Türk Medeni Kanunu Madde 288

Sayfa içeriği:

  2 Dakikalık Okuma

TMK 288. Madde

Türk Medeni Kanunumuzun 288. maddesi şu şekildedir:

Soybağının reddi – İspat – Evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşme

Madde 288 – Çocuk, evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşmüşse, davacının başka bir kanıt getirmesi gerekmez.

Ancak, gebe kalma döneminde kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı kanıtlar varsa, kocanın babalığına ilişkin karine geçerliliğini korur.

Başlık

TMK 288. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KISIM: HISIMLIK – BİRİNCİ BÖLÜM: SOYBAĞININ KURULMASI – İKİNCİ AYIRIM : KOCANIN BABALIĞI

Madde başlığı şu şekildedir: SOYBAĞININ KURULMASI – Soybağının reddi – İspat – Evlenmeden önce veya ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşme

Gerekçe

Türk Medeni Kanunu 288. maddesinin gerekçesi ise şu şekildedir:

İsviçre Medeni Kanununun 256b maddesinden esinlenen bu madde, eski Medeni Kanunun 244 üncü maddesini karşılamaktadır.

Birinci fıkrada, yürürlükteki metinden farklı olarak, yüzseksen günlük süre bir ölçü olarak öngörülmemiş ve sadece “evlenmeden önce ana rahmine düşmüşse” ibaresi kullanılmıştır. Çünkü, evlilik içinde ana rahmine düşmüş olma keyfiyetinin hangi durumda kabul edileceği, yüzseksen günlük süre ölçüsü de belirtilmek suretiyle zaten bir önceki maddede düzenlenmiştir ki, o maddenin zıt anlamı, evlenmeden önce ana rahmine düşmenin ne zaman söz konusu olacağını da ortaya koymaktadır. Ayrıca bu fıkrada, yürürlükteki metinden farklı olarak, ayrılığa hükmedildikten sonra ana rahmine düşmüş olma değil, “ayrı yaşama sırasında ana rahmine düşmüş” olma şeklinde daha geniş bir ifade kullanılmış ve böylece 1984 tarihli Öntasarının 226 ncı maddesinde olduğu gibi fiili ayrılık da hükmün kapsamına alınmış, burada da davacı olarak “koca” yerine “davacı” terimi kullanılmıştır. Hükme göre, çocuk evlenmeden önce veya eşlerin ayrı yaşaması sırasında ana rahmine düşmüşse, davacının bu olguyu kanıtlaması yeterlidir.

İkinci fıkrada, 1984 tarihli Öntasarı ve İsviçre Medeni Kanunu örnek alınmıştır. Yürürlükteki metinde yer alan “…birlikte ikametinin…” ifadesi yerine, “kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı kanıtlar varsa …” ibaresi kullanılmıştır. Böylece bu hükme göre, gebe kalma sırasında kocanın karısı ile cinsel ilişkide bulunduğu konusunda inandırıcı kanıtlar varsa, kocanın babalığına ilişkin karine geçerliliğini koruyacaktır.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir