Maddi Manevi Tazminat İstinaf Dilekçesi

ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRESİ’NE

SUNULMAK ÜZERE

ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HÂKİMLİĞİ’NE

— DURUŞMALI İNCELEME İSTEMİ VARDIR —

–TEHİRİ İCRA TALEPLİDİR–

DOSYA NO:

İSTİNAF YOLUNA

BAŞVURAN DAVACI:

VEKİLİ:

DAVALI:

TALEP: Adana … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı dosyasında DAVANIN REDDİNE dair verilen kararın, DURUŞMALI OLARAK istinaf incelenmesi ile birlikte vekâlet ücreti ve yargılama giderleri açısından; kararların icrasının istinaf incelemesi neticesine kadar ERTELENMESİ ve atfedilen dosyada verilen kararın KALDIRILARAK davanın istinaf mahkemesinde yeniden görülmesi, davanın istinaf mahkemesinde görülmesi mümkün değil ise hükmün kaldırılarak dosyanın yeniden incelenmesi adına ilk derece mahkemesine gönderilmesi istemlidir.

TEBLİĞ TARİHİ:

UYUŞMAZLIĞIN ÖZETİ

Davacı ile davalı taraf arasında akdedilen Özel Öğretim Kurumlarında Görev Alan Eğitim Personeline Ait İş Sözleşmesi, davalı yanın … tarihinde kendi isteğiyle işten ayrılması neticesinde sona ermiştir. İş bu sözleşmenin sona ermesine müteakiben, şirket nezdinde yapılan idari soruşturma neticesinde, davalı yanın şirket bünyesinde bulunan öğrenci ve velileriyle usule ve tarafların arasında imzaladığı sözleşme hükümlerine aykırı olarak iletişim kurduğu, işten ayrıldıktan sonraki zaman diliminde; aslı astarı olmayan iftiralar atarak kurumu karaladığı, kurumun yetkilileri hakkında hakarette bulunduğu, kurumun hizmetinin yetersiz olduğuna dair iddialarda bulunduğu ve davalı yanın kendi facebook hesabından, kurumun itibarini sarsacak paylaşımlarda bulunduğu tespit edilmiştir.

Davalı yan yukarı da belirttiğimiz karalama, iftira ve öğrenci kayıt bilgilerinin alınması gibi eylemler neticesinde; davacı kurumdan işbu güne kadar 13 adet öğrencinin kaydının silinmesine sebebiyet verdiği gibi, … tarihinde müvekkil kurumca tanzim edilip gönderilen … Noterliğinin Yevmiye No’lu ihtarnamesine rağmen; davalı yanca atfedilen eylemelere devam edilmesinden bahisle dava açılmış yargılama neticesinde … Asliye Hukuk Mahkemesi Tarafından … tarihindeki gerekçeli karar ile birlikte davanın reddine karar verilmiştir. Yerel Mahkeme tarafından verilen hüküm usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki;

AÇIKLAMALAR

1) Yargılama sırasında başvurulan bilirkişinin de kabul ettiği üzere davalı yanın, müvekkilin işyerinden ayrıldıktan sonra ayrıldığı işyerini zarara sokar nitelikte faaliyetlerde bulunduğu açıkça ortadadır. Nitekim gerekçeli kararda da görüldüğü üzere … tarihli bilirkişi raporunda “davacı kuruma ait rehabilitasyon merkezinden ayrılarak davalıya ait kuruma … tarihleri arasında kayıtları yaptırmış olan öğrenci sayısının toplamda … olmasına karşılık … tarihi itibariyle yerinde yapılan incelemede davalı kurumda hali hazırda öğretime devam eden öğrenci sayısının … olduğu, davacı kurumda bulunan toplam … öğrencinin kayıtlarının silinerek davalı kuruma gitmesinden dolayı … döneminde … adeti ücretsiz, … adeti ücretli öğrenci karşılığında davacı kurumun toplamda … TL zarara uğratıldığı, taraflar arasında karşılık olarak imza altına alınarak hazırlanmış olan Özel kurumlarda görev alan eğitim personeline ait iş sözleşmesi kapsamında bulunan özel şartlar doğrultusunda davalının … tarihinde kendi isteği ile işten ayrıldıktan sonra davacı kuruma vermiş olduğu maddi ve manevi zarar doğrultusunda asgari ücretin iki katı oranında cezai şart ödeme yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaate varılmıştır.” Denilmiştir.

Yapılan itirazlar sonucunda ikinci kez bilirkişiye sunulan dosyada ikinci bilirkişi heyetince ise “davacı kuruma ait eğitim kurumundan ayrılarak … tarihleri arasında davalıya ait işletmeye … dönemleri arasında kayıtları yapılmış olan … öğrenciden dolayı toplamda … TL net gelir sağlanmış olmasına karşılık davacı kurumun da aynı tutar üzerinden zarar etmiş olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” Denilmiştir.

Görüldüğü üzere her iki bilirkişi heyetince de davalının, müvekkilin şirketine yönelik zarar verir nitelikte hareketlerde bulunduğu bunun sonucu olarak davacı müvekkil şirketin zarara uğradığı kabul ve beyan edilmiştir. Her iki bilirkişi heyetince de davalının müvekkil şirkete zarar verir nitelikte hareketlerde bulunduğu ve bunun sonucunda da belirli bir zararın ortaya çıktığı kabul edilmiştir. Başvurulan bilirkişi raporları ve yargılama sonucu ortaya çıkan tüm delillerin zararı kanıtlar nitelikte olmasına karşın yerel mahkemenin tüm bu hususlara karşın davanın reddine karar vermesi açıkça usul ve yasaya aykırılık doğurmuştur.

2) Bunun yanında davacı tanıklarının beyanlarının da dikkate alınması gerekmektedir. Davacı tanıklarından … beyanında “kızım iki yıla yakın süredir davacının eğitim merkezinde eğitim görmektedir, çocuklarla ilgileniyordu, çocukları rehberlik araştırma merkezine götürüyordu. Ben onun kendisi için bir eğitim merkezi açacağını kendisinden duydum. HATTA BANA DA ÇOCUĞUMU ORAYA KAYDETTİRMEMİ TEKLİF ETTİ. Ben çeşitli sebeplerden ötürü kaydettirmedim.”,

Tanık … beyanında “DAVALI BENİ ARADI DAVACININ EĞİTİM MERKEZİNDE ÇOCUKLARIN DÜZGÜN EĞİTİM ALMADIĞINI KENDİSİNİN EĞİTİM MERKEZİ AÇACAĞINI KAYIT YAPTIRABİLECEĞİMİ SÖYLEDİ. Ancak ben davacı tarafın eğitim merkezinden memnun olduğumdan çocuğumun kaydını aldırmadım.” Demişlerdir.

Tanık beyanlarından anlaşıldığı üzere davalı, işyerinden ayrıldıktan sonra davacı müvekkilin eğitim kurumuna yönelik asılsız iftiralarda bulunarak kurumu karaladığı, kurumun hizmetinin kötü olduğu gibi beyanlarda bulunarak kurum öğrencilerinin kendi açmış olduğu eğitim birimine kaydını almaya çalıştığı açıkça ortaya konmuştur. İş bu sebeple davalının müvekkile yönelik gerçekleştirdiği eylemlerin müvekkile zarar verir nitelikte olduğu sabit olmasına karşın mahkemece maddi ve manevi tazminat isteminin reddi kararı yerinde olmamıştır.

3) Ayrıca açıklamak gerekir ki davalı taraf kendi facebook sayfasından çeşitli tarihlerde müvekkil eğitim kurumunu aşağılar nitelikte paylaşımlar yapmış paylaşımlara ilişkin belgeler yerel mahkemede gerçekleştirilen yargılama sırasında dosyaya sunulmuştur. Fakat tüm bu hususlara rağmen yerel mahkemece sehven facebook üzerinden yapılan paylaşımların suç oluşturmadığına yönelik karar verilmiştir.

4) Yukarıda kısaca açıklanan nedenlerle; VEKÂLET ÜCRETİ VE YARGILAMA GİDERLERİ AÇISINDAN KARARLARIN İCRASININ İSTİNAF İNCELEMESİ NETİCESİNE KADAR ERTELENMESİNE. Bununla birlikte DURUŞMALI İSTİNAF inceleme talebimizin kabulü ile eksik inceleme neticesinde usul ve yasaya aykırı verilen yerel Mahkeme kararının KALDIRILIP davanın İstinaf Mahkemesi’nde yeniden görülerek usule ve yasaya uygun karar verilmesini, davanın İstinaf Mahkemesi’nde görülmesi mümkün değil ise hükmün kaldırılmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine, karar verilmesini talep etmekteyiz.

SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda kısaca arz ve izah edilen nedenlerle;

1) VEKÂLET ÜCRETİ VE YARGILAMA GİDERLERİ AÇISINDAN KARARLARIN İCRASININ İSTİNAF İNCELEMESİ NETİCESİNE KADAR ERTELENMESİNE,

2) Bununla birlikte DURUŞMALI İSTİNAF inceleme talebimizin kabulü ile eksik inceleme neticesinde usul ve yasaya aykırı verilen yerel Mahkeme kararının KALDIRILIP davanın İstinaf Mahkemesi’nde yeniden görülerek usulüne ve yasaya uygun karar verilmesini,

Davanın İstinaf Mahkemesi’nde görülmesi mümkün değil ise hükmün kaldırılmasına ve dosyanın, yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine,

3) Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.

İstinaf Yoluna Başvuran  Davacı Vekili; Av.  

Yazar Hakk覺nda: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin