Hukuka Aykırı Ses Kaydı Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Açılabilir Mi? Dilekçesi Nasıl Hazırlanır?
T.C
ADANA … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı:
Vekili:
Davalı:
Dava Konusu : Kişilik hakkının zedelenmesi nedeniyle manevi tazminat istemi hakkındadır.
OLAYLAR
Müvekkil …..nun davacısı, ….’nun davalısı olduğu …. …. Aile Mahkemesi …E. Numaralı boşanma dava dosyası derdest olup davalı, bir kurgu ile planladığı telefon konuşmalarını kayıt altına alarak boşanma dosyasına CD ibraz etmiş, dökümleri dosya arasına alınmıştır. Dosyaya ibraz edilen kaydın ilk bölümü davalının kendi telefonu aracılığıyla elde ettiği kayıtların bir kısmı, diğer kayıtlar ise müvekkilin telefonuna yerleştirilen programla elde edilen kayıttır.
Davalı, müvekkilin ikamet ettiği eve dilediği zaman girip çıkabilen bir kimsedir. Evi, müvekkilin yaşadığı evin hemen karşısındadır. Bay…., müvekkilin telefonunu bir şekilde alır, bir süre sonra iade eder. Müşterek çocuk Meryem, babası bay …. bu hareketine öncesinde bir anlam veremez. Müvekkil o telefonu bir müddet daha kullanır, sonrasında, bay ….. telefona el koyar.
Nihayet anlaşılır ki, müvekkilin telefonuna dinleme programı kurulmuştur. Davalı, müvekkilin bütün konuşmalarını kayıt altına alır, o kayıtlarından lehine olduğunu düşündüğü kısımları adeta cımbızlar; delil olarak dosyasına ibraz eder.
DEĞERLENDİRME
Anayasa 38/6 ve HMK 189/2, hukuka aykırı yollardan elde edilmiş olan delillerin mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında delil olarak dikkate alınamayacağını açıkça belirtmiş ve böylelikle özel hukuk uyuşmazlıklarında hukuka aykırı yollardan elde edilen delillerin kullanılmasını yasaklamıştır.
Hukuka aykırılık, hakkı ihlal edilen kişiye tazminat ödenmesiyle giderilemez. Bu durum bile bile hukuka aykırı yollardan elde edilen delilleri kullanmayı mümkün kılmaz. (Pekcanıtez/Özekes/Atalay, Medeni Usul Hukuku, 13. Bası, Ankara 2012, s. 586, 587).
Somut olayda manevi tazminat konusu olay, özel hayata yapılan haksız müdahaledir. Ancak özel hayatın gizli alanı dediğimiz ve sadece bireyi ilgilendiren alana hiçbir şekilde müdahale edilemez. Hayatın bu gizli alanı ihlal edilerek bir delil elde edilmiş ise, bunu, kim, nasıl ve hangi amaçla elde etmiş olursa olsun söz konusu delil mahkemede delil olarak kullanılamaz. Zira hayatın gizli alanı bir delil elde etme yasağı teşkil eder (Bahri Öztürk, Yeni Yargıtay Kararları Işığında Delil Yasakları, Ankara 1995, s. 116 vd.).
Bir delilin mahkemece kabul edilebilmesi için, gerek öğretide yer alan ağırlıklı görüş, gerekse de Hukuk Genel Kurulu kararlarında ortaya konulan ölçüt; o delilin usulsüz olarak yaratılmamış olması ve hukuka aykırı biçimde elde edilmemesidir. Usulsüz olarak elde edilen bir delil somut olayın özelliğine göre değerlendirilebilirse de; usulsüz olarak yaratılan bir delilin hiçbir şekilde delil olarak kabulü olanaklı değildir (Hukuk Genel Kurulu’nun 15.02.2012 gün ve 2011/2-703 esas, 2012/70 karar sayılı ilamı).
Bu itibarla; CGK E. 2010/5.MD-187,K.2011/131 sayılı ilamı doğrultusunda somut olayımızda davalı …..’nun olayı başka vasıtalarla ispata olanağı olduğu halde, bizzat kurguladığı senaryo gereği, telefona dinleme programı yerleştirerek tahrik edici soruları ile elde ettiği görüşme kayıtları hukuka uygun kanıt değildir. BK 49., TMK.24 uyarınca kişilik hakkı hukuka aykırı bir şekilde zedelenen müvekkilin bu saldırıdan dolayı koruma talep etmekte hukuki yararı, maruz kalınan saldırıdan dolayı manevi tazminat talebinde bulunma hakkı bulunmaktadır.
NETİCE-İ TALEP
Davalının kurgulanmış biçimde kişilik hakkına saldırısından dolayı kişilik hakkı zedelenen müvekkilin, uğranılan manevi zararın tazmini namıyla …… TL manevi tazminata, yargılama masrafları ve vekalet ücretine hükmedilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederiz. tarih
Saygılarımla,
Davacı Vekili