Maddi ve Manevi Tazminat Dilekçesi Nasıl Hazırlanır? Dilekçe Örneği
ADANA ( ) ASLİYE HUKUK SAYIN HÂKİMLİĞİ’NE
DAVACI :
VEKİL : Avukat Saim İNCEKAŞ- Turhan Cemal Beriker Bulvarı, Ziya Algan İş Merkezi No:9 K:5 D:41, 01010 Seyhan/ADANA
DAVALI :
KONU : 10.12.2017 tarihinde meydana gelen haksız fiil neticesinde bedensel zarara uğrayan müvekkilimizin, fazlaya ilişkin hakkımız saklı kalmak ve sonradan arttırılmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL maddi ve 15.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 10.12.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazminine ilişkin dava dilekçemizdir.
MİKTAR : Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak ve sonradan arttırılmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL Maddi Tazminat, 15.000,00-TL Manevi Tazminat
AÇIKLAMALAR
Müvekkil Atatürk Hava Limanı’nda servisler ve depolardan sorumlu vardiya amiridir. Davalı taraf ise servis şoförlüğü yapmaktadır. Kural olarak havalimanında servis şoförleri vardiya amirinden izin alarak sırayla tek tek araçlarını hareket ettirmektedirler. 10.12.2017 tarihinde ise saat 15:00’da hareket etmesi gerekirken davalı sürücü vaktinden ince servis aracını hareket ettirmiştir. Bunun üzerine müvekkil ile aynı yerde personel şefi olarak görev yapan dava dışı davalının aracının önüne geçerek vaktinden önce hareket ettiği uyarısını yaparak durmasını söylemişlerdir. Bu esnada araçtan öfkeli ve kontrolsüz bir şekilde inen davalı, personel şefi Şentürk Uysal ile tartışmaya başlamış , müvekkilin ortamı yatıştırmaya çalışsa da sinkaflı küfürler etmiş daha sonra DAVALI MÜVEKKİLİMİZİN DOĞRUDAN YÜZÜNÜ HEDEF ALARAK KAFA ATMIŞTIR. Aldığı darbe ile burun kemiği kırılan ve burun cildinde 1-2 cm kadar kesi oluşan müvekkilin yüzü bir anda kanlar içinde kalmış ve yere yığılmış, baygınlık geçirmiştir.
Olayın hemen akabinde Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmış, burada Kulak- Burun-Boğaz Bölümü’nde tedavi altına alınan müvekkilin SBÜ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 10.12.2018 tarihli Adli Tıp Polikinliği Darp raporu (EK-1) ve diğer raporlar nazara alındığında BASİT TIBBİ MÜDAHALE İLE GİDERİLEMEYECEK ŞEKİLDE VE VÜCUTTA 2. DERECEDEN KIRIK OLUŞACAK ŞEKİLDE yaralandığı tespit edilmiştir.
Davalı taraf müvekkilin şikayeti üzerine …..sas sayılı dosyasında yargılanmış ve neticede … tarih ….esas ve …. karar sayılı karar ile davalının üzerine atılı müvekkile karşı yaralama eylemi sabit görülmüş ve eylemine uyan TCK 86/1 madde gereğince neticeten 1 YIL 15 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA karar verilmiştir. (EK-2)
Açıklanan tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde müvekkilin maddi ve manevi olarak zarara uğradığı ve zararının giderilmesi gerektiği sabittir. Zira burnu kırılan müvekkil maddi güçlük nedeniyle tedavisini tamamlayamamıştır. Bu süre içerisinde çektiği ağrı ve sızılar da yanına kalmıştır. Müvekkilin tam teşekküllü hastanede tedavi olması, dış görünüşünün en önemli parçası olan yüz bölgesini estetik ameliyatta düzeltilmesi en doğal hakkıdır. Borçlar Kanunu 46.maddesi 1.fıkrasında, zarar görene, kapsamını belirtmeksizin “bütün masraflarını” isteme hakkı tanınmıştır TBK 54. maddesinde ise, masraflar kavramının kapsamına, zarar görenin, beden bütünlüğünü eski haline getirmeye, yani iyileşmeyi sağlamaya veya hastalık ya da sakatlığın artmasını önlemeye yönelik harcamak durumunda olduğu ve ileride harcaması olası bütün masraflar girer.
Nitekim konu ile alakalı Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/6220 K. 2017/10490 kararında “…Haksız eylem ve kaza sonucu yaralanan kişi, tümü ile iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı ve ileride yapacağı tüm masrafları isteyebilir. Bunun tıbbı tedavi ile sınırlı bölümüne “tedavi giderleri” ve eski sağlığına kavuşup yeniden çalışmaya ve günlük işlerini sürdürebilecek duruma gelinceye kadar yaptığı ve yapacağı tüm masraflara “iyileşme giderleri” denilmektedir…” ifadeleri yer almaktadır.
Yukarıda mezkur açıklamalar ve Yüksek Mahkeme kararları doğrultusunda mevcut yaralanma nedeniyle müvekkilin bedensel bütünlüğünün eski haline getirilmesine, yani iyileşmesini sağlamaya yönelik ileride ileride harcanması olası bütün masrafların da yapılacak bilirkişi incelemesi ile tespiti ve maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınmasını talep ederiz.
Bundan ayrı müvekkil dava konusu haksız eylem nedeniyle gerek sürekli gerekse geçici iş gücü kaybına uğramış olup iş bu zararlarının da tespit ve tahsili gerekmektedir. Müvekkilin geçici ve sürekli iş gücü kaybı ancak tedavi sonuçlandıktan sonra ve Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak nihai rapor ile belli olacaktır.
Bundan ayrı müvekkil iş yerinde saygın ve hatırı sayılır biri olup altında çalıştığı personelin önünde tartaklanmış ve kendisine kafa atılmak suretiyle cismani zarar verilip duygusal olarak rencide edilmiş, elem ve kedere gark edilmiştir. Ayrıca ayrı ekte sunulan müvekkilin son halini gösteren fotoğraf(EK-3) ile Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak rapor ile sabit olacağı üzere dava konusu haksız eylemin MÜVEKKİLİN YÜZÜNDE KALICI İZE SEBEBİYET VERDİĞİ ANLAŞILACAKTIR. Bu hali ile müvekkilin, davalının haksız fiili nedeniyle ömür boyu yüzündeki bu kalıcı iz ile aile ve toplum içerisinde yaşamak zorunda kalacağı açıktır. Bu durumun gerek iş hayatında, gerekse sosyal hayatta müvekkile yaşatacağı manevi zararın tarifi mümkün değildir.
Borçlar Kanunun 49. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. ” 51. Maddesinde; “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” 56. Maddesinde; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” 58. Maddesinde ise; “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.” hükümlerine yer verilmiştir.
Nitekim 30.9.2010 tarihli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E. 2010/13352 K. 2010/15574 sayılı kararında ifadelerinde; aynı konuda 12.02.2013 tarihli E. 2012/2151 K. 2013/2161 kararında; “davacının kişilik hakkına saldırıda bulunulduğu gözetilerek T.M.K.25. ve B.K.nun 49. maddeleri değerlendirilmek suretiyle tazminat veya diğer yaptırım seçeneklerine göre bir karar verilmek gerekirken…” ifadelerine yer vermiştir.
Yukarıda mezkur açıklamalar doğrultusunda davalının haksız eylemi sonucu manevi olarak telafisi mümkün olmayan zarara uğrayan müvekkilimizin, kişilik haklarının zedelenmesinden dolayı uygun miktarda manevi tazminatın hüküm altına alınmasını talep ederiz. Bu hususta önemle belirtmek gerekir ki manevi tazminatın zarar vereni “cezalandırma işlevi” göz ardı edilmemelidir. Zarar görene manevi tazminat ödenmekle, onun “öç alma duygusu” yatıştırılmakta; zarar verenin malvarlığının (tazminat ödemesi nedeniyle) azalması, zarar göreni ruhsal yönden rahatlatmaktadır. Buna göre manevi tazminat cezalandırıcı ve önleyici bir niteliğe sahiptir. Açıklanan nedenlerle hüküm altına alınacak manevi tazminat miktarı belirlenirken iş bu hususların ve Bakırköy 30. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/42 E .sayılı dosyasındaki tüm bilgi ve belgelerin bir bütün halinde nazara alınmazını talep ederiz.
Açıklanan tüm bu hususlar ve resen nazara alınacak nedenler doğrultusunda müvekkilin dava konusu haksız eylem nedeniyle maddi manevi kayıplarının olduğu aşikar olup iş bu maddi ve manevi tazminat davasını açma zorunluluğu hasıl olmuştur.
HUKUKİ NEDENLER:TBK, TMK, HMK, TCK ve sair mevzuat
HUKUKİ DELİLLER :Davalı yanın delillerine karşı yeni delil ve ek delil sunmak hakkımız saklı kalmak kaydıyla;
SONUÇ VE İSTEM : Açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin tüm hak ve alacaklarımız saklı kalmak üzere HAKLI VE YERLİ DAVAMIZIN KABULÜ İLE; 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi zararın, 10.12.2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini müvekkil adına vekaleten saygıyla arz ve talep ederiz.
Selam ben iki konu hakkında soru sormak istiyorum öncelikle kesinleşmiş bir kararım var müştekiyim karşı taraf mahkumiyet aldı 15 bin tazminat davası açmak istiyorun ne kadar dosya parası vermem gerekiyo en son bildiğim kadarıyla 5 bin liraya 250 tl 15 bin liraya 750 tl oluyordu 2. Soru Ceza davalarında manevi tazminat davasını asliye hukuka açıyoruz müşteki olarak bir dilekçe düzenleyip kendim açabiliyormuyum bidiğim kadarıyla açabiliyorum