TBK 408. Madde
Türk Borçlar Kanunumuzun 408. maddesi şu şekildedir:
Genel Hizmet Sözleşmesi – İşverenin borçları – Ücret ödeme borcu – İşgörme ediminin ifasının engellenmesi halinde ücret – İşverenin temerrüdü halinde
Madde 408 – İşveren, işgörme ediminin yerine getirilmesini kusuruyla engellerse veya edimi kabulde temerrüde düşerse, işçiye ücretini ödemekle yükümlü olup, işçiden bu edimini daha sonra yerine getirmesini isteyemez. Ancak, işçinin bu engelleme sebebiyle yapmaktan kurtulduğu giderler ile başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar ücretinden indirilir.
Başlık
TBK’nın 408. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KISIM: Özel Borç İlişkileri – ALTINCI BÖLÜM: Hizmet Sözleşmeleri – BİRİNCİ AYIRIM: Genel Hizmet Sözleşmesi
Madde başlığı şu şekildedir: Genel Hizmet Sözleşmesi – İşverenin borçları – Ücret ödeme borcu – İşgörme ediminin ifasının engellenmesi halinde ücret – İşverenin temerrüdü halinde
Gerekçe
Türk Borçlar Kanunu’nun 408. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
818 sayılı Borçlar Kanununun 325 inci maddesini karşılamaktadır.
Tasarının tek fıkradan oluşan 407 nci maddesinde, işverenin temerrüdü durumunda işçiye ücret ödenmesi düzenlenmektedir.
818 sayılı Borçlar Kanununun 325 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan “c. İş sahibinin temerrüdü” ibaresi, Tasarıda “3. İşgörme ediminin ifasının engellenmesi durumunda ücret / a. İşverenin temerrüdü durumunda” şekline dönüştürülmüştür.
Maddeye göre, hizmet sözleşmesinde işverenin temerrüdü, alacaklının temerrüdünün özel bir halidir. İşverenin, işçinin işgörme ediminin ifasının engellendiği şu iki durumda da ücret ödemekle yükümlü olduğu kabul edilmiştir:
1. İşverenin, işçisinin gereği gibi önerdiği işgörme edimini kabulde temerrüde düşmesi,
2. İşverenin, işçinin işgörme edimini ifasını kusuruyla engellemesi. İşverenin işin görülmesini kusuruyla engellemesi, o işin yapılmasından vazgeçmesi, işçinin yerine başkasını çalıştırması gibi sebeplere dayanabilir.
Yukarıdaki iki durumdan biri gerçekleştiği takdirde işveren, kabulden kaçındığı ya da ifasını kusuruyla engellediği iş görülmediği halde, işçiye ücretini ödemekle yükümlü olacak ve daha sonra, aynı işin görülmesini ondan isteyemeyecektir.
Maddenin ikinci cümlesinde, işverenin kabulden kaçındığı veya ifasını kusuruyla engellediği iş sebebiyle, işi yapmayan işçinin, bu şekilde elde ettiği serbest zamanı başka bir işte değerlendirerek elde ettiği veya elde etmekten bilerek kaçındığı yararlar ile yapmaktan kurtulduğu giderlerin ücret alacağından indirilmesi hükme bağlanmıştır.
Maddenin ikinci cümlesinde, Tasarının kira sözleşmesine ilişkin 324 üncü maddesinin ikinci fıkrasına paralel bir düzenlemeye yer verilmiştir. Gerçekten, 818 sayılı Borçlar Kanununun 252 nci maddesinin ikinci fıkrasında olduğu gibi, Tasarıda da, “Kiraya veren, yapmaktan kurtulduğu giderler ile kiralananı başka biçimde kullanmakla elde ettiği veya elde etmekten kasten kaçındığı yararları kira bedelinden indirmekle yükümlüdür.” denilmiştir.
Maddenin düzenlenmesinde, kaynak İsviçre Borçlar Kanununun 324 üncü maddesi göz önünde tutulmuştur.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
– Alt Komisyonca, Tasarının 407 ve 408 inci maddelerinin kenar başlığında geçen “durumunda” ibaresi, Tasarının diğer madde kenar başlıklarında olduğu gibi, “halinde” ibaresi ile değiştirilmiş ve Komisyonumuzca da maddeler teselsül nedeniyle 408 ve 409 uncu maddeler olarak bu şekliyle kabul edilmiştir.
TBMM Kabul Metni
408’inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.