TBK 491. Madde
Türk Borçlar Kanunumuzun 491. maddesi şu şekildedir:
Yayım Sözleşmesi – Hükümleri – Basım sayısı ve baskı adedinin belirlenmesi
Madde 491 – Sözleşmede basım sayısı belirtilmemişse, yayımcının ancak bir basım yapma hakkı vardır.
Taraflar, sözleşmenin süresini veya baskı adedini kararlaştırmak zorundadırlar.
Sözleşmede yayımcıya belirli birkaç basım veya bütün yeni basımları yapma yetkisi verildiği hallerde, yayımcı eserin baskı adedi tükenmiş iken yeni bir basım yapmayı ihmal ederse, yayımlatan yeni basım için yayımcıya uygun bir süre verir. Yayımcı, verilen süre içinde basımı gerçekleştirmezse; yayımlatan sözleşmeden cayabilir.
Başlık
TBK’nın 491. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KISIM: Özel Borç İlişkileri – SEKİZİNCİ BÖLÜM: Yayım Sözleşmesi
Madde başlığı şu şekildedir: Yayım Sözleşmesi – Hükümleri – Basım sayısı ve baskı adedinin belirlenmesi
Gerekçe
Türk Borçlar Kanunu’nun 491. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
818 sayılı Borçlar Kanununun 375 inci maddesini karşılamaktadır.
Tasarının üç fıkradan oluşan 491 inci maddesinde, basım sayısının ve baskı adedinin belirlenmesi düzenlenmektedir.
818 sayılı Borçlar Kanununu 375 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan “III. Basılacak nüshaların tayini” şeklindeki ibare, Tasarıda “III. Basım sayısı ve baskı adedinin belirlenmesi” şekline dönüştürülmüştür.
Maddenin ikinci fıkrası, 818 sayılı Borçlar Kanununun 375 inci maddesinde yer verilmeyen, yeni bir hüküm içermektedir. Fıkraya göre: “Taraflar, süreli sözleşmelerde sözleşmenin süresini veya baskı adedini kararlaştırmak zorundadırlar.” Böylece, 818 sayılı Borçlar Kanununun 375 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan ve aksi kararlaştırılmamışsa, kural olarak, baskı adedini belirlemekte yayımcıyı serbest bırakan düzenlemesi, Tasarıya alınmayarak, bu konuda uygulamada görülen bazı kötüye kullanmaların önlenmesi amaçlanmıştır.
818 sayılı Borçlar Kanununun 375 inci maddesinin son fıkrasında öngörülen durumda, yayımlatanın veya haleflerinin istemi üzerine, yeni bir basım için yayımcıya verilecek sürenin hakim tarafından belirlenmesinden söz edildiği halde, Tasarıda, yayımlatan tarafından uygun bir sürenin verilmesi yeterli görülmüştür. Aynı fıkrada “veya halefleri” sözcüklerinin kullanılmasında bir zorunluluk olmaması nedeniyle, bu sözcükler Tasarıya alınmamıştır. Ayrıca, 818 sayılı Borçlar Kanununun 375 inci maddesinin son fıkrasında kullanılan “hakkı sakıt olur.” şeklindeki ibarenin, her durumda tarafların menfaatlerine uygun düşmeyebileceği göz önünde tutularak, Tasarının 491 inci maddesinin son fıkrasında, bu ibare yerine, “yayımlatan sözleşmeden cayabilir.” şeklindeki ibarenin kullanılması tercih edilmiştir.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
– Tasarının 491, 492, 493, 494, 495, 496, 497, 498, 499 ve 500 üncü maddeleri aynen kabul edilmiştir.
TBMM Kabul Metni
491’inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.