Türk Medeni Kanunu Madde 486

Sayfa içeriği:

  2 Dakikalık Okuma

TMK 486. Madde

Türk Medeni Kanunumuzun 486. maddesi şu şekildedir:

VESAYETİ GEREKTİREN HALLERİN SONA ERMESİ – Görevden alınma – Geçici önlemler

Madde 486 – Gecikmesinde tehlike bulunan hallerde vesayet makamı, vasiye geçici olarak işten el çektirip bir kayyım atayabileceği gibi; gerekirse muhtemel zararı göz önünde bulundurarak vasinin mallarına ihtiyati haciz koyabilir ve tutuklanmasını da isteyebilir.

Vasinin görevini yapmakta yetersizliği sebebiyle vesayet altındaki kişinin menfaatleri tehlikeye düşerse, vesayet makamı kusuru olmasa bile vasiyi görevden alabilir.

Başlık

TMK 486. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: ÜÇÜNCÜ KISIM: VESAYET – ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: VESAYETİN SONA ERMESİ – İKİNCİ AYIRIM: VASİLİK GÖREVİNİN SONA ERMESİ

Madde başlığı şu şekildedir: VESAYETİ GEREKTİREN HALLERİN SONA ERMESİ – Görevden alınma – Geçici önlemler

Gerekçe

Türk Medeni Kanunu 486. maddesinin gerekçesi ise şu şekildedir:

Eski Kanunun 430 uncu maddesini karşılamaktadır.

Arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Önceki maddelerde olduğu gibi, bu madde de “sulh mahkemesi” yerine “vesayet makamı” deyimi kullanılmıştır. Yürürlükteki Kanunun 430 uncu maddesine göre, vesayet makamı olan sulh mahkemesi vasi tutuklatabilir ve mallarını haczettirebilir. Vesayet makamı vasinin mallarını doğrudan doğruya kendi kararıyla haczedebilmelidir. Zira haczi icra dairelerinden veya başka mahkemeden isteme zorunluluğu bulunursa bu işlem gecikebilir, suiistimallere ve mal kaçırmalara imkan ve fırsat sağlanmış olabilir ve vesayet altına alınanın hakları tehlikeye düşebilir. Bu sebeple maddede vesayet makamının gerekirse muhtemel zararı göz önünde bulundurarak vasinin mallarına ihtiyati haciz koyabileceği belirtilmiştir. Yürürlükteki metinde “icabında tevkif ettirebilir.” denilmektedir. Bu ifade ile vasilik makamı olan sulh mahkemesine bir direktif verilmemiştir. Bu eksikliği gidermek üzere Tasarıda, “tutuklanmasını isteyebilir.” denilmek suretiyle bir kural değişikliği yapılmıştır. Böyle bir istem karşısında kalan ceza mercii suç unsurlarına bakarak bu istemi yerine getirebilir veya reddedebilir. Bu nokta medeni hukuku ilgilendirmediğinden maddeye bununla ilgili bir kayıt eklenmesi gerekli görülmemiştir.

ADALET KOMİSYONU RAPORU

– Tasarının 486 ncı maddesinde yer alan “ihtiyati” kelimesi “ihtiyatî” şeklinde yazılmıştır.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir