TBK 241. Madde
Türk Borçlar Kanunumuzun 241. maddesi şu şekildedir:
Taşınmaz Satışı ve Satış İlişkisi Doğuran Haklar – Önalım hakkı – Koşulları ve hükümleri
Madde 241 – Satıcı veya alıcı, satış sözleşmesinin yapıldığını ve içeriğini önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirmek zorundadır.
Önalım hakkı kullanıldıktan sonra satış sözleşmesi ortadan kaldırılırsa ya da alıcının şahsından kaynaklanan sebeplerle onaylanmazsa, bu durum önalım hakkı sahibine karşı ileri sürülemez.
Önalım hakkını kuran sözleşmede aksi öngörülmemişse, önalım hakkı sahibi taşınmazı, satıcının üçüncü kişiyle kararlaştırdığı satışa ilişkin koşullarla kazanır.
Ekonomik bakımdan satışa eşdeğer işlemlerde de yukarıdaki hükümler uygulanır.
Başlık
TBK’nın 241. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: İKİNCİ KISIM: Özel Borç İlişkileri – BİRİNCİ BÖLÜM: Satış Sözleşmesi – ÜÇÜNCÜ AYIRIM: Taşınmaz Satışı ve Satış İlişkisi Doğuran Haklar
Madde başlığı şu şekildedir: Taşınmaz Satışı ve Satış İlişkisi Doğuran Haklar – Önalım hakkı – Koşulları ve hükümleri
Gerekçe
Türk Borçlar Kanunu’nun 241. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
818 sayılı Borçlar Kanununda yer verilmeyen, “2. Koşulları ve hükümleri” kenar başlıklı yeni bir maddedir.
Tasarının dört fıkradan oluşan 240 ıncı maddesinde, sözleşmeden doğan önalım hakkının ileri sürülmesinin koşulları ve hükümleri düzenlenmektedir.
Maddenin birinci fıkrasında, satıcının veya alıcının taşınmaz satış sözleşmesinin yapıldığını ve içeriğini, noter aracılığıyla önalım hakkı sahibine bildirmek zorunda olduğu belirtilmektedir. Gerçekten, Türk Medeni Kanununun 735 inci maddesinin son fıkrasına göre de, yasal önalım hakkının kullanılmasına ilişkin hükümler sözleşmeden doğan önalım hakkında da uygulanır. Yine Türk Medeni Kanununun 733 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre, yapılan satış, satıcı veya alıcı tarafından önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirilecektir.
Maddenin ikinci fıkrasında kullanılan “satış sözleşmesi … alıcının şahsından kaynaklanan sebeplerle onaylanmazsa” şeklindeki ibareyle, sınırlı ehliyetsiz olan alıcı tarafından tek başına hareket edilerek yapılan satış sözleşmesine Türk Medeni Kanununun 16 ncı maddesi uyarınca, yasal temsilcisinin rıza göstermemesi yanında, ayırt etme gücüne sahip kısıtlı olan alıcı tarafından, tek başına hareket edilerek yapılan taşınmaz satış sözleşmesine, Türk Medeni Kanununun 462 nci maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca vesayet makamının izin vermemesi de kastedilmektedir.
Maddenin üçüncü fıkrasına göre, aksi kararlaştırılmadıkça önalım hakkı sahibi, taşınmazı satıcının üçüncü kişiyle yaptığı satışın koşulları çerçevesinde kazanır.
Maddenin son fıkrasında sözü edilen satışa eşdeğer işlemlerin başlıca örneğini, İsviçre Federal Mahkemesinin bazı kararlarında da kabul edildiği gibi, taşınmazın tamamı üzerinde üst hakkı kurulması oluşturmaktadır.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
– Tasarının 238, 239, 240, 241 ve 242 nci maddeleri teselsül nedeniyle 239, 240, 241, 242 ve 243 üncü maddeler olarak aynen kabul edilmiştir.
TBMM Tartışma ve Kabul Metni
Dokuzuncu bölüm 241’inci madde ile 270’inci maddeleri kapsamaktadır.
Bölüm üzerinde söz talebi yoktur.
Maddelerin oylamasına geçiyorum.
241’inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Kabul etmeyenler… Kabul edilmiştir.