Türk Ceza Kanunu Madde 234

TCK 234. Madde

Türk Ceza Kanunumuzun 234. maddesi şu şekildedir:

Aile Düzenine Karşı Suçlar – Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması

Madde 234 – (1) Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmının, onaltı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması halinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Fiil cebir veya tehdit kullanılarak işlenmiş ya da çocuk henüz oniki yaşını bitirmemiş ise ceza bir katı oranında artırılır.

(3) (Ek fıkra: 06.12.2006 – 5560 S.K/Madde 10) Kanuni temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, rızasıyla da olsa, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan kişi, şikayet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


Başlık

TCK’nın 234. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KİTAP: Özel Hükümler – ÜÇÜNCÜ KISIM: Topluma Karşı Suçlar – SEKİZİNCİ BÖLÜM: Aile Düzenine Karşı Suçlar

Madde başlığı şu şekildedir: Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması


Gerekçe

Türk Ceza Kanunu’nun 234. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:

HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METNİN GEREKÇELERİ

Madde 336. Maddenin birinci fıkrasında, onbeş yaşını bitirmemiş bir çocuğun kendi rızasıyla kaçırılması veya alıkonulması cezalandırılmaktadır. Böylece bu maddeyle çocuk üzerindeki velayet veya vesayet hakları korunmaktadır. Çocuk üzerinde kaçırma ve alıkoyma fiilinin şehvet hissi veya evlenmek niyetiyle işlenmesi halinde herşeyden önce yine çocuk üzerindeki velayet ve vesayet hakkı ihlal edilmiş olur. Bununla birlikte fiilin şehvet hissi ve evlenmek niyetiyle icrası hali, edep törelerine karşı suçlar arasında yer almış, bu Bölümde ise söz konusu maksatlar olmadan çocuğun kaçırılması veya alıkonulması suçu konulmak suretiyle aile kurumunu korumaya üstünlük verilmiştir. Böylece maddi unsurları aynı olan ve fakat maksat bakımından birbirinden ayrılan suçları bir araya toplamak uygulama kolaylığı sağlayabilir.

Suçun maddi unsuru, kaçırmak veya çocuğu rızası ile alıkoymaktır. Kaçırma ve alıkoymak terimleri için 325 inci maddenin gerekçesine bakılmalıdır.

Maddenin ikinci fıkrasında, suça ait iki ağırlaştırıcı hale yer verilmiştir: Birinci hal küçüğün rızası olmaksızın kaçırılması veya alıkonulmasıdır. İkinci hal ise küçüğün henüz oniki yaşını bitirmemiş bulunmasıdır.

Bu maddenin uygulamasında İcra ve İflas Kanununun 25 ve 341 inci maddelerinin göz önünde bulundurulması gerekir.

ADALET KOMİSYONU RAPORU

Maddenin birinci fıkrasında, velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmının, onaltı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması, suç olarak tanımlanmıştır. Böylece bu maddeyle çocuk üzerindeki velayet veya vesayet hakları korunmaktadır.

Söz konusu suç, onbeş yaşını bitirmemiş olan çocuğun kaçırılması veya alıkonulması suretiyle gerçekleşir. Ancak, bunun için cebir veya tehdit kullanılmasına gerek yoktur. Ayrıca, çocuğun velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya baba ya da üçüncü derece dahil kan hısmı tarafından kaçırılmış veya alıkonulmuş olması gerekir.

Maddenin ikinci fıkrasında, söz konusu suçun nitelikli halleri belirlenmiştir. Buna göre, kaçırma veya alıkoyma fiillerinin cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde faile daha ağır ceza verilecektir. Keza, kaçırılan çocuğun oniki yaşını bitirmemiş olması halinde de ceza artırılacaktır.


TBMM Kabul Metni

234 üncü maddeyi okutuyorum:

Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması

MADDE 234. – (1) Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmının, onaltı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması hâlinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Fiil cebir veya tehdit kullanılarak işlenmiş ya da çocuk henüz oniki yaşını bitirmemiş ise ceza bir katı oranında artırılır.

BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin
İçindekiler