Paylı Mülkiyette Mütemmim Cüzün Taşkın Yapıyla İşgali Durumunda Yapılacaklar
- Paylı bir mülkiyette mülkiyet hakkının tamamı tüm paydaşlara aittir.
- Paylı mülkiyete ait bir mütemmim cüz bulunması durumunda bu cüz üzerinde de tüm paydaşlar yararlanma hakkında sahiptir.
- Davada yer almayan paydaşlara husumet yöneltilmesi gerekir.
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.09.2013 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi istenmesi üzerineyapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, yola elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir.
Davalı, tecavüzü kaldıracağını beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Paylı mülkiyet rejimine tabi bir taşınmazda, ortaklar taşınmazın bütününde malik olduğundan arzın mütemmim cüzü olan yapıda paydaşların taşınmazdaki payları oranında mülkiyet haklarının bulunduğunun kabulü zorunludur. Türk Medeni Kanununun 688. maddesi gereğince de “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir”.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu evin bulunduğu 424 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından davalıdan başka paydaşların da bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu evin yola tecavüzlü olduğu belirlenmiş, bu kısmın kal’ine karar verilmiştir. Yıkımı hüküm altına alınan taşkın yapı 424 sayılı parsel üzerine yapılmıştır. Tapu kaydına göre, 424 sayılı parsel paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup paylı mülkiyet rejimine tabi taşınmazda, tüm paydaşlar arasında payları karşılığı intifalarına bırakılan kesimleri belirleyen kullanmaya ilişkin geçerliği tartışılamayacak, bağlayıcı bir anlaşmanın varlığı ileri sürülmediğinden, arzın mütemmim cüzü olan yapıda paydaşların taşınmazdaki payları oranında mülkiyet haklarının bulunduğunun kabulü zorunludur.
Bu itibarla mahkemece 424 parsel sayılı taşınmazın davada yer almayan paydaşları H.. U..ve Z.. Ç..’e de husumet yöneltilip davada yer almaları sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esastan sonuçlandırılması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ( 14. Hukuk Dairesi 2014/13975 E. , 2015/9040 K. “İçtihat Metni” MAHKEMESİ : Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 09/07/2014 NUMARASI : 2013/283-2014/223)
İlginizi çekebilecek diğer makaleler: