Arabuluculuk Telekonferans Talebi Avukat Saim İncekaş 4 Ekim 2023 Usul Hukuku Yorum bırakın. 3,250 Görüntüleme Arabuluculuk sürecinde, tarafların fiziksel olarak bir araya gelmesi geleneksel bir uygulamadır. Ancak, günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle telekonferans gibi iletişim araçları daha sık kullanılmaya başlanmıştır. Türk Hukukunda, arabuluculuk sürecinde telekonferans yoluyla görüşmeler yapılabilmesi konusunda net bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu konuda henüz Adalet Bakanlığı veya Cumhurbaşkanlığı tarafından yayınlanmış bir duyuru mevcut değildir. Bu durum, uygulamada ve doktrinde farklı yorumlara neden olmaktadır. Sayfa içeriği: Toggle 4 Dakikalık OkumaArabuluculukta Telekonferans Nasıl Yapılır?Arabuluculukta Telekonferansın FaydalarıArabuluculukta Telekonferansın RiskleriArabuluculuk Telekonferans Talebi Yargıtay ve Bölge (BAM) KararlarıArabuluculuk Daire Başkanlığının GörüşüTelekonferans Arabuluculuk Tutanak ve Dilekçe ÖrneğiSonuçArabuluculukta Telekonferans Nasıl Yapılır? Arabuluculukta telekonferans yöntemi 2024 yılı itibariyle her ne kadar tartışmalı olsa da, pratikte sıklıkla uygulanmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken, arabuluculuk görüşmeleri telekonferans yoluyla yapılıyorsa, telekonferans yöntemiyle katılan tarafın yetkili ve ehil olup olmadığının görüntülü arama yolu ile belirlenmesi gerekmektedir. Bu belirleme işleminin nasıl yapıldığı açıkça tutanağa yazılmalıdır. Arabuluculuk süreci esnek bir süreçtir ve arabulucu tarafından sesli veya görüntülü görüşmeler yapılabilir. Arabulucu, ispat sorununu azaltmak için davet mektubunu yazılı olarak taraflara gönderir ve görüşmeye katılan kişilerden vekaletname, yetki belgesi ve imza sirkülerleri gibi temsil kabiliyetini kanıtlayan belgeleri yazılı olarak talep eder. Görüşmeler tamamlandıktan sonra, tutanaklar e-imza veya kargo ile ıslak imza ile imzalanır ve tutanaklar arabulucuya ulaştıktan sonra sisteme kaydedilir. Telekonferans yoluyla yapılan arabuluculuk görüşmelerinde imza sorunun nasıl çözüldüğüne kısaca değinmem gerekirse: Islak imzaların alınması için, tutanaklar kargo ile taraflara gönderilmekte veya arabulucu tarafından e-posta yoluyla gönderilen tutanaklar vekiller tarafından e-imza ile imzalanmaktadır. E-imza ile imzalanan tutanaklar, ıslak imza ile imzalanan tutanaklarla aynı nitelikte kabul edilmekte ve arabulucu tarafından görüşmenin tamamlandığına dair sisteme yüklenebilmektedir. Bu yöntemler, taraflar için zaman ve ekonomi açısından avantajlıdır. Bu sanal görüşmelerde iyi niyet esas alınmalıdır ve taraflar, arabulucuyu zor durumda bırakacak hukuka veya usule aykırı bir yöntem kullanmamalıdır. Arabuluculukta Telekonferansın Faydaları Telekonferansın arabuluculuk sürecinde kullanılmasının bazı avantajları bulunmaktadır. İlk olarak, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayabilir. Tarafların farklı coğrafi bölgelerden gelmeleri durumunda, seyahat masraflarının ve zaman kaybının önüne geçilebilir. İkinci olarak, telekonferans yöntemiyle görüşmelerin gerçekleştirilmesi, arabulucuya ve taraflara daha fazla esneklik sağlayabilir. Özellikle, acil durumlarda veya beklenmedik olaylar nedeniyle fiziksel toplantıların gerçekleştirilememesi durumunda, telekonferans yöntemiyle görüşmelerin yapılabilmesi büyük bir avantaj sağlayabilir. Arabuluculukta Telekonferansın Riskleri Ne yazık ki, Türk Hukukunda 2024 yılı itibariyle telekonferans yöntemiyle görüşmelerin kullanılabilmesine ilişkin net bir düzenleme yoktur. Bu durum bazı hukuki sorunlara yol açabilir. Örneğin mahkemece arabuluculuk sürecinin usulüne uygun işletilmediği öne sürülerek işlemler iptal edilebilir, davanın reddedilmesi gibi olumsuzluklar ortaya çıkabilir. Bir diğer yandan, teknik sıkıntılar veya bağlantı sorunları yaşanabilir, canlı olarak yüz yüze müzakerenin etkisi tam olarak telekonferansta hissedilmeyebilir. Arabuluculuk Telekonferans Talebi Yargıtay ve Bölge (BAM) Kararları Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2485 E, 2019/1674 K numaralı kararında bu konuyla ilgili özet olarak aşağıdaki şekilde görüş belirtmiştir: “Bölge adliye mahkemesi, işe iade davasında, davanın açılıp açılmadığının belirlenmesi amacıyla, telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen arabuluculuk işleminin geçerliliğini incelemiştir. Mahkeme, telekonferans yönteminin yasalarda düzenlenmediği ve telekonferansa katılan kişinin ehil ve yetkili olup olmadığının tespitinin mümkün olmadığı konularını dikkate alarak, telekonferans yoluyla yapılan arabuluculuk görüşmelerinde tutanak tarihinin belirlenmesi ve anlaşmazlık tarihinde yasal hak düşürücü sürelerle ilgili tereddüt durumlarında, bu süreleri içeren kişinin lehine yorum yapılması gerektiğini ifade etmiştir.” Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/2541 E, 2019/2294 K numaralı kararında bu konuyla ilgili özet olarak aşağıdaki şekilde görüş belirtmiştir: “Davalının telekonferans yoluyla arabuluculuk görüşmelerine katıldığı belirlenmektedir. Arabulucu tarafından 8.1.2018 tarihinde son görüşme tutanağı düzenlendiği görülmektedir. Davacı vekili ise davalının tutanağı imzalamadığını, tutanak örneğinin kendisine verilmediğini, daha sonra davalı tarafça imza eksikliği tamamlandıktan sonra evrakın kendilerine 17.1.2018 tarihinde kargo ile gönderildiğini ve 22.1.2018 tarihinde de kendilerine ulaştığını, bu durumda işe iade davasını yasal süre içinde açtıklarını iddia etmektedir. Dosyada bulunan 18.1.2019 tarihli arabulucu tutanağı da davacının iddiasını doğrulamaktadır. Ancak davacının dilekçesine eklemesi gereken, tarafların imzalarını taşıyan, usulüne uygun düzenlenmiş ve uzlaşmaya varılamadığını belirten bir tutanak 9.1.2018 tarihinde mevcut değildir. Arabulucu tarafından 18.1.2019 tarihinde düzenlenen tutanak ve davanın açıldığı tarih doğrultusunda, davanın yasal süre içinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkeme kararı iptal edilmiştir.” Arabuluculuk Daire Başkanlığının Görüşü Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk” adlı kitapta, telekonferans yoluyla arabuluculuk görüşmelerinin yapılabileceği aşağıdaki şekilde ifade edilmiştir: “Özellikle tarafların bir araya gelmesinde fiili imkânsızlık bulunduğu ya da tarafların menfaatlerinin gerektirdiği hâllerde tarafların arabuluculuk görüşmelerini telekonferans yöntemiyle yürütmeleri mümkündür. Bununla birlikte, telekonferans yöntemi arabuluculuk sürecini bir formaliteye dönüştürmek amacıyla kullanılmamalı ve süreç yönetiminden sorumlu olan arabulucu da tarafların bu yöndeki taleplerini kabul etmemelidir.” Telekonferans Arabuluculuk Tutanak ve Dilekçe Örneği Telekonferans yoluyla arabuluculuk görüşmeleri gerçekleştirilmesi durumunda, görüşmelerin yazılı veya ses kaydı şeklinde dokümantasyonu oldukça önemlidir. Her bir görüşme için tarihi, saatleri, katılımcıların isimlerini, görüşmenin konularını ve herhangi bir alınan veya verilen kararı içeren dokümantasyon yapılmalıdır. Aşağıda 2 sayfadan oluşan örnek bir telekonferans arabuluculuk tutanak örneği bulacaksınız. Sonuç Sonuç olarak, günümüzün hızla değişen teknolojik gelişmeleri göz önüne alındığında, Türk Hukuku’nun arabuluculuk sürecinde telekonferans yöntemine ilişkin net bir düzenleme yapmasının gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu konuda Birleşmiş Milletler Arabuluculuk Konvansiyonu (UNCITRAL) ve diğer ülkelerin örneklerinden faydalanmak ve bir mevzuat düzenlemesi yapmak, arabuluculuk sürecini geliştirebilir ve daha etkili bir şekilde kullanılmasına olanak sağlayabilir. ilgiliKaynakHaberLog Arabuluculuk: Anlaşmazlıkları Çözmede Etkili Bir Yöntem Telekonferans Arabuluculuk Tutanağı Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığı Avukat Saim İncekaş İncekaş Hukuk Bürosu Mevzuat ve içtihatlar Sayfa dinamik bir konuyu ele almaktadır. Bilgiler en son 2024 Ağustos ayı itibariyle günceldir. Paylaşın Facebook Twitter LinkedIn