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı alacak davasını kaybettiği toplanan delillerden anlaşıldığı gibi bu yönlerde taraflar arasında ihtilaf yoktur. İhtilaf, davacıya vekaleten dava dışı avukat T.Ö.’e 2.6.2003 tarihli ibranameyi veren ve adı geçen avukatı borçtan kurtaran davalının sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
İleri sürülüş şekli ve dayanılan olgular çerçevesinde, davacının bu davadaki alacak isteminin, vekalet görevinin kötüye kullanılması, özellikle de, vekilin özen ve sadakatle iş görme ve hesap verme yükümlülüğüne aykırı davranılması hukuksal nedenine dayandırıldığı çok açıktır.
Gerçekten de vekil, vekaleti iyi bir surette ifa ile yükümlüdür. (B.K. md. 390/2) Eş söyleyişle, müvekkilin kendisine verdiği görevi özen ve sadakatle ifa etmek yükümlülüğü altındadır. Öte yandan, müvekkilin talebi üzerine, yapmış olduğu işin hesabını vermekle, her ne nam ile olursa olsun, almış olduğu şeyi müvekkile tediye etmekle yükümlüdür. (B.K.md. 392/1)
Davalı, eldeki davaya konu edilen alacağın alındığını ve dava dışı avukatın bu nedenle ibra edildiğine ilişkin belgeyi Avukat T. Ö.’e verdiğine göre vekili olan davacıya karşı sorumludur ve davanın kabulü gerekir. Mahkemenin bu yönü göz ardı ederek davanın reddine karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olduğundan, BOZULMASINA karar verildi. (Y. 13.HD. 04.02.2010 – 2009/8344 E. – 2010/1273 K.)
0 Yorum