Tapu Kaydının Düzeltilmesi Davası

Taşınmazların tapu kaydındaki malikinin ya da ayni hak sahibinin kimlik bilgileri yanlış ya da eksik yazılmış olabilir. Tapu kaydının eski olması, memurlar tarafından yapılan birtakım dikkatsizlikler gibi nedenlerle tapu kaydında hata meydana gelir. Örneğin tapu sahibinin ismi “Ahmet Hakan” iken tapuda “Ahmet H.” yazılmış olabilir. Böyle bir durumda kişinin kendisi veya mirasçıları tapuda işlem yaparken problem yaşar.

Elbette ki bu tarz hataların giderilmesi mümkündür. Basit bir hata bizzat tapu memuru tarafından düzeltilebilir, ancak basit nitelikte olmayan hataların düzeltilmesi için mahkeme kararı gerekir.


Tapu kayıt düzeltme, kimlik kayıtları düzeltme süreci

Tapuda düzeltme davaları eski ismiyle tapuda tashih davaları olarak da bilinir. Tashih kelimesi düzeltme anlamına gelen eskimiş bir kelimedir.

Yeri gelmişken uygulamadaki çok önemli bir değişiklikten bahsetmek gerekir:

Kayıt Düzeltim Davası Açabilmek İçin Tapuya Başvuru Şartı İptal Edildi! Daha öncesinde tapu kayıt düzeltme davası açmak için tapu müdürlüğüne başvuru zorunlu iken, Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla bu zorunluluk ortadan kaldırılmıştır, tapu müdürlüğüne başvurulmadan dahi dava açılabileceğine karar verilmiştir.

[wpdiscuz-feedback id=”nqnin42ly4″ question=”Burası hakkında yorum yapın!” opened=”0″] Bu önemli gelişmeyi henüz yazımızın başında paylaştığımıza göre tapu kayıt düzeltme taleplerinin ne şekillerde olabileceğini anlatarak devam edelim.[/wpdiscuz-feedback]

Tapu kaydının düzeltilmesi talepleri istenirse tapu müdürlüğüne yapılır ki bu başvuru yoluna “İdari Yol” denir; düzeltme talebi istenirse direkt olarak mahkemede dava ikame ederek gerçekleştirilir ve bu başvuru yoluna ise “Adli Yargı Yolu” denir.

1) İdari Yoldan Tapu Kaydının Düzeltilmesi (Tapu Müdürlüğünden)

Tapu kaydındaki yazım hataları ilgilisinin müdürlüğe başvurusu üzerine anılan tüzüğün 75. maddesindeki usule göre idari yönden düzeltilir. Eskiden tapu müdürlüğüne başvuru yapmak zorunlu idi ancak 2022 yılı itibariyle tapu müdürlüğüne başvuru yapılmadan da direkt dava açmak mümkün.

Tapu müdürlüklerine geniş yetki verilmiş ve bilhassa kayıtlardaki hatanın dava açmadan daha hızlı bir şekilde çözümlenmesi olanağı getirilmiştir. Ancak uygulamaya bakarsak tapu müdürlüklerinin basit harf hataları dışındaki hataları düzeltmekten kaçındığını görüyoruz. Tapu müdürlüklerinin bu tarz durumlarda sorumluluk almak istememesini anlıyorum, zira aksi bir durumda mülkiyetin yanlış kişiye nakli söz konusu oluyor ve memurun sorumluluğuna gidiliyor.

Düzeltmeye ilişkin taleplerde, tapu müdürlüğü tarafından kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi kuraldır. Eş deyişle düzeltme ile mülkiyet aktarımına neden olunmamalıdır. Tapu müdürlüğünün düzeltme talebinin reddine karar vermesi durumunda bölge müdürlüğüne, Bölge Müdürlüğünün de talebi reddetmesi durumunda Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne itiraz etme hakkına sahipsiniz.

Peki tüm hatalar gerçekten de tapu müdürlüğü tarafından yani idari yoldan düzeltilebilir mi? İdari yoldan düzeltilmesi mümkün maddi hataları şu şekilde sıralayabiliriz:

1) Malik adının noksan veya yanlış yazılması,

b) Malikin soyadının yanlış yazılması veya hiç yazılmamış bulunması,

c) Malikin baba adının yanlış yazılması veya hiç yazılmamış olması,

d) Malikin baba adı ile birlikte soyadının yanlış yazılmış olması,

e) Malikin cinsiyetinin mülkiyet hanesine yanlış yazılmış olması, yani oğlu yerine “kızı”, kızı yerine “oğlu” yazılmış bulunması,

f) Malik veya baba adı iki isim iken, tek isim yahut tek isim iken iki isim yazılmış olması, ya da tek veya iki ismin rumuzla yazılmış olması, gibi hatalar idari yoldan düzeltilmesi mümkün maddi hatalardır.(Tapu müdürlüğü 17.1.1984-1458 tarih ve sayılı genelgesinde bu açıklamalarda bulunmuştur)

Tapu sicilindeki basit yazı hataları 3 farklı yolla düzeltilebilir:

1) İlgililerin yazılı oluru ile,

2) Tapu müdürlüğünce resen,

3) Mahkeme kararıyla düzeltilebilir.

Tapudaki kütük, yevmiye defteri, yardımcı sicil gibi belgeler üzerinden yapılan basit düzeltmeler taşınmazın sicil kaydına da not alınır.

Bu başlıkta son olarak tapu müdürlüğü tarafından düzeltme yapılırken Türk Medeni Kanunumuzun 1025. ve 1027. maddelerinin birbirine karıştırıldığını vurgulamak gerekir. Bu iki düzeltim maddesini daha detaylı olarak ayrı bir yazımızda inceledik.

Tapuda kayıt düzeltme taleplerinin dava yoluyla nasıl gerçekleşeceğini anlatarak devam edelim.

2) Adli Yargı Yoluyla Düzeltme (Dava Açarak)

Eskiden öncelikle tapu müdürlüğüne başvurulur, sonuç alınamazsa tapu kaydının düzeltilmesi davası açılırdı. Ancak yazımızın önceki kısımlarında da değindiğimiz üzere bu zorunluluk Anayasa Mahkemesi tarafından ortadan kaldırıldı.

Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur.

Hangi Mahkeme Görevlidir?

Tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davasında Sulh Hukuk Mahkemesi davaya bakar. Görevli mahkemenin Sulh Hukuk olduğu Yargıtay kararlarında da aynen şu şekilde kabul edilmiştir:

“Tapu kaydında kimlik düzeltilmesi davaları da 6100 s. HMK m. 382’de belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki 382. maddenin 2/ç, 1 fıkrasında “taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarından başka bu tarife uyacak bir dava türü de yoktur. Halen yürürlükte bulunan 6100 s. HMK m. 383 hükmüne göre de; çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir. Bu itibarla, çekişmesiz yargı işi olan tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarına sulh hukuk mahkemelerince bakılması gerekir.”

Dikkatinizi çekmek isterim ki görevli mahkemenin Sulh Hukuk mahkemesi olduğu durumlarda ortada bir çekişme yoktur, mülkiyetin nakli riski yoktur. Eğer ki mülkiyetin nakli riski söz konusuysa ortaya bir çekişme çıkar ve Asliye Hukuk görevli olur, veya kadastral bir hata söz konusuysa görevli mahkeme Kadastro Mahkemesi olur.

Hangi Mahkeme Yetkilidir?

Kimlik düzeltme davasının konusu taşınmaz olduğundan, taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkeme yetkilidir. Yüksek mahkemenin deyimiyle bu tür davalar taşınmazın aynından kaynaklı olduğundan taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülür. Ayrıca kimlik kaydı düzeltme davası birden çok taşınmazla ilgiliyse, dava herhangi bir taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde de açılabilir.

Dava Nasıl İlerler?

Bu davalar çekişmesiz yargı usulüne göre yürütülür. Çünkü davada bir hak ihlali söz konusu olmayacaktır, tespit niteliğinde bir davadır. Davada mülkiyet nakline yol açmamak için tarafların sunduğu delillerin dışında gerekli görülen araştırmalar hakim tarafından yapılır. Yani hakimin resen araştırma yükümlülüğü vardır.

Davayı Kim Açabilir?

Tapu malikini bizzat kendisi veya mirasçıları kayıt düzeltme davası açabilir. Şayet davayı mirasçılar açıyorsa mirasçıların her biri tek başına davayı açabilir. Üstelik tapu kaydındaki mülkiyetin elbirliği şeklinde olması durumu değiştirmez. Yargıtay’ın uygulaması bu şekildedir.

Ayrıca tapu dairesinde çalışan devlet memurları da bazı durumlarda düzeltim davası açabilir. Fakat uygulamada bunu görmek oldukça zordur.

Tapu Kimlik Kaydı Düzeltim Davası Kime Karşı Açılır?

Dava kimlik kaydının düzeltilmesi istenilen taşınmazın bulunduğu tapu müdürlüğüne karşı açılır. Tapu müdürlüğü yasal ilgili sıfatıyla davayı takip eder. Yani tam anlamıyla davaya taraf değildir ancak takip eder konumdadır. Uygulamada davanın kime karşı açılacağı pek çok kez karıştırılıyor. Çünkü davayı açarken mülkiyet aktarımının gündeme gelip gelmediği yeterince araştırılmıyor. Bir başka deyişle mülkiyet aktarımı söz konusu olursa dava çekişmeli bir hale gelir ve davalılar da buna göre değişiklik gösterir. (Bu durumda açılacak dava tapu iptal ve tescil davası niteliğinde olur)

Örneğin: “Yargıtay: Somut olayda istem mülkiyet aktarımı talebine yöneliktir. Bu nedenle davanın tapu sicil müdürlüğüne değil, Keleş kızı Ümmü mirasçılarına yöneltilmesi gerekir. Kısaca tapu sicil müdürlüğüne davada husumet düşmez.” (Yargıtay kararından anlaşılacağı üzere davalıyı seçerken dikkatli olmanız gerekiyor)

Diğer yandan kimlik düzeltme davasını hazineye karşı açmak mümkün değildir.

Talep Konusu

Her şeyden önce tapudaki kimlik kaydının düzeltilmesi demek kimlik bilgisinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesini istemek demektir.

Tapu müdürlüğü kendisine karşı açılan kayıt düzeltme davasını ne kabul edebilir ne de uzlaşabilir. Çünkü ortada gerçek bir çekişme yoktur.

Tekrarlamakta fayda var; tapu kaydında düzeltim istemek için kütükte bulunan zorunlu bilgilerde bir yanlışlık olmalıdır. Örneğin kişinin anne adı, doğum tarihi veya TC kimlik numarası gibi bilgiler kütükte bulunması zorunlu olmayan bilgilerdir. Bu bilgilerin düzeltilmesi istenemez, bir anlık hatayla bu bilgilerin düzeltilmesi istenirse, eğer davacının bu talebinde hukuki bir yarar varsa en fazla tapu kaydındaki kişiyle davacının arasındaki mirasçılık durumu tespit edilir.

Kimlik Düzeltme Davasında İzlenmesi Gereken Yöntem

Elbette kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu sebepten dolayı tapudaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davasında taşınmazın bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesince aşağıdaki araştırmaların yapılması gerekir:

1) Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanaklarıyla birlikte getirtilmelidir. Davada usulüne uygun biçimde taraf teşkili sağlanmalıdır. Tapu maliki olan miras bırakanın ismi, soy ismi ya da baba isminin düzeltilmesi istemlerinde davacının veraset belgesini sunmuş olması gerekir.

2) Nüfus müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 

3) Cumhuriyet savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Dava konusu taşınmaz maliki ile ilgili nüfus kayıt örneği nüfus idaresinden celp edilmelidir. Kayıt sahibinin nüfusta kaydı yoksa bu kişilerin tapudaki isim kaydının düzeltilmesi mümkün olmaz. Ancak dava açılan böyle bir durumda tapu malikinin davacıların miras bırakanı ile aynı kişi olduğunun kanıtlanması halinde bu yönde bir tespit kararı verilmesi gerektiği Yargıtay kararında vurgulanmıştır.

4) Taraflarca gösterilecek tanıklar, özellikle belgelerde imzası bulunan kişiler dinlenmeli, böyle bir kişinin varlığı (yaşadığı) yönünde kolluk araştırması yaptırılmalıdır.

5) Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır.

Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.

Böylece sizlerle Yüksek Mahkemenin tapu kaydının düzeltilmesi davaları hakkındaki önemli kararlarını özetleyerek paylaşma gereği duyuyorum:

  • 📜 Tapu Kimlik Bilgilerinde Düzeltme Mümkün Değilse Tespit Kararı Verilebilir
  • 📜 Tapu Kaydında Düzeltim Davası Açmak İçin İdareye Başvuru Zorunluluğu Kaldırılmıştır
  • 📜Tapudaki Kimlik Bilgisinin Değiştirilmesi Davasında Araştırılacak Hususlar
  • 📜Sicil kaydı kapanan ve hukuki varlığını yitiren eski parsel üzerinden hüküm kurulamaz
  • 📜 TC, Doğum Tarihi ve Anne Adı Bilgilerinin Tapu Kütüğünde Bulunması Zorunlu Değildir, Bu Nedenle Bu Bilgilerin Düzeltilmesi İstenilemez
  • 📜Tapunun Beyanlar Hanesinde Bulunan Zilyetlik Şerhindeki Baba Adının Düzeltilmesi Davasında Sulh Hukuk Mahkemesi Görevlidir
  • 📜 Tapu Kimlik Düzeltme Davaları Çekişmesiz Yargı İşidir, Resen Araştırma Yapılır, Kesin Hüküm Teşkil Etmez
  • 📜 Tapudaki Kimlik Bilgisinin Düzeltilmesi Davasını Elbirliği Mülkiyetindeki Mirasçılardan Birisi Açabilir
  • 📜 Tapu Kaydında Nüfus Kaydına Aykırı Düzeltme Yapılamaz, Kayıtlar Tutarlı Olmalıdır
  • 📜 Tapu Maliki ile Davacının Murisinin Aynı Kişi Olduğunun Tespitine Yönelik Karar Verilmekle Yetinilmelidir
  • 📜Tapu Kaydı Düzeltim Davası Kaybedilirse Yasal Hasım Olan Davalı Vekili Lehine Vekalet Ücretine Hükmedilir

Harç ve Vekalet Ücreti

Tapu kaydının düzeltilmesi davasında harç ve vekalet ücreti maktudur. Tapu müdürlüğü davada ilgili sıfatıyla bulunmaktadır, bu nedenle tapu müdürlüğü aleyhine vekalet ücretine hükmedilmez.

“Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Talebin niteliği gereğince yargılama harcı ve vekalet ücreti maktu olarak belirlenmelidir. Tapu müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalıdır” (1. HD. 26.3.2014-3678/6441)

Dava ret ya da kabul edilirse, her iki durumda da harçtan davacı sorumlu olur. Bir diğer yandan davanın reddedilmesi durumunda tapu müdürlüğü yararına vekalet ücretine de hükmedilir.

Düzeltme Kararının Niteliği

Düzeltme kararının niteliği üzerinde biraz duralım. Düzeltme kararı her şeyden önce tapuda yeni bir kayıt oluşmasına neden olmayacak şekilde verilir. Tapuda yeni bir kaydın oluşması işi çekişmeli hale getirebilir ve davanın niteliği değişir.

Diğer yandan tapuda bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgileri hakkında düzeltme kararı istenilemez. Örneği tapu kayıt malikinin anne adının düzeltilmesi, doğum tarihinin düzeltilmesi gibi talepler mahkeme tarafından kabul edilmez.

Tapu kaydının düzeltilmesi davasında en dikkat çekici olan ise kararın kesin nitelikte olmamasıdır. Yani verilen düzeltim kararı daha sonradan aksi ispatlanarak tekrardan değiştirilebilir.

Yargıtay kararında da benzer ifadeye yer verilmiştir: “…Bu davaların sonucunda verilen kararlar, kesin hüküm sayılmamaktadır. Kararın haksız veya hatalı görülmesi halinde ileri sürülen delillere göre yeniden düzeltme talebinde bulunulabilmesi, hükmün değiştirilebilmesi mümkündür.” (14. Hukuk Dairesi: 5.12.2012 13462/14198)

Bundan başka önemli özelliklerden birisi; davada hakim kendiliğinden araştırma yapmakla yükümlüdür. Yani hiçbir delil sunulmamış olsa dahi hakim ulaşabileceği başlıca delilleri toplar, çünkü mülkiyetin nakli riski vardır ve kamunun bu noktada korunması gerekir.

Uygulamada Yaşanan Uyuşmazlıklar

1) Tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan kimlik bilgisinin düzeltilmesi veya eklenmesi amacıyla dava açılması. Bu sıkça yapılan bir hatadır, böyle bir talep mümkün değil.

2) Cins değişikliği talebiyle tapu kaydının düzeltilmesi taleplerinin birbiriyle karıştırılması. Bu iki talep birbirinden tamamı ile farklıdır. Cins değişikliğinde örneğin bahçe nitelikli bir taşınmaz arsa niteliğine çevrilmektedir. Tapu kaydının düzeltimi davasında yanlış tutulan kayıtlar gerçeğe uygun hale getirilmektedir.

3) Tapu sicilinin düzeltilmesi davası(TMK md 1025), tapu kaydının düzeltilmesi davasından (TMK md 1027) farklıdır. Anılan maddede ilk tesis edildiği andan beri yolsuz olan bir tescilin düzeltilmesi söz konusudur. Uygulamada bu tür davalar “tapu iptali ve tescil davası” adıyla ifade edilmektedir.

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin