Türk Ceza Kanunu Madde 170

TCK 170. Madde

Türk Ceza Kanunumuzun 170. maddesi şu şekildedir:

Genel Tehlike Yaratan Suçlar – Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması

Madde 170 – (1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;

a) Yangın çıkaran,

b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,

c) Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan,

kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.


Başlık

TCK’nın 170. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KİTAP: Özel Hükümler – ÜÇÜNCÜ KISIM: Topluma Karşı Suçlar – BİRİNCİ BÖLÜM: Genel Tehlike Yaratan Suçlar

Madde başlığı şu şekildedir: Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması


Gerekçe

Türk Ceza Kanunu’nun 170. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:

HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METNİN GEREKÇELERİ

a) Madde 234. Maddede, genel tehlike yaratan suçlardan yangına yer verilmiştir. Yangın, yakılan şey dışında, kişiler veya eşya yönünden genel bir tehlike, bir bakıma birlikte yaşama güvenliğine karşı bir tehdit olduğu için müstakil suç sayılmıştır.

Yangın, tehlike suçlarından olduğu için, ateş vermekle yangın tehlikesinin meydana geleceği kabul edilmiştir. Failin genel bir tehlikeye neden olduğunu bilmesi de şart koşulmamıştır. Zira, bu tehlike her yangında vardır. Genel tehlike, yangına neden olma fiilinin doğrudan bir sonucudur.

Maddenin birinci fıkrasında, her türlü yapılara, tarım ürünlerine, hububata, besinlere, küme ve depolarına ateş verilmesi cezalandırılmaktadır. “Her türlü yapılar” deyimi binaları, ikmal edilmiş veya edilmemiş her tür diğer yapıları kapsamaktadır.

İkinci fıkrada, tehlikenin daha vahim olacağı fikrinden hareketle, suçun diğer nitelikli halleri gösterilmektedir; bu yerler konutlar, insanların toplu olarak bulundukları binalar, kamuya ait binalar, kamunun kullanılmasına ayrılmış tesisler, sanayi işletmeleri, kolaylıkla tutuşabilir veya patlayabilir maddelerin konulduğu yerler ve madenlerdir. Belirtilen yerlerin yakılması anında, bina içerisinde insan bulunmuş olması şart değildir. Kamuya ait binanın fiil anında, kamu yararına kullanılmakta olup olmaması da önem taşımaz. Kamunun kullanılmasına ayrılmış tesislerin ise, fiilen bu maksatla kullanılmakta bulunması gerekir. “Sanayi işletmeleri” deyimi, fabrikaları, atölyeleri, buraların binalarını aletleri ve makineleri kapsar.

Fıkra ayrıca kolaylıkla tutuşabilen veya patlayabilen maddelerin konduğu yerlere; söz gelimi benzin ve benzeri akaryakıt, dinamit, kömür depolarına ve diğer benzeri yerlere ateş verilmesini nitelikli hal saymıştır. Madenlere ateş verilmesi de bu fıkra kapsamına alınmıştır.

Ormanlara ateş verilmesi fiilleri 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun, 4/7/1995 tarihli ve 4114 sayılı Kanunla değişik 110 uncu maddesi gereğince cezalandırıldığından, Tasarı kapsamına alınmamıştır.

b) Madde 236. Maddeyle, genel tehlike yaratan hallerden birisi olarak kasten sele veya taşkına meydan verilmesi cezalandırılmıştır. Fiil çeşitli şekillerde gerçekleştirilebilir: Söz gelimi failin, kabarmasını sağlamak üzere suyun çıkış yollarını tıkaması gibi.

c) Madde 243. Cürüm derecesindeki bir suçu içeren bu madde ile bir defa yetkili merciinden izin almaksızın patlayıcı maddelerin infilak ettirilmesi cezalandırılmaktadır. Örneğin, inşasına başlanan bir binanın temelinde çıkan büyük bir kayayı parçalamak maksadıyla ruhsat almadan dinamit patlatan kişi bu maddeye göre cezalandırılacaktır.

İkinci olarak maddenin cezalandırdığı fiil ecza patlatmaktır. Fiilin suç oluşturması için tehlikeli olması veya herkesi rahatsız edecek surette icra edilmesi gerekmektedir, mahalle aralarında bu niteliği taşıyan maddeleri, çatapat denilen şeyleri patlatmak bu maddenin kapsamı içindedir.

Maddenin cezalandırdığı üçüncü fiil, meskun bir yerde veya civarında veya umuma açık yol üzerinde veya bu yola doğru, hukuka uygun bir neden bulunmadan silah patlatmaktır.

ADALET KOMİSYONU RAPORU

Madde metninde, genel güvenliği kasten tehlikeye sokan fiiller, suç olarak tanımlanmıştır.

Maddenin birinci fıkrasında, bu suçu oluşturan seçimlik hareketler, yangın çıkarmak; bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak; silahla ateş etmek veya izinsiz patlayıcı madde kullanmak, olarak belirlenmiştir. Ancak, bu fiiller dolayısıyla cezaya hükmedebilmek için, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından somut bir tehlikenin meydana gelmesi gerekir. Böylece, söz konusu suç, bir somut tehlike suçu olarak tanımlanmıştır.

Maddenin ikinci fıkrasında ise, bir soyut tehlike suçu tanımına yer verilmiştir. Bu hükümde, yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olmak, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır. Bu fiiller dolayısıyla cezaya hükmedebilmek için, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından somut bir tehlikenin meydana gelmesi gerekmemektedir.

Bu fiillerin işlenmesiyle bir zarar neticesinin meydana gelmesi halinde, meydana gelen zarara ve bu zararın meydana gelmesi açısından failin kast veya taksirine göre başka suçlar oluşacaktır. Örneğin, toplumda genel güvenliği tehlikeye sokan bir etki meydana getiren fiiller sonucunda bir veya birkaç kişi ölmüş veya yaralanmış ya da kişiler malvarlığı itibarıyla zarar görmüş olabilir. Bu gibi durumlarda, farklı neviden fikri içtima hükümlerinin uygulanması gerekir.


TBMM Kabul Metni

170 inci maddeyi okutuyorum:

ÜÇÜNCÜ KISIM

Topluma Karşı Suçlar

BİRİNCİ BÖLÜM

Genel Tehlike Yaratan Suçlar

Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması

MADDE 170. – (1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;

a) Yangın çıkaran,

b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,

c) Silâhla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan,

Kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir