Hukukta keşfin ne demek olduğunu ve nasıl yapıldığını anlamak, sadece hukuk profesyonelleri için değil, hukuki süreçlerle karşı karşıya kalan herkes için önemlidir. Bu bağlamda, hukukta keşif sürecini, uygulanış biçimlerini, tarafların ve mahkemenin bu süreçteki rollerini ve keşfin hukuki sonuçlarını detaylı bir şekilde ele alarak, konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayacağım.
Keşif Süreci, Keşif Nasıl Yapılır?
Keşif süreci, hakimin bu yönde kuracağı bir ara kararla başlar. Hakim keşif kararını kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine verebilir. Keşif deliline başvurulmasını isteyen tarafın dilekçesinde bu durumu açıkça bildirmesi gerekir. Aksi taktirde sonradan keşif deliline dayanması usul kuralları sebebiyle mümkün olmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 288 ile 292. maddelerinde ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 82 ve 83. maddelerinde düzenlenmiştir.
Keşfin nasıl yapıldığı, keşif sırasında hangi işlemlerin gerçekleştirildiği, tarafların ve bilirkişilerin ne gibi görevler üstlendiği, adli keşfin önemi ve uygulamada karşılaşılan çeşitli durumlar, hukukun farklı dallarında nasıl ele alındığı gibi konular, hukuki sürecin doğru işlemesinde büyük önem taşımaktadır. Süreç şu şekilde ilerler:
Keşif Kararının Alınması
- Talep Üzerine veya Resen Karar Verilmesi: Keşif, bir tarafın talebi üzerine veya mahkemenin kendi inisiyatifiyle (resen) karar verilmesiyle başlar. Taraflardan biri, davanın daha iyi anlaşılabilmesi için keşif yapılmasını isteyebilir veya mahkeme, konunun daha netleştirilmesi amacıyla kendiliğinden keşif yapılmasına karar verebilir.
- Keşif Kararının Usulüne Uygun Olarak Alınması: Mahkeme, keşif yapılmasına karar verirken, hukuki prosedürlere ve ilgili kanun maddelerine uygun hareket etmelidir. Keşif kararı, hangi konularda keşif yapılacağını, keşfin nerede ve ne zaman yapılacağını, ödenmesi gereken harçları ve masrafları, giderlerin hangi tarafça ne sürede karşılanacağı, keşif mahallinde tanık veya bilirkişi dinlenip dinlenmeyeceği açıkça belirtmelidir.
- Keşif Kararı Taraflara Tefhim Veya Tebliğ Edilmelidir: Duruşma sırasında hazır bulunan taraf tefhim yoluyla keşif günü ve saatini öğrenebilir; ancak yokluğunda keşif kararı verilen tarafa da durumun tebliğ edilmesi gerekmektedir.
- Tanık Listesi Sunmak İçin Süre Verilmesi: Hâkimin keşif kararı vermesinin ardından keşfe çıkmadan önce taraflara tanık listelerini sunmaları için süre tanıması gerekmektedir. Tarafların tanıklar hakkında bilgi edinmesi, tanıklar için öncesinde çıkarılacak davetiye ve keşfin tekrarlanmaması açısından bu durum önemlidir.
- Öncelikle Dosyadaki Diğer Deliller İncelenmelidir: Keşif hâkimin olayı bizzat duyularıyla algılaması olduğu için keşiften önce, dosya olgunlaştırılmalı, eksiklikler giderilmelidir. Bu bakımdan öncelikle diğer delillere başvurulması ve en son keşif kararı verilmesi gerekmektedir. Zira bir kesin delil varken keşfe başvurulması gereksiz olacağı gibi hakimin keşif konusunun mahiyeti hakkında tam bilgi sahibi olmadan keşif yapması da keşiften beklenen faydayı sağlamamaktadır.
- Hakim Keşif Talebini Kabul Etmek Zorunda Değildir: İddiaların ispatının sağlanabildiği ve hâkimde kanaatin oluştuğu hâllerde tarafların keşif talebi kabul edilmek zorunda değildir. Ancak olayın tam aydınlatılamadığı ve ispatlanamadığı hallerde hakim talep üzerinde ya da resen keşif yapmak zorundadır. Çekişmeli vakıaların varlığını sürdürdüğü bir durumda, keşif yapma imkânına sahip olan hakimin bu imkâna başvurmaması mümkün değildir.
- Taşınmaz Konulu Davalarda Keşif Zorunludur: Yargıtay kökleşmiş içtihatlarında taşınmaz mallara ilişkin davalarda keşif yapmanın zorunlu olduğunu belirtmiştir. Zira tapu, kroki, plan gibi belgeler ancak olay yerinde değerlendirildiği takdirde doğru sonuca ulaşılır.
Talep olmaksızın hakim keşif kararı verebilir mi? Hakim kendiliğinden keşif yapabilir mi?
Ön incelemeden önce keşif yapılır mı?
Keşif bedeli ne demek?
Adli tatilde keşif yapılabilir mi?
Keşif iptal edildi ne demek?
Keşifte Kimler Bulunur? HMK ve CMK
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ve Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) kapsamında yapılan keşiflerde bulunan kişiler farklılık gösterebilir. Keşif sırasında bulunan kişiler:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)
- Hakim: Keşfi yönetir ve keşif sırasında alınacak işlemleri belirler.
- Bilirkişi: Hakim tarafından atanır, konunun uzmanı olan ve keşifte teknik bilgi sağlayan kişidir.
- Taraflar: Davanın ilgili tarafları veya vekilleri keşifte hazır bulunabilirler.
- Katip: Keşif sırasında tutanak tutar.
Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)
- Savcı: Ceza davalarında keşfi yönetir ve soruşturmanın bir parçası olarak keşfi gerçekleştirir.
- Hakim: Önemli hallerde veya mahkeme kararı ile keşif yapılması gerektiğinde hakim de keşifte bulunabilir.
- Bilirkişi: Savcı veya hakim tarafından atanır, ceza davasıyla ilgili teknik veya özel bilgi gerektiren durumlarda keşfe katılır.
- Sanık ve Müdafii: Ceza davalarında sanık ve onun müdafii de keşifte bulunabilir.
- Mağdur ve Vekili: Davanın mağduru ve onun vekili de keşifte hazır bulunabilirler.
Avukat keşifte bulunmak zorunda mı?
Keşfe davacı katılmak zorunda mı?
Davalı keşfe gitmezse ne olur?
Savcı keşfe gider mi?
Keşif Sırasında İzlenen Adımlar
- Hazırlık Aşaması: Keşiften önce, mahkeme keşifle ilgili tüm taraflara ve ilgili kişilere keşfin yeri, tarihi ve saati hakkında bilgi verir. Gerekli görülmesi halinde, keşifte görev alacak bilirkişiler belirlenir. Keşif konusu taşınmazla ilgili tapu kayıtları, plan, harita, krokiler ve fotoğraf gibi belgeler hazırlanır, gerekli hallerde ilgili kurum ve kuruluşlardan istenir. Yalnız taşınmaz keşfinde değil; taşınır, vakıa veya insan bedeni üzerinde yapılacak incelemede de keşfin icrasından önce gerekli belgelerin toplanması gerekir.
- Keşif Yerinde İnceleme: Keşif gününde, hakim ve/veya bilirkişi, keşif yapılacak yerde detaylı bir inceleme gerçekleştirir. Bu inceleme sırasında fotoğraflar çekilebilir, ölçümler yapılabilir ve gerekli görülen diğer işlemler uygulanabilir. Örnek olarak bir trafik kazasının olduğu yere giderek keşif yapan hakim, olay yerinde kamera kayıtlarını da belge olarak inceler.
- Keşifte Avukatın Veya Tarafların Yapması Gerekenler: Keşfin yapılması sırasında hazır bulunan taraf ya da vekili, yargılama düzenini bozmamak şartıyla duruşma sırasında yapılabilecek tüm işlemleri yapabilirler. Keşif sırasında görüş bildirebilir ya da hakimden keşfi yönlendirici taleplerde bulunabilirler. Bu durum adil yargılanma hakkının bir sonucudur. Tarafların keşif sırasındaki beyanları tutanağa kaydedilir ve hakim tarafından serbestçe değerlendirilir.
- Keşfe Katlanma Zorunluluğu: Yapılacak olan keşif incelemesi, kişilerin eşyalarının, bedenlerinin ya da hakimiyet alanlarının ihlâl edilmesine neden olabilir. Örneğin, bir bina içinde yapılan keşif, konut dokunulmazlığına; beden muayenesi, vücut bütünlüğüne müdahale niteliği taşımaktadır. Dava ile ilişkili olup olmaması önem taşımaksızın herkes, keşif sırasında, keşfi engelleyici davranışlardan kaçınmak zorundadır.
- Tanık İfadelerinin Alınması: Gerekli hallerde, keşif sırasında tanıkların ifadeleri alınır. Tanıklar, olay hakkında bildiklerini paylaşır ve sorulara yanıt verir.
- Bilirkişi Raporunun Hazırlanması: Eğer keşifte bilirkişi kullanılmışsa, bilirkişi incelemesi sonrasında bir rapor hazırlar. Bu rapor, keşif sırasında yapılan gözlemler, alınan ölçümler ve diğer bulguları içerir ve dava dosyasına sunulur.
- Keşif Tutanağının Düzenlenmesi: Keşif işlemleri tamamlandıktan sonra, yapılan işlemler ve elde edilen bulgular bir tutanakla kayıt altına alınır. Bu tutanak, keşif sırasında hazır bulunan tüm kişiler tarafından imzalanır ve dava dosyasına eklenir.
Keşfe taraflar katılmazsa ne olur?
Keşfe mazeret gönderilir mi?
Keşfe katlanma zorunluluğu nedir?
Keşiften sonra ne olur?
Keşif raporu kaç günde çıkar?
Keşif Kararından Dönülmesi
Yukarıda belirttiğim gibi keşif kararı bir ara karardır. Hakim, vermiş olduğu ara kararından, bu durum hiçbir taraf için usulü kazanılmış hak teşkil etmediği sürece dönebilir. Keşif kararı, kazanılmış bir hak oluşturmadığından dolayı hâkimin, vermiş olduğu bu karardan dönmesi mümkündür. Ancak elbette hakimin bu kararından dönmesi keyfi olmamalıdır. Keşfe gerek olmaması, ispat sorununun çözülmüş olması, uyuşmazlığın ya da uyuşmazlık konusunun yok olması gibi durumlarda keşif kararından dönülebilir. Hâkim keşif kararından kendiliğinden ya da taraflardan birinin talebiyle vazgeçebilir.
Keşif ara kararına karşı istinaf veya temyiz mümkün mü?
Keşifte Bilirkişi Raporu
Keşif sürecinde düzenlenen bilirkişi raporu, mahkemenin karar verme sürecinde önemli bir rol oynar. Hakim, teknik, özel veya detaylı bilgi gerektiren dava konularında uzman görüşüne yani bilirkişilere başvurulmasını ister. Örneğin taşınmazın dava tarihindeki değerinin hesaplanması için fen ve emlak uzmanı bilirkişiyi dosyaya atar, keşfe katılmasını ister.
Bilirkişi keşif esnasında notlar alır, fotoğraflar çeker, özel belgeleri inceler. Topladığı bilgiler ve yaptığı incelemeler sonucunda, konu hakkındaki analizlerini, bulgularını ve varsa önerilerini içeren bir rapor hazırlar. Hazırlanan bilirkişi raporu, mahkemeye sunulur. Bu rapor, dava dosyasına eklenerek tüm tarafların incelemesine açılır.
Keşif Türleri
Keşif, mahkeme, idare ve mühendislik gibi birçok alanda kullanılan, bir konunun yerinde incelenmesi ve değerlendirilmesi işlemidir. En yaygın keşif türlerini ve uygulama alanlarını şu şekilde sıralayabilirim:
Adli Keşif
- Tanımı: Adli keşif, hukuki bir ihtilafın çözümüne yardımcı olmak amacıyla mahkeme tarafından yapılan veya mahkeme kararı ile gerçekleştirilen yerinde inceleme işlemidir. Bu tür keşifler, dava dosyasına eklenen delillerin doğruluğunu teyit etmek veya yeni deliller toplamak için yapılır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, İdari Yargılama Usulü Kanunu gibi kanunlarda adli keşiflerin şekli özellikleri yer alır.
- Uygulama Alanları: Adli keşifler, mülkiyet anlaşmazlıkları, kaza yerlerinin incelenmesi, çevresel hasar iddiaları, inşaat hataları, trafik kazaları, olay mahalli ve benzeri durumlar gibi çeşitli hukuki ihtilaflarda kullanılır.
İdari Keşif
- Tanımı: İdari keşif, devlet veya valilik, kaymakamlık, bakanlık gibi yerel yönetim organları tarafından, idari bir işlemin gerektirdiği hususların yerinde incelenmesi ve değerlendirilmesi işlemidir. Bu tür keşifler, genellikle idari kararların alınması sürecinde gerçekleştirilir.
- Uygulama Alanları: İdari keşifler, şehir planlama, kamulaştırma işlemleri, çevresel etki değerlendirmeleri, imar durumu tespitleri gibi idari kararların gerektirdiği birçok alanda kullanılır.
Kesin Keşif
- Tanımı: Kesin keşif, özellikle inşaat ve mühendislik projelerinde, projenin gerçekleştirilmesi öncesinde yapılacak işlerin ve malzeme ihtiyaçlarının detaylı bir şekilde incelenmesi ve belirlenmesi işlemidir. Bu tür keşifler, projenin maliyetinin ve gerekli kaynakların doğru bir şekilde hesaplanmasına olanak tanır.
- Uygulama Alanları: Kesin keşifler, bina inşaatları, yol yapımı, köprüler, barajlar ve benzeri büyük mühendislik projelerinde kullanılır. Bu keşifler sayesinde, projenin bütçesi daha doğru bir şekilde planlanabilir ve maliyet aşımının önüne geçilebilir.
Her bir keşif türü, belirli bir amaca hizmet eder ve farklı uygulama alanlarına sahiptir. Bu yazıda ağırlıklı olarak hukuk alanını ilgilendirdiği için adli keşif üzerinde yoğunlaşıldı.
Keşfin Hukuki Sonuçları
Keşif neticesi, davanın sonucunu doğrudan etkileyebilir. Mahkeme, keşif sırasında elde edilen bulguları ve delilleri dikkate alarak kararını şekillendirir. Keşif, özellikle taraflar arasında ihtilaf konusu olan faktörlerin aydınlatılmasında kritik bir role sahiptir. Örneğin, bir mülk anlaşmazlığında, mülkün sınırları, kullanım şekli veya durumu hakkında keşif yapılabilir. Keşifte elde edilen bilgilerle hakim mülkiyet hakkı, kullanım hakkı gibi uyuşmazlıklar hakkında hüküm kurar.
Keşif Tutanaklarının Hukuki Değeri
Keşif tutanağı, keşif sırasında elde edilen bulguların resmi kaydıdır ve bir hakim veya keşif komisyonu tarafından hazırlanır. Tutanak, keşif sırasında tespit edilen durumları, tarafların ve tanıkların ifadelerini, yapılan incelemeleri ve varılan sonuçları içerir. Keşif tutanağının hukuki değeri yüksektir, çünkü:
- Delil Niteliği: Keşif tutanağı, mahkeme tarafından bir delil olarak kabul edilir. Davanın olaylarına ilişkin somut bilgiler sağlar.
- Bağlayıcılık: Tutanak, keşif yapılan konular hakkında mahkemenin değerlendirmesine temel oluşturur. Tarafların itirazları bu tutanağa dayanarak değerlendirilir.
- Nesnellik: Keşif süreci, olayın tarafsız bir gözlemci tarafından incelenmesini sağlar. Bu nedenle, tutanak, dava konusu olaylar hakkında objektif bir perspektif sunar.
Keşif Tutanağı Örneği
Keşif tutanağının hukuki değeri, tutanağın içeriğinin doğruluğu, detaylı ve açık olması, olay yerinden veya durumdan uygun şekilde bilgi ve kanıt toplanmasıyla doğrudan ilişkilidir. Tutanak, dava dosyasına eklenir ve mahkeme tarafından karar verilirken dikkate alınır.
Yargıtay Kararlarından Örnekler
Keşifle ilgili Yargıtay kararları, keşif sürecinin uygulanması, keşif tutanaklarının hukuki değeri ve keşif sonuçlarının davaya etkisi gibi konularda önemli örnekler sunar. Yargıtay kararları, keşif sürecinin nasıl yürütülmesi gerektiği, keşif sonuçlarının dava üzerindeki etkileri ve keşif tutanaklarının delil olarak kabul edilme şartları hakkında yol gösterici niteliktedir. Seçtiğim önemli Yargıtay kararlarının özeti:
- Hakim Keşfe Doğrudan Katılmak Zorundadır: Hakimin doğrudan yapmadığı keşfe dayanarak karar vermesi Yargıtay tarafından bozma sebebi olarak değerlendirilmiştir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, E. 1997/4864 – K. 1998/874)
- Taşınmaz Konulu Davalarda Keşif Zorunludur: Yargıtay kökleşmiş içtihatlarında taşınmaz mallara ilişkin davalarda keşif yapmanın zorunlu olduğunu belirtmiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 211/D-5 – K. 329)
- Keşfe Engel Olanlar Hakkında Yaptırım Uygulanması İçin Öncelikle Tedbir Alınmalıdır: Keşif tutanağında, hakimin keşfin düzenini sağlamak için hangi tedbirleri aldığı, hangi uyarıları yaptığı ve bunlara uyulmaması halinde neticesinin ne olacağı konusunda tarafları uyardığı hususlarında bir kayıt bulunmamaktadır. Keşfin sağlıklı yapılmasını engelleyen her tutum ve davranış doğrudan keşif deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılma sonucunu doğuracağını kabul etmek adil yargılanma hakkı ile örtüşmeyeceği gibi, böyle bir sonuç 6100 sayılı HMK’nın 291. maddesinin amacına da uygun değildir. (Yargıtay 16. Hukuk Dairesi, E. 2014/12442 – K. 2014/10058)
- Taşınmaz Konulu Davalarda Tanıklar Taşınmaz Başında Dinlenmelidir: Yargıtay yerleşmiş içtihatlarında taşınmaz keşiflerinde tanıkların taşınmazın başında dinlenmesi gerektiğini belirtmektedir. Taşınmaz keşiflerinde tanığın mahalde dinlenmesi, tanığın olayı daha iyi hatırlaması, kendini ifade edebilmesi ve hakimin değerlendirmeyi daha sağlıklı yapması açısından gereklidir. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, E. 2016/3789 – K. 2016/9049)
- Soybağı Konulu Davada Zorla DNA Testi Yaptırılır: Soybağının ispatı konulu davada inceleme sırasında rıza göstermeyen kişi üzerinde zor kullanarak bu inceleme yapılır. (Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, E. 2013/21054 – K. 2014/7453)
- İhtiyaç Duyulursa Kroki Yapılmalı, Fotoğraflar Çekilmelidir: Keşif sırasında gerekli olması halinde hâkimin bilirkişi aracılığıyla kroki ve harita yapması, fotoğraf çekmesi gerekmektedir. Yargıtay da pek çok kararında, taşınmaz keşiflerinde gerekli hallerde, taşınmazın çeşitli açılardan fotoğrafının çekilmesi, teknik imkânları kullanarak harita ve krokilerinin çizilmesi gerektiğine hükmetmiştir. (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, E. 2015/15519 – K. 2017/4118)
- Keşif Masrafları Yatırılmazsa, O Delile Dayanmaktan Vazgeçilmiş Sayılırsınız: Yargıtay artık istikrar kazanan kararlarında delillerin ikamesi için alınacak avansın gider avansından farklı olduğunu ve verilen süreler içerisinde yatırılmaması durumunda o delilden vazgeçilmiş sayılacağını kabul etmektedir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, E. 2016/7456 – K. 2016/25393)
- Keşif Tutanaklarının Delil Değeri: Yargıtay, keşif tutanaklarının, mahkeme tarafından incelenen olayın koşullarına ve somut delillere dayanarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Keşif tutanağının, olayın mahiyetini ve tarafların iddialarını destekleyici nitelikte olması gerektiğine dikkat çekilmiştir.
Yargıtay'ın Keşif Tanımı
Sıkça Sorulan Sorular
Ev keşfi nasıl yapılır?
Miras davasında keşif nedir?
Arsada keşif nasıl yapılır?
Keşfi kim yapar?
Mahkeme keşifte ne yapar?
Keşif ücretini kim öder?
Mahkeme neden keşif ister?
Keşif nedir örneklerle?
Keşifte tanık dinlenir mi?
Keşif ve bilirkişi incelemesi her davada yapılır mı?
Keşif sonuçlarına itiraz edilebilir mi?
Sonuç
Keşif, hakimin uyuşmazlık konusu üzerinde beş duyu organıyla inceleme yapmasıdır ve Hukuk, Ceza ve İdari Yargılama Usulü kanunlarında ayrı ayrı düzenlenmiştir. Keşif, yargılamanın ilerleyebilmesi amacıyla, hakim tarafından gerçekleştirilir. Bu bakımdan bir mahkeme usul işlemi olan keşif, Kanun tarafından öngörülmüş hükümlere bağlı kalınarak icra edilmelidir. Yargılamanın ilerleyişi, iddiaların ispatı ve kararların doğru alınması için kritik bir öneme sahiptir.
İlgili Kanun Maddeleri
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 288 - Keşif kararı
(2) Keşif kararı, mahkemece, sözlü yargılamaya kadar taraflardan birinin talebi üzerine veya resen alınır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 289 - Keşfe yetkili mahkeme
(2) Keşif konusu, büyükşehir belediye sınırları içerisinde ise inceleme, davaya bakan mahkeme tarafından da yerine getirilebilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 290 - Keşfin yapılması
(2) Mahkeme keşif sırasında tanık ve bilirkişi dinleyebilir. Keşif sırasında, yapılan tüm işlemler ve beyanları içeren bir tutanak düzenlenir.
Tutanağa, hâkimin keşif konusu ve mahalliyle ilgili gözlemleri de yazılır. Plan, çizim, fotoğraf gibi belgeler de tutanağa eklenir.
(3) Mahkeme, bir olayın nasıl geçmiş olabileceğini tespit için temsili uygulama da yaptırabilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 291 - Keşfe katlanma zorunluluğu
(2) Keşif yapılmasına taraflardan birinin karşı koyması halinde, o kimse ispat yükü kendisine düşen taraf ise bu delilden vazgeçmiş; diğer taraf ise iddia edilen vakıayı kabul etmiş sayılır. Şu kadar ki, hakim duruma ve karşı koyma sebebine göre bu hükmü uygulamayabilir.
(3) Keşif, üçüncü kişi için uygun olan zamanda yapılır. Keşif zamanı ve yeri üçüncü kişiye bildirilir. Gecikmesinde zarar umulan hallerde bildirim yapılmaksızın keşif icra edilir. Keşfe karşı koyma halinde hakim, üçüncü kişiyi karşı koymanın sebep olduğu giderlere ve beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına mahkum eder; gerektiğinde zor kullanılmasına karar verebilir. Ancak, üçüncü kişi tanıklıktan çekinme sebeplerine dayanarak keşfe katlanma yükümlülüğünden kaçınabilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 292 - Soybağı tespiti için inceleme
(2) Üçüncü kişi tanıklıktan çekinme hakkı bulunduğunu ileri sürerek bu yükümlülükten kaçınamaz.
Ceza Muhakemesi Kanunu Madde 83 - Keşif
(2) Keşif tutanağına, var olan durum ile olayın özel niteliğine göre varlığı umulup da elde edilemeyen delillerin yokluğu da yazılır.
Ceza Muhakemesi Kanunu Madde 84 - Keşifte, tanık veya bilirkişinin dinlenmesinde bulunabilecekler
(2) Tanık veya bilirkişinin duruşma sırasında hazır bulunamayacağı veya oturduğu yerin uzaklığı nedeniyle bulunmasının güç olduğu anlaşılırsa, bu tanık veya bilirkişinin dinlenmesinde de birinci fıkra hükmü uygulanır.
(3) Mağdur, şüpheli veya sanığın huzuru, tanıklardan birinin gerçeğe uygun tanıklık etmesine engel olabilecekse, o işte şüpheli veya sanığın bulunmamasına karar verilebilir.
(4) Bu işlerde hazır bulunmaya hakkı olanlar, işin geri bırakılmasına neden olmamak koşuluyla, işlerin yapılması gününden önce haberdar edilirler.
(5) Şüpheli veya sanık tutuklu ise, hakim veya mahkeme tarafından ancak zorunlu sayılan hallerde keşifte hazır bulundurulmasına karar verilebilir.