Özet: Vekilin dilediği bedelle dilediği kimseye satışla yetkili kılınması, ona ekonomik koşulların dürüstlük kurallarının bir yana bırakılarak vekil edenin zararına satış yetkisini vermez.
Davacı, dava konusu taşınmazdaki 8/48 payını dilediğine satması hususunda dava dışı kardeşi S. noterlikte düzenlenen vekâletname ile yetkili kılmıştır. Vekil, vekâlete dayanarak, bu yeri gene kardeşleri bulunan davalıya tapuda 1.920.000 lira bedel üzerinden satmıştır.
Hemen belirtmek gerekir ki vekilin dilediğine dilediği bedelle satışa yetkili kılınmış olması günün ekonomik koşulları ve dürüstlük kurallarını bir yana bırakarak kendisini vekil edenin zararına hareketle taşınmazı satma hakkı vermez. Olayda da davacı dava dilekçesinde açıkça çekişmeli taşınmazın çok düşük bir bedelle davalıya temlikinin yapıldığını ileri sürmüştür.
Davada dayanılan maddi olayların bildirilmesi taraflara hukuki niteleme hakime aittir. Hal böyle olunca, HUMK 76’nci maddesi hüküm gereğince davanın vekâlet görevini kötüye kullanma nedenine dayalı iptal isteği niteliğinde belirlenecek iddia ve savunmanın bu çerçeve içerisinde araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken temlik tarihindeki gerçek değer dahi saptanmadan salt vekilin satışa yetkili kılındığı vekâletnamenin varlığından söz edilerek, yazılı olduğu üzere davanın ret edilmesi isabetsizdir. Temyiz itirazların yerindedir. Kabulü ile hükmün BOZULMASINA, geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi (Y. 1. HD. 2.4.1987 T. 1987/1173 E. 1987/2887 K.).
0 Yorum