TCK 180. Madde
Türk Ceza Kanunumuzun 180. maddesi şu şekildedir:
Genel Tehlike Yaratan Suçlar – Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma
Madde 180 – (1) Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
Başlık
TCK’nın 180. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KİTAP: Özel Hükümler – ÜÇÜNCÜ KISIM: Topluma Karşı Suçlar – BİRİNCİ BÖLÜM: Genel Tehlike Yaratan Suçlar
Madde başlığı şu şekildedir: Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma
Gerekçe
Türk Ceza Kanunu’nun 180. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METNİN GEREKÇELERİ
Hükümetin teklif ettiği metinde karşılığı yok.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
Madde metninde, deniz, hava veya demiryolu ulaşımında trafik güvenliğini kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından taksirle tehlikeye sokmak, suç olarak tanımlanmıştır.
TBMM Kabul Metni
180 inci maddeyi okutuyorum:
Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma
MADDE 180. – (1) Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
BAŞKAN – Madde üzerinde, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Samsun Milletvekili Sayın Haluk Koç; buyurun.
CHP GRUBU ADINA HALUK KOÇ (Samsun) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, oldukça hızlı akan bir görüşme trafiği içerisindeyiz. “Trafik” deyince de, 180 inci maddeyle, trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokmanın suç teşkil ettiği konusunda bir hüküm geliyor. Ben, okuyunca, bir siyasî çıkarım yapıyorum buradan. Biliyorsunuz, temmuz ayının 21’i ya da 22’sinde, Pamukova’da, çok önemli bir demiryolu kazası meydana geldi ve bununla ilgili bir gensoru girişimi oldu. Bu gensoru girişimi, olayın siyasî ve idarî yükümlülüğünü taşıyan Sayın Bakan tarafından pek üstlenilmedi ve Grubunuz tarafından da reddedildi.
Daha sonraki süreçte, olaydaki teknik bilirkişi incelemelerini tamamladı ve sekizde 4 kusurun Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarına ait olduğu konusunda bir hükme vardı. Olayın gerisi trajikomik seyrediyor.
Değerli arkadaşlarım, ben, Sayın Adalet Bakanına, gerçekten teşekkür etmek istiyorum; çünkü, daha önce bu tartışmalar sırasında, bu rapor yayımlandıktan sonra, sekizde 4 suç isnat edilen Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının şu andaki Genel Müdürü, ilgili genel müdür yardımcıları ve onların siyasî ve idarî amiri olan Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım, sekizde 4’lük suçun siyasî muhatabı oldular. Şimdi, bu muhataplık karşısında, Sayın Adalet Bakanı, o zaman, bir hükümet toplantısı sonrasında basına açıklama yaparken, çok nazik bir şekilde, kabine arkadaşına “istifa” denilen bir demokratik müessesenin de bulunduğunu ima eden tarzda açıklamalar yaptı; ben de, bunu, bir basın toplantısında dile getirmiştim.
Şimdi, Sayın Adalet Bakanının ve bizlerin, gensoru dahil, her türlü denetim mekanizması, her türlü demokratik uyarısına rağmen, bu suçun sekizde 4’lük kısmının siyasî ve idarî sorumluluğunun, siyasî karar mekanizması noktasındaki kişisi, Sayın Ulaştırma Bakanı, acaba, bu 180 inci maddenin neresinde yer alıyor? Bir okursanız… Ben, gerekçesini de okumak istiyorum, maddeyi de okumak istiyorum; iki satır, vaktinizi almayacak.
“Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.” Yani, taksirle, bilinçli olmadan; tabiî ki böyle bir suçlama yok; ama, görevindeki dikkati, özeni göstermeden anlamında. Bu suçun kapsamına Sayın Binali Yıldırım -Sayın Bakan burada yok, keşke olsaydı- Sayın Bakan giriyor mu girmiyor mu; bu, önemli bir konu, gerçekten önemli bir konu. Burada, bu raporun, bilirkişi raporunun, mahkemeye sunulan raporun sonuç kısmına bakacak olursak, buraya Sayın Bakan da giriyor, Devlet Demiryolları Sayın Genel Müdürü de giriyor ve o talihsiz kaza sonrasında talihsiz açıklamalar yapan genel müdür yardımcısı arkadaşlar da giriyor.
Değerli arkadaşlarım, sabahtan beri hep iyiyi konuşuyoruz, hep olumluyu konuşuyoruz. Ceza tarzında değil özendirme tarzında, topluma kazandırma tarzında bir ceza yasası felsefesini yaşama geçirmeye çalışıyoruz; ama, bizler örnek olmak zorundayız. Bu yasayı çıkaran Yasama Organında şu anda görev yapan kişiler bu yasayı çıkarırken, kendileri getirdikleri yasal düzenlemelere örnek teşkil etmek durumdalar. Bu örneği teşkil edecek olan kişi de 180 inci madde kapsamında Sayın Ulaştırma Bakanıdır. Konuyla ne ilgisi var demeyin; bariz bir karşılığı var; Sayın Ulaştırma Bakanının muhatap olduğu bir maddeyle karşı karşıyayız. Eğer, bu maddeye “evet” oyu verirseniz, Sayın Ulaştırma Bakanını da bu madde kapsamında değerlendiriyoruz demektir. Ben, bunu, bir kere daha sizlerin vicdanına hatırlatmak istedim ve Sayın Bakana da, hâlâ, kamu vicdanı bakımından sorun teşkil eden konumunu bir kere daha gözden geçirmesi demokratik tavsiyesinde bulunmayı Cumhuriyet Halk Partisi adına görev sayıyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Koç.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.