Türk Ceza Kanunu Madde 98

TCK 98. Madde

Türk Ceza Kanunumuzun 98. maddesi şu şekildedir:

Koruma, Gözetim, Yardım veya Bildirim Yükümlülüğünün İhlali – Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi

Madde 98 – (1) Yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal ilgili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

(2) Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Başlık

TCK’nın 98. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KİTAP: Özel Hükümler – İKİNCİ KISIM: Kişilere Karşı Suçlar – DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: Koruma, Gözetim, Yardım veya Bildirim Yükümlülüğünün İhlali

Madde başlığı şu şekildedir: Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi

Gerekçe

Türk Ceza Kanunu’nun 98. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:

HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METNİN GEREKÇELERİ


Madde 150. Maddeyle, çağdaş uygar toplumlarda birlikte yaşamanın zorunlu kıldığı sosyal yardım ve ilgi, belirli ölçüde olmak üzere hukuki bir yüküm haline getirilmektedir. Maddede temelde birbirine çok benzeyen hukuki yararları ihlal eden iki ayrı suç düzelenmiş bulunmaktadır.

Maddenin birinci fıkrasıyla 149 uncu maddenin belirttiği suçun mağduru olan yani terkedilmiş bulunan kişiyi görüp de durumu derhal ilgili memurlara bildirmeyen kimse bu ihmalinden dolayı cezalandırılmaktadır. Aynı ihmal, ölüye rastlayıp da bunun bildirilmemesi halinde de suç sayılmaktadır. Fıkrada geçen ilgili memurlar deyimi ile tüm kolluk makam ve memurları ve idari teşkilat içinde yer almış bütün diğer görevliler anlaşılır. “Derhal” sözcüğünden maksat, halin makul saydırmayacağı herhangi bir gecikmeye neden olmadan bildirimde bulunmak demektir.

Maddenin ikinci fıkrasında, hasta ve yaralılara ve tehlikeyle karşı karşıya bulunan kimselere gösterilmesi gerekli ahlaki bir sosyal yardım görevinin ihmali suç haline getirilmektedir. Fıkra, hasta ve yaralıya karşı yardım yükümünü, bu kişilerin kendilerini idare edemeyecek durumda bulunmaları veya herhangi bir nedenle beden ve sağlık bakımından tehlikeye maruz bulunulması koşullarına bağlı kılmıştır. Çağdaş hukuk, yardım yükümünü insanlara mutlak bir surette yükleyemeyeceğinden görev bu koşulların varlığına bağlanmıştır.

Bu kimseler için yapılması gerekli yardımın derece ve miktarı ile ilgili ölçü de fıkrada gösterilmiş ve bunun “hal ve koşulların elverdiği ölçüde” olması gerekeceği ifade edilmiştir. Böylece insanlardan yetenek ve güçleri dışında bir yardımın istenemeyeceği açıklanmış olmaktadır. Yine bu ölçüt yardımın, yapanı bakımından herhangi bir tehlike doğuracak nitelikte olmamasını da belirtilmiş olmaktadır. Zira hal ve koşulların olanak verdiği ölçüde sözcüğü, doğal olarak yardımı yapan bakımından tehlike doğurmayacak nitelikte olması gereğini de belirtmiş olur.

ADALET KOMİSYONU RAPORU

Madde metninde, yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, suç olarak tanımlanmıştır. Bu suçun konusu, yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimse olabilir. Suçun faili ise, herkes olabilir.

Belirtilen durumlarda bulunan bir kimseye karşı yardım yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, bu suç oluşacaktır. Ancak, belirtilen durumlarda bulunan kişilere gerekli müdahalenin yapılabilmesine yönelik olarak bir teşkilatlanmanın olduğu yerlerde, kişilerin yardım için girişimde bulunmaması suç oluşturmayacaktır. Ancak, ilgili makamların bu durumdan haberdar olmaması halinde, kişilerin durumu derhal ilgili makamlara bildirme yükümlülüğü vardır. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi de bu madde kapsamında suç olarak tanımlanmıştır.

Maddenin ikinci fıkrasında, netice sebebiyle ağırlaşmış suç haline ilişkin düzenlemeye yer verilmiştir.

TBMM Kabul Metni

98 inci maddeyi okutuyorum:

Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi

MADDE 98. – (1) Yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hâl ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhâl ilgili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir