Karar düzeltme yolu Yargıtay’ın temyiz incelemesi sonunda verdiği kararlara karşı itiraz etmek için tanınmış bir kanun yoludur. Karar düzeltmeyi daha önce temyiz incelemesi yapmış olan mahkeme yapar.
Karar Düzeltme Yoluna Başvurulamayacak kararlar;
- Miktar ve değeri 13.390 TL’den az olan hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilemez.
- Kural olarak sulh hukuk mahkemesinin kararlarına karşı karar düzeltme yoluna gidilemez ancak; Kira sözleşmesine dayanan tahliye ve akdin feshi davalarına karşı karar düzeltme mümkündür.(Bir yıllık kira bedelinin toplamı 9350’den fazla olmalıdır) Tahliye ve kira akdinin feshi davaları ile birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları hakkındaki kararlara karşı(asıl istemin kabul edilmeyen bölümü 9350’den az olmamalı) ve bu davalara karşı açılan karşılık davalara karşı karar düzeltme yoluna gidilebilir.
- Mirasçılık belgesi verilmesi,
- Kat mülkiyetinden doğan uyuşmazlıklar,
- Hakemlerin verdiği hükümler,
- Tavzih kararlarına karşı,
- İş mahkemesi kararlarına karşı,
- Görevsizlik yetkisizlik hakimin reddi dava veya karşılık davanın açılmamış sayılması davaların birleştirilmesi ve merci belirtilmesi hakkındaki temyiz incelemesi sonunda verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilemez.
Karar Düzeltme Sebepleri
- Hükme etkisi olan itirazların cevapsız bırakılmış olması,
- Yargıtay kararında birbirine aykırı fıkralar bulunması,
- Yargıtay incelemesi sırasında hükmün esasını etkileyen belgelerde bir hile veya sahteliğin ortaya çıkması,
- Yargıtay kararının usul ve kanuna aykırı olması.
Karar Düzeltme Talebi
- Taraflar başvurabilir.
- Hukuki yarar şarttır.
- Yargıtay kararının tebliğinden itibaren 15 gün içinde başvurulur.
- Katılma yolu ile karar düzeltme mümkündür.
- Sebepler yazılmadır.
- Hükmün icrasını durdurmaz.
Karar düzeltme talebinin incelenmesi dosya üzerinden yapılır. Öncelikle usul yönünden incelenir.
Karar Düzeltme Yargıtay Kararları
Karar düzeltme yolu açık olan hukuk davalarında yerel mahkeme hükmünün onanması ile karar kesinleşmiş sayılmaz. Karar düzeltme başvurusu üzerine yapılan incelemenin sonuçlanması gerekir. Karar düzeltmenin sonuçlanmasını beklemeden yerel mahkemece yeniden duruşma açılması olası değildir. Davete rağmen davacı yanın gelmediğinden söz ederek dosyanın işlemden kaldırılmasına ve daha sonra da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi yasal değildir. Nitekim 2. HD. 04.06.2008-3391/7968 sayılı kararında da bu şekilde ifadeye yer verilmiştir: “İlk hüküm, davacıların temyizi üzerine Yargıtay’ca 22.01.2007 tarihinde kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. Yargıtay kararına karşı karar düzeltme yolu açık olup, bozma aleyhine olan davalı Emine, Yargıtay kararına karşı 05.03.2007 tarihinde karar düzeltme talep etmiş, bu talep Yargıtay’ca -süresinde olmadığından-11.06.2007 tarihinde reddedilmiştir.
Karar düzeltme yolu açık olan işlerde, taraflardan birinin bozma kararına karşı karar düzeltme yoluna başvurması halinde; mahkemenin, tarafları bozma dan sonra duruşmaya kendiliğinden davet edebilmesi (HUMK m. 429/2) için karar düzeltme incelemesinin sonuçlanmasını beklemesi gerekir. Bu inceleme nin sonucu beklenmeden mahkemece; yanlara duruşma davetiyesi çıkartılması usule aykırıdır. Olayda, Yargıtay’ın temyiz incelemesi sonucu verdiği karara karşı, taraflardan biri karar düzeltme talep ettiği halde, mahkemece bu incele menin sonucu beklenmeden dosya yeniden esasa kaydedilerek 28.02.2007 tari hinde tensip düzenlenmiş ve taraflar duruşmaya davet edilmiş ve davacının 04.07.2007 tarihli duruşmaya gelmemesi üzerine, aynı tarihte dosyanın işlem den kaldırılmasına, 08.10.2007 tarihinde de, HUMK 409/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece karar düzeltme incelemesinin sonuçlanması beklenmeden yeniden duruşma açılması ve davacı vekilinin usulsüz olarak açılan duruşmaya davet edilmesi, gelmemesi üzerine dosyanın işlemden kaldırılması ve bilahare açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. (YKD 2008/11 sf. 2127)
Karar düzeltme sınırı belirlenirken, davadaki miktar ve değer yerine, asıl istemin kabul ve reddedilen bölümü esas alınacağı HGK 31.01.2007-4/48-46 sayılı kararında belirtilmiştir. Anılan kararın son bölümü şöyledir: “Yargıtay Kararlarına karşı karar düzeltme yoluna gidilip gidilemeyeceği belirlenirken, kararın düzeltilmesini isteme hakkının doğduğu (Yargıtay kararının verildiği) tarihteki hukuksal durum esas alınmalı; temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay Daireleri ya da HGK’ca verilen karar tarihinde yürürlükte bulunan Kanun hükmü, karar düzeltme sınırı yönünden hangi düzenlemeyi içeriyor ise, ona bağlı kalınmalıdır.
Somut olayda, uyuşmazlığın ilişkin bulunduğu tutar 2000 YTL olup, karar düzeltme istemi HGK’nın 11.10.2006 günlü kararına yöneliktir. Söz konusu tarihte karar düzeltme sınırı 5219 ve 5236 sayılı Kanunlar uyarınca 6.580 YTL olduğuna ve eldeki davada uyuşmazlık konusu olan miktar bu sınırın altında kaldığına göre, karar düzeltme yoluna başvurulamaz.” (YKD 2008/6 sf. 1041)
Karar düzeltme istemi yerinde değilse yani HUMK m. 440 da yazılı haller den hiçbirine uymuyorsa, Yargıtay’ca karar düzeltme isteminin reddine ve aynı yasanın m. 442 uyarınca karar düzeltme isteminde bulunandan para cezası alınmasına karar verilir. 6. HD. 26.10.2009- 8992/8863 (YKD 2010/2 sf. 228)
Bizim bir terör tazminat davası var en son danıştayda karar düzeltme red verıldi bu ne demek da I kazandık mı. Kaybetık mı saygılar 5313108321 iletişim numarası